23 Aralık 2024 Pazartesi / 22 CemaziyelAhir 1446

1989'da devletleştirilmişti! Osmanlı yadigarı Müslüman cemaate iade edildi

Bulgaristan'ın Veliko Tırnovo iline bağlı Suhindol kasabasında bulunan ve ülkede 1989 yılında sona eren komünizm döneminde devletleştirilmiş tarihi Ahmet Ağa Camisi yeniden Müslüman cemaate iade edildi.

AA10 Temmuz 2024 Çarşamba 11:25 - Güncelleme:
1989'da devletleştirilmişti! Osmanlı yadigarı Müslüman cemaate iade edildi

Veliko Tırnovo Bölge Müftüsü Nutfi Aladdin'in Bölge Müslüman Encümenliği ile birlikte verdiği uzun bir yasal mücadelenin ardından yaklaşık 80 yıldır devletin elinde bulunduğu için restore edilemeyen Osmanlı yadigarı caminin tapusu Bölge Müftülüğüne teslim edildi.

Aladdin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugünün Veliko Tırnovo bölgesinde yaşayan Müslümanlar için bir bayram günü olduğunu belirterek, "Bu tarihi eser, ecdadımızın bize yadigarı olan Ahmet Ağa Camisi tekrar Müslümanlara iade edildi. Hep birlikte bunun mutluluğunu yaşıyoruz. Uzun yıllar devam eden bir sürecin ardından Selvili Ahmet Ağa'nın 1814'te yaptırmış olduğu bu Osmanlı eseri tekrar Veliko Tırnovo Müslümanlarına iade edildi. Allah'a hamdolsun, hep beraber Bölge Müftülüğü olarak bunu başarıyla sonuçlandırdık." dedi.

Cami tapusunun cemaate iadesinden dolayı bir taraftan sevinçli olduklarına işaret eden Aladdin, diğer taraftan binanın bakımsızlık yüzünden yıkım içinde olan halinin üzüntü verdiğini belirtti.

Aladdin, şöyle devam etti:

"Maalesef cami oldukça harap durumda. Yıllarca bakılmamış. Devletçe bir tarafa öylesine atılmış ve Müslümanların ona sahip çıkması dahi yasaklanmış. Bugün içerisine girdiğimizde ecdadımızın izlerine rastlıyoruz, fakat onu yeniden ayağa kaldırmak için bir çaba göstermek zorundayız."

Bütün İslam alemine seslenen Aladdin, "Gelin, hep beraber, dedelerimizin bize emanet ettiği bu güzel camiyi tekrar ayağa kaldıralım, ezanı Muhammedi tekrar burada okutulsun. Yeniden Müslümanlar bu camide namaz kılsınlar, Allah'a zikretsinler. Osmanlı torunları olarak İslam'ı ayakta tutmak zorundayız, boynumuzun borcudur." ifadelerini kullandı.

- SUHİNDOL BÖLGESİNİN EN ESKİ BİNASI

Suhindol Belediye Başkanı Plamen Çernev de "Müslümanlar, Suhindol'u kendi yuvası olarak hissedebilmeleri için kendi ibadet yerine de sahip olmalılar." diye konuştu.

Çernev, Ahmet Ağa Camisi'nin Suhindol bölgesinin bilinen en eski binası olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"İnanç sahibi, kökeni ne olursa olsun, burada yaşayan her bir Suhindol sakini tüm gerçeklerin bilincinde. İster sinagog olsun, ister kilise veya cami olsun, insanların bir ibadet yerinin olması şarttır. Huzur içinde kendi başına kalıp dua etmek isteyen her bir insan için ibadet yerinin olması çok önemli. İnsanlar ecdadını düşünürken, kendi çocuklarının geleceğini düşünürken daima dua etme ihtiyacını da duyar."

Belediyenin asla caminin yok edilmesine müsaade etmediğini vurgulayan Çernev, "Bu ibadet yerinin gerekli tüm tapu ve evrakları ile birlikte ait olduğu gerçek yeri olan müftülüğe intikal edilmesi gerektiğine inanıyorum." ifadesini kullandı.

Çernev, şunları kaydetti:

"Tüm ilçemizin en eski yapısı olan, ulusal ve bölgesel tarihi bir değere sahip bu bina onarılıp düzenledikten sonra tekrar tüm inanan insanların ortak evi olmalı. Çünkü günümüzdeki yaşamsal sorunları düşünürsek, insanların daha çok inanca ve Allah'a hürmet etmeye ihtiyacı var."

- AHMET AĞA CAMİSİ

Girişindeki Osmanlıca kitabede, caminin Selvili Ahmed Ağa Çeribaşı adlı bir kişi tarafından 1813-1814 yıllarında yaptırıldığı yazıyor.

Bulgaristan'da 1944 yılında darbe ile iktidara gelen komünist rejim, yönetiminin ilk yıllarında caminin tapusuna el koyarken, 1989 yılındaki demokratikleşme sürecine geçişe kadar binaya restorasyon veya onarım yapılmasına izin vermedi. Komünistlerin ateizm propagandası kapsamında da cami ibadete kapalı kaldı.

Dini ve kültürel açıdan büyük bir değere sahip olmasına rağmen, caminin kaderi hukuksal statüsünün belirsizliği nedeniyle demokrasi döneminde de değişmedi.

Veliko Tırnovo Bölge Müftüsü Aladdin ve Bölge Müslüman Encümenliği'nin bu duruma son verip caminin onarılması ve yeniden ibadete açılabilmesi için yıllarca süren hukuksal çabaları 2024'te başarı ile sonuçlandı.

Aladdin, 2021 yılında da yine aynı bölgede 1870'te Amel-i Duyuoğlu adlı usta tarafından inşa edilmiş ve tapusunun kayıp olduğu bahanesi ile restore edilemeyen başka bir tarihi Osmanlı camisinin tapusunun encümenliğe iadesini sağlamıştı.