Ekonomik güç ve siyasi irade anlamında öne çıkan BRICS, Batı liderliğindeki uluslararası ekonomik ve finansal sisteme alternatif oluşturma potansiyeli taşımakla birlikte, ortak para konusu uzun zaman ve yoğun çaba gerektiren bir alandır. Kısa vadede ABD dolarına rakip olabilecek bir BRICS para birimi mümkün gözükmemekte; ortak para konusu şu an itibariyle politik bir proje görünümü vermektedir.
Prof. Dr. Güven Delice/ Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, İİBF, Finans ve Bankacılık Bölümü
Uluslararası para ve finans sistemindeki değişim talepleri hiçbir ülkenin veya ülke grubunun karşı koyamayacağı bir noktaya doğru ilerlemekte; ABD'nin rakipleri, hatta stratejik ortakları, küresel parasal ve finansal sistemin sınırlarını zorlamaktadırlar. ABD'nin siyasi ve ekonomik istikrarı konusundaki belirsizlikler, artan dış borçları, bütçe açıkları, dış rekabet gücündeki zayıflamalar, diğer ülkelere uyguladığı ekonomik/finansal yaptırımlar gibi hususlar mevcut sistemin sorgulanmasına ve alternatif arayışlarına yol açmakta; birçok ülke dış ticaretin faturalandırılmasında dolara ve uluslararası ödemelerde ABD kontrolündeki ödeme sistemlerine bağımlılıktan kurtulmak istemektedir. Bu bağlamda doları tahtından indirme istekliliği uzun zamandır birçok ülkenin gündeminde olmasına rağmen bu konuda henüz kayda değer bir gelişme olmamıştır. Küresel rezerv para listesinde ABD dolarının yanında yer bulan Euro, yen, sterlin ve renminbinin hiç birisi tek başına bir alternatif olabilecek durumda değildir. Ancak güçlü bir ekonomik blok bu anlamda öne çıkabilirse görünüm değişebilecektir. Bu anlamda BRICS gibi büyük bir ekonomik gücün ortak bir para birimi çıkarma söylemi önemli bir gündem oluşturmuştur.
ABD dolarına olan bağımlılıktan kurtulma konusunda en yoğun çaba gösteren ülkelerin başında hükümetlerarası informel bir yapılanma olan BRICS Grubu gelmektedir. Dünya nüfusunun yüzde 40'tan fazlasına ve dünya GSYH'sının üçte birine ev sahipliği yapan BRICS'in temel amaçları arasında, küresel ölçekte alternatif parasal ve finansal kurumlar oluşturulması, ABD dolarına olan bağımlılığın azaltılması ve alternatif bir ödeme sistemi oluşturulması hususları öne çıkmaktadır. Ağustos 2023'deki 15. zirve toplantısında yeni katılımlarla genişleyen Grup (BRICS+), küresel kurumlarda Batı etkisine karşı bir denge oluşturma konusunda önemli bir mesafe katetmiş gözükmektedir.
Ulusal paralarla ticaret ve ortak para
BRICS yapılanmasında yeni bir uluslararası para ve finans sistemi kurma istekliliği ön plandadır. En azından kendi aralarındaki işlemlerde, dolarla rekabet edecek veya doların yerini alacak bir para konusunda genel bir isteklilik olduğu söylenebilir. Bu ortak bir BRICS para birimi olabileceği gibi, bir üyenin para birimi veya altın da olabilecektir. Diğer taraftan, dijital para seçenekleri araştırılmakta, bu anlamda temkinli ve uzun vadeli bir yaklaşımın gerekliliği kabul edilmektedir.
2009'da yapılan ilk BRICS zirve toplantısında uluslararası para ve finans sisteminde ABD'nin hakimiyeti sorgulama konusu yapılarak, istikrarlı, öngörülebilir ve daha fazla çeşitlendirilmiş bir uluslararası para sistemine ihtiyaç duyulduğu yüksek sesle ifade edilmişti. Yakın zamanlarda, ortak para birimi çıkarılması hususu BRICS içerisinde daha yüksek sesle dillendirilmeye başlandı. 2022'de yapılan zirvede, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, BRICS para birimlerinden oluşan bir sepete dayalı yeni bir rezerv para birimi için çalışmalar yapıldığını açıkladı. 2023'deki zirvede ise Brezilya, BRICS ülkelerini aralarındaki ticaret ve yatırım için ortak bir para birimi oluşturulması çağrısı yaptı. Bu çağrı bazı çevrelerde Euronun piyasaya sürülmesinden bu yana uluslararası finans alanındaki en iddialı projenin ayak sesleri olarak değerlendirildi. Toplantıda BRICS maliye bakanları ve merkez bankası yöneticileri, ulusal para birimlerinin kullanımı ve ödeme altyapısı konularında çalışmalar yapmak ve bir sonraki zirve toplantısına kadar konuyla ilgili rapor hazırlamakla görevlendirildiler. 22-24 Ekim 2024 tarihlerinde Rusya'nın başkanlığında Kazan'da düzenlenen 16. BRICS zirvesinde, dış ticarette ulusal para birimlerinin kullanımı ve alternatif ödeme sistemlerinin oluşturulması konusu gündeme getirildi.
