Tasarıya Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un kurucusu olduğu iktidardaki Cumhuriyet Yürüyüşü Hareketi (LREM), Demokrasi Hareketi (Modem), Agir Partisi ve Demokratlar ve Bağımsızlar Birliği Partisi (UDI) destek verirken, merkez sağ Cumhuriyetçiler (LR) ve aşırı sol Boyun Eğmeyen Fransa Hareketi (LFI) karşı çıktı. Merkez sol Sosyalist Parti (PS) ve Fransa Komünist Partisi (PCF) ise çekimser kaldı.
LR'nin tasarının "yumuşak adımlar" içerdiği gerekçesiyle karşı çıktığı belirtildi. LR Grup Başkanvekili Bruno Retailleau yaptığı açıklamada, Senato'da tasarıya "İslamcı ayrılıkçılığı" ve kamuya açık alanlarda başörtüsü yasağını eklemek istediğini belirtti.
Adı başlarda "İslamcı ayrılıkçı" olan ancak daha sonra tepkiler üzerine "Cumhuriyet Prensiplerine Saygıyı Güçlendiren Prensipler" olarak değiştirilen tasarı, 30 Mart'tan itibaren Senato'da görüşülecek. Tasarının burada oylaması yapıldıktan sonra tekrar Ulusal Meclis'e gelmesi bekleniyor.
Tasarı herhangi bir kişiye karşı şiddete teşvik eden veya cinsiyeti nedeniyle ayrımcılık yapan dini derneklerin kapatılmasını mümkün kılıyor.
Kamu görevlilerine dini gerekçeyle tehdit, şiddet ve hakaret edenlerin 5 yıl hapis ve 75 bin avro ile cezalandırılacağı belirtilen tasarı, İslam dahil dini derneklerde yurt dışında yapılan 10 bin avro üzerindeki bağışların kaynağının açıklanmasını, kurala uyulmaması halinde 3 bin 750 avro ceza uygulanmasını öngörüyor.
Tasarıya göre 3-16 yaş arası çocuklara örgün eğitimi zorunlu kılıyor ancak sağlık veya istisnai durumlar söz konusu olduğunda devletin izniyle evde eğitim seçeneğini serbest bırakıyor.
Sosyal medyada bir kişinin hayatını riske atacak şekilde kişisel bilgilerini paylaşana 3 yıl hapis ve 45 bin avro ceza öngören tasarı, hayatı tehlikeye atılan kişinin memur, 18 yaşından küçük ve seçilmiş kişi ise söz konusu hapis cezası 5 yıla çıkacağı belirtiyor.
Tasarıda çok eşlilik, zorla evlendirme ve bekaret raporu gibi uygulamalar da hedef alınırken, bir kişiye karşı kine veya nefrete teşvik edildiği cami ve ibadethanenin 2 ay süreliğine kapatılması öngörülüyor.
Başkent Paris'te çok sayıda sivil toplum kuruluşu, gazeteci, akademisyen ve insan hakları savunucularından oluşan "ayrılıkçı" Yasa Tasarısı Karşıtı Koordinasyonunun çağrısıyla tasarı protesto edilmişti. Eylemciler, tasarısının Müslümanlara karşı ayrımcılığa yol açacağı gerekçesiyle tepki göstermişti.
Tasarı, Fransa'da ve birçok ülkede insan hakları savunucuların ve Müslümanların tepkisine neden oluyor.