2025-2028 stratejileri ve istihdamdaki dönüşüm hedefleri

Zeki Korkutata/ AK Parti Bingöl Milletvekili- Sağlık. Aile, Çalışma ve Sosyal işler Komisyonu Üyesi
7.02.2025

2025-2028 Ulusal İstihdam Stratejisi, ülkemizin ekonomik büyümesini sürdürülebilir ve kapsayıcı bir istihdam politikası ile destekleyerek, iş gücümüzü geleceğe hazırlamak adına önemli bir adımdır. Bu süreçte iş gücü piyasasının daha kapsayıcı ve dirençli hale gelmesi, sürdürülebilir büyüme hedeflerine ulaşmak adına kritik bir faktör olacaktır.


2025-2028 stratejileri ve istihdamdaki dönüşüm hedefleri

Zeki Korkutata/ AK Parti Bingöl Milletvekili- Sağlık. Aile, Çalışma ve Sosyal işler Komisyonu Üyesi

İçinde bulunduğumuz çağ, dijital dönüşüm ve küreselleşme ile birlikte iş gücü piyasalarında köklü değişimlere sahne olmaktadır. Yapay zeka, otomasyon, büyük veri ve nesnelerin interneti gibi teknolojiler, geleneksel istihdam modellerini yeniden şekillendirirken, iş gücü becerilerinde de köklü dönüşümleri zorunlu hale getirmektedir. Özellikle sanayi, hizmet ve tarım sektörlerinde dijitalleşmeye uyum sağlayamayan iş gücü unsurlarının rekabet avantajını kaybetme riski her zamankinden daha yüksektir. Pandemi süreciyle hız kazanan uzaktan çalışma, yeni çalışma modelleri ve gig ekonomisinin yükselişi, iş gücü piyasalarının daha dinamik, yenilikçi ve kapsayıcı hale gelmesini gerektirmektedir.

Dünyanın dört bir yanında ülkeler, dijital ve yeşil ekonomiye uygun nitelikli iş gücü yetiştirme noktasında büyük yatırımlar yapmakta, istihdam politikalarını yeşil ve dijital dönüşüme uyumlu hale getirmektedir. Türkiye de küresel iş gücü piyasalarındaki bu dönüşüm sürecine hızla adapte olmak, ekonomimizin rekabet gücünü artıracak, insan kaynağımızı daha donanımlı hale getirecek istihdam stratejilerini önceliklendirmek için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı öncülüğünde önemli adımlar atılmaktadır.

Ülkemizin çalışma hayatına yön verecek, sürdürülebilir ekonomik büyümenin temel taşlarından biri olacak 2025-2028 Ulusal İstihdam Stratejisi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla kamuoyuyla paylaşıldı. Bu strateji ile Türkiye'nin dinamik ve değişen küresel ekonomi karşısında istihdam kapasitesini artırmak, iş gücü piyasamızı daha dirençli ve kapsayıcı hale getirmek için kararlı adımlar öngörülmektedir. Bu strateji, istihdamı artırmanın yanı sıra, iş gücümüzü dijital ve yeşil dönüşüme uyumlu hale getirmek, kadınların, gençlerin ve dezavantajlı grupların iş hayatına daha etkin katılımını sağlamak gibi temel hedefleri içermektedir.

2025-2028 Ulusal İstihdam Stratejisi, iş gücü piyasasının karşı karşıya olduğu zorlukları bir fırsata çevirmek için kapsamlı analizler ve eylem planları içermektedir. Kadın istihdamının teşvik edilmesi, kayıt dışı istihdamla mücadele edilmesi ve iş gücü piyasasının esnek ve güvenli hale getirilmesi, bu stratejinin temel dayanaklarıdır.

Bu stratejinin oluşturulmasında, Türkiye'nin demografik yapısı, sanayi ve hizmet sektörlerinin dönüşümü, teknolojik gelişmeler ve küresel ekonomik eğilimler dikkate alınmıştır. Avrupa Birliği İstihdam Stratejisi ve Uluslararası Çalışma Örgütü'nün belirlediği insana yakışır iş ilkeleri temel alınarak hazırlanan bu yol haritası, Türkiye'nin uluslararası iş gücü piyasasındaki rekabet gücünü de artırmayı hedeflemektedir.

