Fas Dışişleri Bakanlığından 1 Mart'ta yayımlanan yazılı açıklamada, "hayati meselelerle ilgili görüş ayrılığı" nedeniyle Almanya'nın Rabat Büyükelçiliğiyle ilişkilerin kesildiği belirtildi. Bakanlıktan hükümet üyelerine gönderilen mektupta, derin anlaşmazlıkların, iki ülkedeki bakanlıklar ve hükümet kurumları arasındaki ilişkileri kesmeyi gerektirdiği bilgisi iletildi.
Ayrıca, Alman siyasi dernekleri ve iş birliği kurumlarıyla tüm ilişkilerin kesildiği aktarıldı.
Fas'ın Almanya Büyükelçiliğiyle ilişkilerini kesmesine neden olan konunun Batı Sahra ile ilgili olduğu tahmin ediliyor. Dışişleri Bakanlığından üst düzey bir yetkili, bu adımın, bir uyarı niteliğinde olduğunu belirtiyor.
Fas Dışişleri Bakanlığından alınan kararın gerekçeleriyle ilgili kamuoyuna herhangi bir resmi açıklama yapılmazken, bakanlıktan ismi açıklanmayan üst düzey bir yetkili, AFP haber ajansına verdiği demeçte, Fas'ın Almanya'yla ilişkilerini korumak istediğini, söz konusu kararın, bir takım konulardan duyulan rahatsızlığı ifade etmek için bir uyarı niteliğinde olduğunu belirtti.
Yetkili, "Almanya'nın Batı Sahra konusundaki tutumu, ABD'nin Fas'ın Batı Sahra üzerindeki egemenliğini tanıması kararına yönelik eleştirisi, Fas'ı Ocak 2020'de Berlin'de düzenlenen Libya konferansının dışında tutması" gibi meselelerin iki ülke arasındaki anlaşmazlık konularından olduğunu kaydetti.
Trump, görev süresinin sona ermesine günler kala ülkesinin Batı Sahra sorunundaki tarafsızlık ilkesini bozarak (Rabat'ın İsrail ile ilişkilerini normalleştirmesi karşılığında) Fas'ın bu bölge üzerindeki egemenliğini tanıyan bir başkanlık kararına imza atmıştı.
Fas yönetimi Batı Sahra bölgesinin kendi hakimiyet alanı olduğunu kabul ederken Cezayir ve bölgedeki Polisario Cephesi, bir bağımsızlık referandumu yapılması gerektiğini savunuyor.
Fas'ın Tatvan kentinde yer alan Abdulmelik es-Sadi Üniversitesi'nde görevli öğretim üyesi Muhammed el-Umrani Buhubze, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fas'ın dış politikasında 2015 yılından itibaren şekillenmeye başlayan yeni bir eğilim olduğunu söyledi.
Buhubze, Rabat yönetimi için ülke maslahatlarının herşeyden daha önemli ve "kırmızı çizgi" olduğunu belirterek, bunu herkesin kavraması gerektiğine işaret etti.
Almanya'nın ekonomik alanda Fas'la bir dizi çıkarlarının olduğunu ve Almanya'da ikamet eden Faslı vatandaşların bulunduğunu hatırlatan Buhubze, "Almanya'yla aynı konumda olan herkese bir mesaj olarak şunu diyebiliriz ki; tüm bu zikredilen çıkarlara rağmen, başta Fas'ın toprak bütünlüğü olmak üzere ülkenin yüce çıkarlarına el sürülmesi mümkün değildir." dedi.
Buhubze, "Belki geçmişte ikili ilişkilerin sürmesini sağlayacak bir takım çıkarlar olduğu için Fas'la bazı ülkeler arasındaki ilişkileri bozma girişimleri de vardı. Ancak şuan durum eskisi gibi değil. Fas'la ikili ilişki kurmak isteyen tarafların belirsiz değil net bir tutum sergilemesi gerekiyor." ifadesini kullandı.
Washington'daki George Mason Üniversitesi'nden uluslararası uyuşmazlıkların çözümü alanında uzman Faslı profesör Muhammed eş-Şarkavi de sosyal paylaşım sitesi Facebook hesabından yaptığı açıklamada, Almanya'nın Avrupa Birliği politikalarının belirlenmesinde daha önce hiç olmadığı kadar öncü bir rolünün olduğuna ve Berlin'in ABD Başkanı Joe Biden ve dış politika ekibinin gözünde de öneminin arttığına dikkati çekti.