Dolar merkezli uluslararası para ve finans sistemine yönelik alternatif oluşturma çabalarının başarısı, şeffaflık ve hesap verebilirlik temelinde yeni ve güvenilir kurumlar oluşturulmasına bağlıdır. BRICS'in bu anlamda oluşturduğu iki önemli kurumsal yapı bulunmaktadır. Yeni kalkınma Bankası (NDB) ve BRICS Koşullu Rezerv Düzelemesi (CRA) İkinci Dünya Savaşı sonrasında dizayn edilen küresel finans sistemine alternatif olarak tasarlandılar. NDB, Dünya Bankası'na benzer biçimde sürdürülebilir kalkınmaya ve altyapı inşasına katkıda bulunan özel projeleri desteklemekte, BRICS dışındaki gelişmekte olan ülkelere de finansman sağlamaktadır. Banka ayrıca, üye ülkelerde özel sektör yatırımlarında ulusal para birimlerinin kullanılmasına yönelik çalışmalar yürütmektedir. Bu noktada özellikle Hindistan rupisi ve Çin renminbisi öne çıkmaktadır. CRA ise, özellikle finansal krizler sırasında destek sağlayacak bir mekanizma olarak BRICS merkez bankaları arasında ortak bir fon işlevi görmektedir.
Finansal ilişkilerde reform talebi
Küresel işlemlerde doların hakimiyetinden kurtulmak isteyen ve bazıları ABD ve müttefiklerinin ekonomik ve finansal yaptırımlarına maruz kalan BRICS ülkeleri, ulusal para birimleriyle veya ortak bir BRICS para birimiyle işlem yapılması konusunda istekli görünmektedirler. Batılı ülkeler BRICS'ın bu çabalarını fazla önemsemiyor gibi görünmekte, ancak BRICS üzerinden giderek şiddetlenen alternatif sistem arayışlarının dikkate alınması ve küresel finans kurumlarının ve finansal ilişkilerin reforma tabi tutulması gerektiğini düşünenlerin sayısı da giderek artmaktadır.
BRICS üyeleri bir taraftan, Batı merkezli uluslararası para ve finans sistemine alternatif arayışında olmakla birlikte, diğer taraftan sistemden bütünüyle kopmak istememekte; bunun yerine, risk ve tehditlere karşı koruma sağlamak için kısa ve orta vadede özellikle kendi aralarındaki ticari ve finansal işlemlerde ulusal para birimlerinin kullanımını sağlayacak sistemler geliştirmeye odaklanmaktadırlar. Bu konu 2010'dan beri BRICS'in gündeminde yer almaktadır. Konuyla ilgili tartışmalar, özellikle Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ardından yürürlüğe konulan Batı merkezli yaptırımlarla birlikte 2022'den itibaren daha yoğunlaşmıştır. Burada öne çıkan para Çin renminbisi olup, diğer üyelerin paralarının kullanımı düşük düzeylerdedir. Renminbi kadar olmasa da öne çıkan diğer para birimi Hindistan rupisidir. Çin ve Hindistan kendi paralarının uluslararası kullanımını artırmak için özel bir çaba göstermektedirler. Renminbinin uluslararasılaşması sürecinde, takas kurumları, Çin Merkez Bankası'nın taraf olduğu ikili swap hatları ve Sınır Ötesi Bankalararası Ödeme Sistemi (CIPS) önemli işlev görmektedir. Çin, renbinbinin uluslararası talebini artırmak için özellikle petrol piyasalarını kullanmaya çalışmaktadır.
Ortak para birimi kısa ve orta vadeli bir hedef olabilir mi?
Ortak bir BRICS para biriminin oluşturulmasının önemli zorlukları olmakla birlikte, üyelere önemli imkânlar sunacağı ve uluslararası finans sistemi üzerinde derin etkiler oluşturacağı açıktır. Diğer taraftan böyle bir para birimi tekil düzeyde ülke paralarının yapamadığını, yani ABD dolarının hakimiyetine meydan okuma işlevini görebilecektir. Ortak bir para biriminin, finansal katılımın ve sınır ötesi işlemlerde verimliliğin artması; ileri düzeyde ekonomik ve finansal entegrasyona kaynaklı etmesi; sağlam bölgesel ittifaklar için örnek teşkil etmesi; ABD'nin ve parasının küresel pozisyonunu geriletmesi şeklinde önemli faydaları olabilecektir. ABD doları karşısında güçlü bir BRICS para birimi Batı kaynaklı ekonomik/finansal yaptırımların etkisini önemli ölçüde zayıflatacak ve ABD'nin paranın gücünü dış politika aracı (silahı) olarak kullanmasının önüne geçecektir.