Mevcut istihdam verileri de bu stratejinin gerekliliğini açıkça ortaya koymaktadır. 2024 yılı itibarıyla Türkiye'de iş gücüne katılım oranı yüzde 56,7 seviyesine ulaşmış olup, istihdam oranı yüzde 49,6 seviyesindedir. İşsizlik oranı yüzde 8,6 ile son yılların en düşük seviyesine inerken, genç işsizlik oranı yüzde 15,8 olarak kaydedilmiştir. Kadınların iş gücüne katılımı yüzde 40,1 seviyesine yükselmiş ve özellikle kadın istihdamında 397 bin kişilik bir artış sağlanmıştır. Kayıt dışı istihdam oranı ise yüzde 23,4 olarak gerçekleşmiştir ve bu alan, istihdam politikalarının önemli bir hedefi olmaya devam etmektedir.

Ulusal İstihdam Stratejisi'nde 2025-2028 dönemi için belirlenen politika alanları dört ana başlıkta toplanmaktadır:

1. Yeşil ve dijital dönüşüm ile beceri uyumunun geliştirilmesi:

· Dijitalleşmenin getirdiği yeni iş modellerine uyum sağlamak,

· Yeşil ekonomiye geçiş sürecinde sürdürülebilir istihdam olanakları yaratmak,

· İş gücünün teknoloji tabanlı becerilerini geliştirmek.

2. Kapsayıcı istihdamın geliştirilmesi:

· Kadın, genç, engelli ve dezavantajlı grupların iş gücüne katılımını artırmak,

· Fırsat eşitliğini teşvik eden politikaları yaygınlaştırmak,

· Dezavantajlı gruplara yönelik istihdam garantili eğitim programları oluşturmak.

3. Sosyal koruma ve istihdam ilişkisinin güçlendirilmesi:

· Sosyal güvenlik sistemini daha kapsayıcı hale getirmek,

· Kayıt dışı istihdamla mücadele ederek iş güvencesini artırmak,

· Esnek çalışma modellerine uygun sosyal koruma mekanizmaları oluşturmak.

4. Kırsal bölgelerde sürdürülebilir istihdamın geliştirilmesi:

· Kırsalda tarım dışı istihdam olanaklarını genişletmek,

· Mevsimlik tarım işçilerinin yaşam ve çalışma koşullarını iyileştirmek,

· Kırsal bölgelerde istihdam dostu kamu yatırımlarını teşvik etmek.

Bu kapsamlı stratejinin en önemli unsurlarından biri de, özel sektörle iş birliği içerisinde mesleki eğitimi güçlendirmek ve gençlerin iş hayatına entegrasyonunu hızlandırmaktır. İş gücü piyasasında yetkinlik uyumunu sağlamak, özellikle sanayi 4.0 ve hizmet sektörlerinde ihtiyaç duyulan becerilere yönelik mesleki eğitim programlarını yaygınlaştırmak için önemli bir hedef olarak belirlenmiştir.

Türkiye'nin 2028'e kadar hedeflediği istihdam oranları ve beklenen gelişmeler

Türkiye, 2028 yılına kadar istihdam oranlarını artırmayı ve işsizlik oranını düşürmeyi hedefleyen kapsamlı bir istihdam stratejisi izlemektedir. Bu doğrultuda Ulusal İstihdam Stratejisinin hedefleri, On İkinci Kalkınma Planı'nda yer alan "İstihdam ve Çalışma Hayatı Hedefleri" doğrultusunda şu şekilde belirlenmiştir.

-İşsizlik oranı, 2028 yılında yüzde 7,5'e düşürülecektir.

-Gençlerde işsizlik oranı, 2028 yılında yüzde 16,6'ya düşürülecektir.

-Kayıt dışı istihdam oranı, 2028 yılında yüzde 23,4'e düşürülecektir.

-İstihdam oranı, 2028 yılında yüzde 52,5'e yükseltilecektir.

-İşgücüne katılma oranı, 2028 yılında yüzde 56,7'ye yükseltilecektir.

-Kadınlarda işgücüne katılma oranı 2028 yılında yüzde 40,1'e yükseltilecektir.