Şarkavi, "İki ülke arasındaki bu durum, tek bir konuyla ilgili diplomatik bir kriz değil. Bilakis Fas'ın, Berlin yönetiminin, bir yıldan fazla süredir birbirini izleyen tutumlarına yönelik çekincelerinin üst üste gelmesinden kaynaklanıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Şarkavi ayrıca kamuoyunun, Berlin Büyükelçiliğiyle iş birliğini dondurma kararı alan Fas Dışişlerinden gerekçeli bir açıklama beklediğini kaydetti.
Fas, Almanya ile ticari ortaklık açısından Güney Afrika ve Mısır'dan sonra üçüncü sırada yerini alıyor.
Almanya'nın Rabat Büyükelçiliği, son olarak Aralık 2020'de Kovid-19 salgını nedeniyle Fas'a bir milyar avrodan fazla destek vereceğini açıklamıştı.
Büyükelçiliğin sosyal paylaşım sitesinden yapılan yazılı açıklamada, "Fas ve Almanya hükümetleri arasındaki görüşmelerin başarıyla sonuçlanmasından çok memnun olduk. Fas'a 157 milyon avro hibe, 980 milyon avro düşük faizli kredi olmak üzere 1 milyar 137 milyon avro destek verilecek." ifadesine yer verilmişti.
Alman Federal İstatistik Ofisi verilerine göre, Fas ile Almanya arasındaki ticari ortaklık, 2020 yılında yaklaşık 3 milyar 200 milyon avroyu buldu.
Fas Almanya'dan 2020 yılında yaklaşık 1 milyar 900 milyon avroluk ürün ithal etti, ihracatı ise yaklaşık 1,3 milyar avro olarak gerçekleşti.
Fas, Almanya'nın Rabat büyükelçiliğiyle ilişkilerin "hayati meselelerle ilgili görüş ayrılığı" nedeniyle kesildiğini duyurmuştu.
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Almanya'nın Rabat büyükelçiliğiyle ilişkilerin kesildiği belirtilirken, karara ilişkin ayrıntıya yer verilmemişti.
Fas 5. Muhammed Üniversitesi Siyasal Bilimler Profesörü Halid Yaymut, gerilime neden olan konunun Batı Sahra ile ilgili bir durum olduğunu belirtmişti.
Almanya Dışişlerleri Bakanlığı Sözcüsü Christofer Burger de bunun üzerine yaptığı açıklamada, Fas'ın Berlin Büyükelçisi'nin, konuyla ilgili acil görüşme yapılmak üzere Almanya Dışişleri Bakanlığına çağırıldığını kaydetmişti.
Burger, "Bizim açımızdan diplomatik ilişkilerin bozulması için bir sebep yok. Almanya ve Fas yıllardan beri birçok alanda birlikte çalışıyor. Bu da bizim açımızdan eskiden olduğu gibi iki tarafın çıkarına. Bu açıdan Alman politikasında Fas'a yönelik değişen bir şey yok." ifadelerini kullanmıştı.
Burger, ayrıca Almanya'nın Batı Sahra meselesine ilişkin tutumunun değişmediğini kaydetmişti.
Fas Kralı 6. Muhammed 10 Aralık 2020'de İsrail ile ilişkilerin "en yakın zamanda" kurulacağını açıklamıştı. Aynı gün dönemin ABD Başkanı Donald Trump da Fas ve İsrail'in tam diplomatik ilişki kurulmasına yönelik anlaşmaya vardığını ve Batı Sahra'da Fas'ın hakimiyetini tanıdıklarına dair bir bildirge imzaladığını duyurmuştu.
Fas'ın 1975'te eski İspanyol sömürgesi Batı Sahra'yı topraklarına katmasının ardından Cezayir'in tanıdığı bağımsızlık yanlısı Polisario Cephesi ile Fas yönetimi arasındaki gerginliğin devam ettiği biliniyor.
Fas, bölgenin kendi egemenliğinde kalması gerektiğini, Polisario Cephesi ise Batı Sahra'nın bağımsız devlet olduğunu savunuyor. Cezayir'in de Batı Sahra'nın egemenliğini tanıyan sınır komşusu bir ülke olması nedeniyle Fas yönetimiyle ilişkileri gergin seyrediyor.