Türkiye’nin ilk açık hava köy müzesi: Altınköy

Altınköy Açık Hava Müzesi; hızlı kentleşme ile giderek yok olmaya başlayan köy kültürünün yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması gayesi ile Altındağ Belediyesi tarafından hayata geçirilen bir projedir. 

Bugün sütün fabrikada üretildiğini, salatalığın ağaçta yetiştiğini sanan şehirde büyüyen çocukların, 100 yıl öncesinin doğal köy yaşamını öğrenmesi açısından bir okul görevi üstlenen Altınköy Açık Hava Müzesi, aynı zamanda bir kentsel dönüşüm projesi. 

BİR KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ 

350 gecekondunun yıkımı tamamlandıktan sonra Altındağ Beşikkaya Mahallesi’nde çalışmaları başlatan Altındağ Belediye Başkanı Dr. Veysel Tiryaki, etap etap Altınköy Açık Hava Müzesi’ni büyüttü. Yüzlerce ağaç ve bitki dikilen alanda, buğday tarlası ve sebze meyve bahçeleri de bulunuyor. Köye yayla ve bağ evleri de yapıldı. 

ÇANTI EVLER KORUMA ALTINDA 

Altınköy Açık Hava Müzesi Projesiyle, Karadeniz Bölgesi’nde kaderine terk edilen ‘Çantı Evler’e de sahip çıkıldı. Türkiye’nin kültür hazinelerinden olan ‘Çantı Evler’, çoğunlukla Karadeniz orman köylerinde inşa edilmiş, hiç çivi kullanılmadan yapılan 100-150 yıllık evler.  Bugün ne yazık ki korunamadığından fırınlara odun olarak satıldığı için kaybolmaya yüz tutmuş bu evler, tek tek söküldü, taşıma yöntemi ile Altınköy’e getirildi, tekrar monte edildi, restore edildi ve Altınköy içinde korumaya alındı. 

100 YIL ÖNCESİNİN KÖY HAYATI 

Altınköy’ün kapısı, camisi, çamaşırhanesi, okulu, demir ve kalay atölyeleri, bakkalı, hızarı, taş fırını, dokuma atölyesi, köy evleri, yel ve su değirmeni, asma köprüsü, köy kahvesi ziyarete açık. Yaşayan müze Altınköy Açık Hava Müzesi’nde, kaybolmaya yüz tutmuş kimi meslekler de yaşatılıyor. Köy içinde çalışan nalbant, kalaycı, dokumacı, demirci, değirmenci, fırıncı, köy bekçisi, köy muhtarı, kahveci, bakkal, seyis ve çoban bugün şehirlerde pek rastlamadığımız ritüelleri günümüze taşıyor.

Bu köyde 100 yıl öncesine ait eşyalar da var. Tırmık, anadut, dirgen, dibek, soku, tokaç,  havan, el değirmeni, hereni, kuşhane, iği, çotra, sarım tarağı, futun, kulaklı sandık, keşkek tokmağı, sıyırgı gibi. Belki birçoğumuzun ismini dahi bilmediği bu aletler, Altınköy’ün inşaatı sürerken, Altındağ Belediyesi ekiplerince Türkiye’nin farklı köyleri gezilerek toplandı.  Tüm bu eşyalar, Altınköy Açık Hava Müzesi’nde hem evlerin içlerinde, hem açık alanlarda sergileniyor. 

HAYVANSIZ KÖY OLUR MU? 

Köy olur da hayvan olmaz mı? Altın Köy Açık Hava Müzesi’nin de hayvanları var. Bu köyde koyunlar, kuzular, inekler, öküzler, atlar, eşekler, köpekler, kediler, kuşlar, ördekler, hindiler, geyikler, ceylanlar, arılar, horozlar, tavuklar da var. 

MÜZE EVLERİ İLE DİKKAT ÇEKİYOR

Altınköy’ün müzeleri ile de farklılık oluşturduğunu söyleyen Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, kendisi bir açık hava müzesi olan Altınköy’de farklı farklı müze evler olduğuna da dikkat çekti. Altınköy Açık Hava Müzesi’nin kuruluş sürecini anlatan fotoğraf ve filmlerin sergilendiği Köy Odası (enformasyon konağı), yöresel kıyafetlerle birlikte köy yaşamının farklı yönleri ile sergilendiği Etnografya Müzesi, köyde hem ev içinde hem dışarıda kullanılan eşyaların sergilendiği Köy Müzesi, köy oyuncaklarından oluşan Köy Oyuncakları Müzesi, çocukların geçmişte kalan pek çok çocuk oyununu oynayabildiği Çocuk Etkinlik Evi ile Yaban Hayatı Tanıtım Müzesi,  Altınköy Açık Hava Müzesi’nin dikkat çeken unsurları arasında yer alıyor.  

HAYDİ GELİN KÖYÜMÜZE GERİ DÖNELİM

Türkiye’nin farklı il ve ilçelerinden Altınköy Açık Hava Müzesi’ne gelen sanatçılar, kaybolmaya yüz tutmuş pek çok sanat dalını özellikle çocukların ilgisine sunuyor. Hem geçmişte bir yolculuğa çıkmak hem de çocuklarınıza büyük kentlerde yavaş yavaş yok olan doğal köy yaşamının ritüellerini, gelenek göreneklerini anlatmak, tüm bunların yanı sıra ailecek, günlük telaşınızdan, stresinizden arınıp gün boyu mis gibi köy havası solumak istiyorsanız doğru yerdesiniz.