Bu hedeflere ulaşabilmek adına, dijital beceri eğitimleri, mesleki eğitim programları ve iş gücünün esnek çalışma modellerine uyum sağlaması için destekleyici politikalar uygulanacaktır. Özellikle yeşil ve dijital ekonomiye geçiş sürecinde yeni istihdam olanaklarının yaratılması ve Türkiye'nin küresel iş gücü piyasasında daha rekabetçi hale gelmesi amaçlanmaktadır.

Kadın ve genç istihdamı

Kadın ve genç istihdamındaki gelişmeler, Türkiye'nin ekonomik ve toplumsal kalkınması açısından kritik öneme sahiptir. OECD ve AB ülkeleri ile kıyaslandığında hâlâ düşük seviyelerde olsa da özellikle son dönemde kadınların iş gücüne katılım oranı önemli ölçüde artmıştır. Bu doğrultuda kadın istihdamını teşvik eden politikalar, esnek çalışma modelleri ve kadın girişimciliğini destekleyen projeler önceliklendirilmektedir.

Kadın istihdam oranlarını artırmak stratejide için şu önlemler öne çıkmaktadır:

· Aile yapısını destekleyen politikalar; Kadın istihdamı teşvik edilirken, aynı zamanda aile hayatı ile iş hayatı arasındaki dengeyi koruyacak destek mekanizmaları oluşturulacak.

· Çocuk Bakım Hizmetleri: Kreş ve anaokulu gibi hizmetlerin yaygınlaştırılması, annelerin iş hayatına katılım ve uyumunu kolaylaştıracak.

· Yeni Çalışma Modelleri: Evden çalışma ve yarı zamanlı çalışma gibi uygulamalar artırılacak.

· Teşvikler: Kadın istihdam eden işletmelere ve kadın girişimciliğine yönelik var olan destekler geliştirilecek.

· STEM Alanlarında Teşvikler: Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında kadınların istihdamını artırmak için özel eğitim programları geliştirilecek.

Genç istihdamında ise, nitelikli iş gücüne duyulan talebin artması ve gençlerin iş piyasasına entegrasyonunun sağlanması için mesleki eğitim programları ve girişimcilik destekleri büyük bir rol oynamaktadır.

Gençlerin istihdam edilebilirliğini artırmak adına şu stratejiler uygulanacaktır:

· Staj ve İşbaşı Eğitim Programları: Üniversite mezunlarının iş piyasasına hızlı entegrasyonunu sağlamak için yaygınlaştırılacak.

· Dijital Beceri Eğitimleri: Teknoloji ve bilişim alanlarında gençlerin iş gücünü artırmak için desteklenecek.

· Girişimcilik Ekosisteminin Desteklenmesi: Gençlerin yenilikçi iş fikirlerini hayata geçirebilmeleri için finansal destekler sağlanacak.

· Yabancı Dil ve Küresel Ticaret Becerileri: Uluslararası pazarlara açılmak isteyen gençlerin yetkinliklerini geliştirecek programlar teşvik edilecek.

Sektörel olarak istihdamın: Yüzde 57'si hizmet sektöründe, yüzde 22'si sanayi sektöründe, yüzde 18'i tarım sektöründe yer almaktadır. Sanayi ve teknoloji alanlarında istihdamın artırılması, hizmet sektöründe daha fazla nitelikli iş gücü sağlanması ve kırsal istihdamın desteklenmesi için çeşitli mekanizmalar devreye alınacaktır.

Türkiye'nin 2028 hedefleri doğrultusunda, geleceğe yönelik bu politikalar, ülkenin büyük ekonomik dönüşümüne ve sosyal kalkınmasına önemli katkı sağlayacaktır.

İş gücü piyasasında karşılaşılan başlıca zorluklar da bu stratejinin temel odak noktalarından birini oluşturmaktadır. Türkiye'de iş gücü piyasası, hızla değişen ekonomik dinamikler, teknolojik dönüşümler ve demografik değişiklikler nedeniyle çeşitli zorluklarla karşı karşıyadır. Genç işsizlik, kadınların iş gücüne katılımı, kayıt dışı istihdam ve beceri uyumsuzluğu gibi yapısal meseleler, iş gücü piyasasının en büyük açmazları arasındadır. Ayrıca, pandemi sonrası toparlanma sürecinde ortaya çıkan yeni çalışma modelleri, özellikle esnek ve uzaktan çalışma düzenlemeleri, iş gücü piyasasının geleceğini şekillendiren faktörler olarak öne çıkmaktadır. İşverenlerin nitelikli iş gücü bulma konusundaki sıkıntıları, mesleki eğitim sisteminin iş gücü piyasasının ihtiyaçlarıyla tam uyumlu olmaması ve dijitalleşmenin hızına yetişemeyen istihdam politikaları, Türkiye'nin rekabet gücünü artırma çabalarına doğrudan etki etmektedir.

