25 Nisan 2025 Cuma / 27 Sevval 1446

İsrail'e Suriye dersi: Kendisini Türkiye ile eşit görmesi çok tehlikeli bir hata

İsrailli uzmanlar, Türkiye'nin elinin Suriye'de İsrail'den daha güçlü olduğunu itiraf etti. İsrail'in Suriye konusunda hata yaptığına dikkati çeken uzman isimler, 'İsrail kendisini Suriye'de Türkiye ile aynı statüde görüyor, ama aynı statüde değil. Çünkü Şara, Erdoğan'ı davet etti ve Türkiye'yi Suriye'yi savunmaya çağırdı. Biz ise orada istenmiyoruz. Dolayısıyla İsrail ve Türkiye'nin Suriye'yi paylaşabilme ihtimali yok. İsrail kendisini Suriye topraklarında Türkiye ile eşit görmesi çok tehlikeli bir hata.' değerlendirmesinde bulundu.

AA25 Nisan 2025 Cuma 12:09 - Güncelleme:
İsrail'e Suriye dersi: Kendisini Türkiye ile eşit görmesi çok tehlikeli bir hata

İsrailli uzmanlar, İsrail'in Suriye'de yanlış politika izlediği ve 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesinin ardından ülkede Türkiye'nin elinin İsrail'den daha güçlü olduğu değerlendirmesinde bulundu.

İSRAİLLİ UZMANLARA GÖRE, TÜRKİYE'NİN ELİ SURİYE'DE İSRAİL'DEN DAHA GÜÇLÜ

7 Ekim 2023'ten sonra yoğun bombardımanlar düzenlemeye başlayan İsrail, Suriye'de 14 yıl süren halk devrimiyle Baas rejiminin 8 Aralık 2024'te yıkılmasının ardından bu ülkeye yönelik saldırganlığını da artırdı.

Rejimin devrilmesinden itibaren Suriye'deki çeşitli hedeflere yüzlerce hava saldırısı düzenleyen İsrail ordusu, 1967'den bu yana işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri'nde, iki ülke arasında 1974'te imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması ile sınırları belirlenen tampon bölgede işgalini genişletti.

Bunun da ötesine geçerek Suriye'nin başkenti Şam'ın 20 kilometre yakınına kadar ilerleyen İsrail, bir yandan da Suriye'deki Dürzi toplumunu Şam'a karşı kışkırtma teşebbüsünde bulundu.

Başta Başbakan Netanyahu olmak üzere İsrailli karar alıcılar, Suriye'nin güneyindeki işgalin kalıcı olacağını ve bu ülkenin egemenliğine aykırı olarak, güneyinin silahsızlandırılması talebini birçok kez dile getirdi.

İsrail ordusu, Suriye'de Türkiye'nin konuşlanacağı ileri sürülen Humus iline bağlı Tedmur (Palmira) ilçesindeki T4 askeri üssüne de hava saldırıları düzenledi.

İsrail'in eski Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı ve Dışişleri Bakanlığı Sekreteri Alon Liel ve Tel Aviv Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Eyal Zisser, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırgan politikasını AA muhabirine değerlendirdi.

"İSRAİL HÜKÜMETİNİN 7 EKİM TRAVMASI ALTINDA OLDUĞUNU UNUTMAMALIYIZ"

Emekli Büyükelçi Liel, İsrail'in Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'ya bakışının saldırganlığın temel sebebi olduğunu savundu.

"İsrail, Suriye'nin 'kötü' ellerde olmasından endişe ediyor." diyen Liel, "İsrail'de çok fazla şüphe var. Ayrıca İsrail toplumunun ve İsrail hükümetinin 7 Ekim travması altında olduğunu unutmamalıyız. Bu nedenle herhangi bir sınırdan gelebilecek saldırı ihtimali İsrail'i endişelendiriyor." ifadelerini kullandı.

Liel, İsrail'in bu endişelerinden dolayı Suriye sınırında tehdidi en aza indirebilecek önlemler almaya çalıştığını ileri sürdü.

"TÜRKİYE ASKERİ OLARAK YERLEŞİRSE, İSRAİL'İN SURİYE'DE BOMBARDIMAN YAPMASINA İZİN VERMEYECEK"

İsrail'in Suriye'de İran etkisinin kırılmasından memnun olduğunu belirten Liel, buna karşın Tel Aviv yönetiminin "Türkiye'nin etkinliği yerine Rusya'yı tercih ettiğini" dile getirdi.

Liel bunun nedenini ise "Çünkü (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin ordusuyla oradayken Suriye semaları bizim semalarımızdı. İsrail'in istediği zaman saldırmasına izin verdi, bizim kuvvetlerimizle koordineliydi. Bence İsrail'in hissiyatı şu, Türkiye askeri olarak yerleşirse, İsrail'in Suriye'de bombardıman yapmasına izin vermeyecek." ifadeleriyle açıkladı.

Son 10-15 yılda Netanyahu ile Putin arasındaki makul temaslara nazaran Netanyahu ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iyi ilişkilere sahip olmadığını aktaran Liel, "Son 15 yıldır Türkiye, aradaki bir iki yıl hariç, İsrail'de düşman bir ülke olarak görülüyor. Bu yüzden, İsrail Suriye'de Rusya'yı Türkiye'ye tercih ediyor." dedi.