Önerilen para biriminin uluslararası ticari işlemlerde kullanılacak basit bir değişim aracı mı olacağı, yoksa Euro Bölgesi benzeri bir yapılanmayı mı hedeflediği konusunda da bir netlik bulunmamaktadır. İkinci seçenek, parasal, finansal ve mali alanlarda birlik oluşturulması; makroekonomik yakınsama ve güçlü bir siyasi irade gerektirmektedir. Ortak para birimi hedefi doğrultusunda öncelikle üyeler arasındaki finansal entegrasyon düzeyinin artırılması ve ulusal paralarla yapılacak ödemeler için altyapı oluşturulması önem arzetmektedir. Mevcut girişimin önceliğinin Euro Bölgesi tarzı bir parasal birlikten ziyade, sınır ötesi işlemleri daha verimli hale getirecek bir çözüm arayışı olduğu anlaşılmaktadır. Diğer bir belirsizlik, ortak paranın dayanak noktası konusundadır. Söz konusu para altınla mı, yoksa üye ülkelerin ulusal paralarından oluşan bir sepetle mi desteklenecektir? Üye ülkelerin paralarından oluşan bir sepet dikkate alınırsa, Grubun en büyük ekonomisinin parası olarak renminbi, sepeti domine edecektir. Bu iki seçeneği karışımı daha makul bir çözüm gibi durmaktadır. Bu bağlamda, ortak para biriminin yüzde 40 altın ve yüzde 60 üye ülkelerin ulusal para birimleriyle desteklenebileceği belirtilmektedir.
Sonuç olarak, küresel para ve finans sisteminin bir değişim sürecinde olduğu, ancak sistemin geleceğine ilişkin sağlıklı öngörülerde bulunmanın şu aşamada zor olduğu görülmektedir. BRICS para birimine dair henüz söylem düzeyindeki girişimlerin kısa vadede somut adımlara dönüşmesi mümkün gözükmemektedir. Her şeyden önce BRICS içerisindeki ekonomik, ideolojik ve jeopolitik farklılıklar ortak politikalar yürütülmesi konusunda engel teşkil etmektedir. Ulusal para birimleri üzerinden ticaretin artırılması yönünde ortak bir mutabakat oluşmasına rağmen ortak para birimi konusunda böyle bir uzlaşmadan söz edilememektedir. Örneğin Hindistan bu öneriye temkinli yaklaşmaktadır. Ekonomik açıdan Çin ile diğer BRICS ülkeleri arasındaki büyük uçurum, Grup içerisinde finansal sistemlerin derinliği ve çeşitliliğinin ABD ve AB ülkelerine göre daha geri durumda olması, Rusya-Ukrayna Savaşı, Çin'in renminbiyi uluslararasılaştırma girişimleri, üye ülkelerin başta ABD olmak üzere Batılı ülkelerle ticari ilişkileri, Grubun genişlemesi gibi hususlar da kısa ve orta vadede ortak para birimi oluşturulmasını zorlaştıran faktörlerdir.
Ekonomik güç ve siyasi irade anlamında öne çıkan BRICS, Batı liderliğindeki uluslararası ekonomik ve finansal sisteme alternatif oluşturma potansiyeli taşımakla birlikte, ortak para konusu uzun zaman ve yoğun çaba gerektiren bir alandır. Kısa vadede ABD dolarına rakip olabilecek bir BRICS para birimi mümkün gözükmemekte; ortak para konusu şu an itibariyle politik bir proje görünümü vermektedir. Konunun, yasal, kurumsal, teknik ve idari süreçlere ilişkin boyutları ile ilgili henüz adım atılabilmiş değildir. Halihazırda söylem düzeyindeki alternatif bir BRICS para birimi oluşturulması uzun vadeli bir plan dahilinde gerçekleştirilebilir. Bazı uzmanlar, ABD dolarının merkezinde yer aldığı uluslararası para sisteminin BRICS öncülüğündeki karşı bloktan kaynaklanacak bir devrimle değil, sürecin doğal işleyişi sonucu evrilerek değişime uğrayacağını savunmaktadırlar. Bunlara göre, şiddeti artan ulusal ve küresel finansal istikrarsızlıkların yanı sıra hızla gelişen finansal teknolojiler bu sürecin temel aktörleri olacaktır. Diğer taraftan, ülke ve/veya BRICS gibi ülke grupları düzeyindeki girişimlerin, bu sürecin hızlandırılması, sağlıklı ve kontrollü bir şekilde ilerlemesi açısından önemli etkileri olacaktır.