Türkiye'nin küresel yetenek çekme stratejisi de bu dönüşüm sürecinde önemli bir rol oynayacaktır. Ülkemiz, nitelikli ve yenilikçi iş gücünü kendine çekmek ve beyin göçünü tersine çevirmek için cazip bir yatırım ve iş ortamı oluşturmayı hedeflemektedir. Özellikle teknoloji, sağlık, mühendislik ve finans sektörlerinde uluslararası yetenekleri çekmek amacıyla teşvikler artırılmalı, yabancı profesyonellerin Türkiye'de çalışmasını kolaylaştıran yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Küresel rekabette öne çıkmak için üniversiteler, araştırma merkezleri ve özel sektör arasındaki iş birliği güçlendirilmeli, uluslararası öğrenciler için eğitim ve istihdam fırsatları genişletilmelidir. Türkiye'nin bilgi ekonomisi temelinde büyümesini sürdürebilmesi için, yabancı yatırımcıların ve nitelikli çalışanların ülkemize kazandırılmasına yönelik stratejik adımlar atılmalıdır.

Yeni mesleklerin doğuşu, dijitalleşme ve yapay zekâ devrimiyle hız kazanmış, işgücü piyasasında köklü değişimlere neden olmuştur. Geleceğin meslekleri arasında veri analistleri, yapay zekâ mühendisleri, siber güvenlik uzmanları, yenilenebilir enerji teknisyenleri ve dijital pazarlama uzmanları gibi alanlar öne çıkmaktadır. Bunun yanı sıra, biyoteknoloji ve sağlık teknolojilerinde yaşanan ilerlemeler, genetik mühendisliği, robotik cerrahi ve sağlık bilişimi gibi yeni kariyer yolları açmaktadır. Türkiye, bu değişimlere ayak uydurmak adına eğitim politikalarını güncellemeli ve yeni nesil iş gücünün dijital çağın gereksinimlerine uygun beceriler kazanmasını sağlamalıdır. İş gücü piyasasının bu evriminde mesleki eğitim merkezleri, üniversiteler ve özel sektör iş birliği içinde çalışmalı, çalışanlara yönelik sürekli beceri kazandırma programları yaygınlaştırılmalıdır. Özellikle yapay zekâ ve veri analitiği gibi alanlarda yetkinlik gerektiren iş pozisyonlarına olan talebin artması beklenirken, geleneksel üretim hatlarında insan gücüne duyulan ihtiyaç giderek azalacaktır. Ayrıca, küresel tedarik zincirlerinde meydana gelen değişimler, Türkiye gibi stratejik bir konuma sahip ülkeler için yeni istihdam fırsatları yaratabilir. Uzaktan ve hibrit çalışma modellerinin yaygınlaşması, esnek iş gücü piyasalarının oluşmasına yol açarken, çalışanların yeni beceriler kazanmasını ve sürekli kendilerini geliştirmesini zorunlu hale getirecektir. Bu süreçte, iş gücü piyasasının daha kapsayıcı ve dirençli hale gelmesi, sürdürülebilir büyüme hedeflerine ulaşmak adına kritik bir faktör olacaktır.

Sonuç olarak, 2025-2028 Ulusal İstihdam Stratejisi, ülkemizin ekonomik büyümesini sürdürülebilir ve kapsayıcı bir istihdam politikası ile destekleyerek, iş gücümüzü geleceğe hazırlamak adına önemli bir adımdır. Küresel rekabette güçlü bir aktör olmak ve toplumsal refahı artırmak için bu stratejiyi kararlılıkla hayata geçireceğiz. Hep birlikte, daha güçlü bir Türkiye için çalışmaya devam edeceğiz.