Liel, İsrail'in "düşman" olarak tanımladığı İran ile Suriye konusunda aynı çizgiye düşmesinin ise iki devletin Suriye Cumhurbaşkanı Şara'yı "ortak düşman" olarak görmesinden kaynaklandığını ileri sürdü.

"İSRAİL KENDİSİNİ SURİYE TOPRAKLARINDA TÜRKİYE İLE EŞİT GÖRMESİ ÇOK TEHLİKELİ BİR HATA"

Suriye konusunda Türkiye ile İsrail heyetlerinin Azerbaycan'da görüştüğünü hatırlatan Liel, Türkiye-İsrail diyaloğunun "iyi" düzeyde olmadığını söyledi.

Liel, İsrail'in Türkiye'nin ülkenin güneyine inmesini kırmızı çizgi olarak belirlediğini aktararak "Türkiye de bizim Suriye'yi bombalamamızdan, Golan Tepeleri'nin ötesindeki toprakları işgal etmemizden memnun değil. Bir diyalog var, ama İsrail ve Türkiye arası çok gergin." ifadelerini kullandı.

İsrail'in Suriye konusunda hata yaptığına dikkati çeken emekli Büyükelçi, "İsrail kendisini Suriye'de Türkiye ile aynı statüde görüyor, ama aynı statüde değil. Çünkü Şara, Erdoğan'ı davet etti ve Türkiye'yi Suriye'yi savunmaya çağırdı. Biz ise orada istenmiyoruz. Dolayısıyla İsrail ve Türkiye'nin Suriye'yi paylaşabilme ihtimali yok. İsrail kendisini Suriye topraklarında Türkiye ile eşit görmesi çok tehlikeli bir hata." değerlendirmesinde bulundu.

"İSRAİL GAFİL AVLANDI"

Tel Aviv Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Eyal Zisser de İsrail'in Suriye devrimi öncesinde İran'ın Suriye'deki etkinliğinden ve ülkeyi Hizbullah'a gelişmiş silahlar taşımak için güzergah olarak kullanmasından rahatsız olduğunu belirterek "Rejim, çok zayıf olduğu için İsrail'in gözünde önemli değildi. Hissedilen şey, gücün (devrik Suriye lideri) Beşşar Esed'in elinde değil, Moskova ve Tahran'ın elinde olduğuydu. İsrail'i endişelendiren de İran'ın meydan okumasıydı." dedi.

İsrail'in Suriye devrimine hazırlıksız yakalandığını dile getiren Zisser, "İsrail gafil avlandı ve bence İsrail hala 7 Ekim'in travması altında. Pek çok İsrailli, özellikle (ABD Başkanı Donald) Trump'ın seçilmesinden sonra istediğini yapmakta özgür olduğunu hisseden aşırı sağcı hükümet, bu travmayı yaşıyor." ifadelerini kullandı.

İsrail hükümetinin yaklaşımının kaosun yayılma ihtimali endişesine işaret ettiğini kaydeden İsrailli akademisyen, Tel Aviv'in Suriye'deki bazı grupların İsrail'e saldırı düzenlemesinden korktuğunu, öte yandan geçmişteki İsrail'e karşı söylemlerinden dolayı Suriye Cumhurbaşkanı Şara'ya ilişkin çekinceleri olduğunu ve onu aynı fikirlere bağlı olarak gördüklerini dile getirdi.

"İSRAİL'İN YAPTIKLARI SADECE DÜŞMANLIK ÜRETİYOR"

Zisser, İsrail'in Suriye politikasına ilişkin "Belirli bir politikadan söz edemeyiz. Pek çok unsur var ve kararı kimin aldığını söylemek zor." dedi.

İsrailli bakanların ve askeri yetkililerin Suriye konusunda farklı söylemlerde bulunduğunu aktaran Zisser, bunun İsrail sistemindeki kaotik durumun bir sonucu olduğunu söyledi.

Zisser, Suriye'deki yeni dönemin İsrail için risklerin yanında fırsatlar da sunduğunu savunarak, "İsrail tüm olumlu fırsatları görmezden gelip risklere odaklanıyor ve bunu aşırıya götürüyor." ifadesini kullandı.

İsrail'in kapsamlı hedeflere saldırı politikasının yanlış olduğunu vurgulayan Zisser, "Bence bu bir hata. İsrail'in Suriye'de yaptıklarının çoğuna gerek yok ve bu sadece düşmanlık üretiyor." değerlendirmesinde bulundu.

İsrailli uzman, Suriye'de şu andaki en önemli etkenin ABD'nin değişen politikası olduğunu ileri sürerek tüm aktörlerin ABD ile temas kurduğunu dile getirdi.

ABD'nin Suriye'den asker çektiğini hatırlatan Zisser, şöyle devam etti:

"Şu anda dünyada ve özellikle İsrail'de kararları alan kişi Trump. Netanyahu'ya çok açık bir şekilde Suriye'nin Erdoğan'a ait olduğunu söyledi. 'Suriye'nin geleceğine ilişkin kararı alacak olan kişi Erdoğan'dır ve onunla konuşmak zorundasın. Ben size yardımcı olacağım ama siz onunla konuşmak zorundasınız.' dedi."

Soykırımcıların Türkiye korkusu

İddiası bile korkmalarına yetti! ABD Kongresi'nde Türk S-400 telaşı

Partisinden 'Gazze kasabı' Netanyahu'ya soğuk duş