İstanbul'un Beyoğlu ilçesindeki Taksim İstiklal Caddesi'nde hain terör saldırısında 6 vatandaşımız hayatını kaybederken çok sayıda kişi de yaralanmıştı.
Bombayı, Suriye uyruklu Ahlam Albashır isimli kadın teröristin bıraktığı belirlendi. Terörist, PKK/YPG bağlantısını itiraf etti. İstiklal Caddesi'ndeki hain terör saldırısına tepki yağdı.
İstiklal Caddesi'ndeki terör saldırısı soruşturmasının kapsamı genişliyor. Saldırıyla iltisaklı olduğu belirlenenler de emniyetin düzenlediği operasyonla yakalandı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı açıklamada İstanbul'daki terör saldırısına ilişkin gözaltı sayısının 50'ye yükseldiğini açıkladı.
Peki ülkemize yönelik terör saldırılarıyla hedeflenen neydi?
Öncelikle 2015-2016 yıllarında gerçekleşen Türkiye'ye yönelik terör saldırılarını bir hatırlamakta fayda var. Zira 7 Haziran seçimleri döneminde de Türkiye bir terör sarmalına sokulmuş, 15 Temmuz FETÖ'cü darbe girişimi öncesinde de peş peşe patlamalar meydana gelmişti.
İşte 2015-2016 terör sarmalı:
5 Haziran 2015- HDP mitingine DEAŞ saldırısı gerçekleştirildi.
20 Temmuz 2015- Terör örgütü DEAŞ'ın hedef aldığı ve 33 kişinin hayatını kaybettiği Suruç katliamı gerçekleşti.
8 Haziran 2015- Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu illerindeki bazı noktalarda sözde özerklik ilanı sonrası terör örgütü PKK/YPG Hendek terörünü başlattı. 800'den fazla şehit verdik
10 Ekim 2015- Ankara Garı'nda Barış Mitingi'ne intihar saldırısı oldu.
12 Ocak 2016- Sultanahmet'te bombalı saldırı gerçekleşti.
13 Ocak 2016- Diyarbakır Çınar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne terör örgütü PKK/YPG tarafından patlayıcı yüklü bir araçla saldırı gerçekleştirilmiş, ardından da silahlı saldırı yapılmıştı.
17 Şubat 2016- Ankara Genelkurmay önünde bir saldırı gerçekleştirilmişti.
13 Mart 2016- Ankara Güvenpark saldırısında 36 kişi hayatını kaybetti.
27 Nisan 2016- Bursa'da Ulu Camii yakınında bomba patlatıldı.
12 Mayıs 2016- PKK'lı teröristler, 15 ton patlayıcı yükledikleri kamyonu 12 Mayıs 2016 gecesi Diyarbakır'ın Dürümlü mezrasında infilak ettirmiş, saldırıda 16 kişi yaşamını yitirmiş, 23 kişi yaralanmıştı.
7 Haziran 2016- İstanbul Vezneciler saldırısında 6'sı polis 12 kişinin hayatını kaybetmiş, 36 kişi de yaralanmıştı.
28 Haziran 2016- Teröristler tarafından İstanbul Atatürk Havalimanı saldırısı yapılmıştı.
15 Temmuz 2016- FETÖ'cü teröristler darbe girişiminde bulundu. FETÖ'cü darbe girişimindeki bildirideki dikkat çeken ifade ise, "Türkiye'deki kaos ortamına son vermek için darbeyi yapıyoruz açıklamasıydı.
"Ülkemize yönelik terör saldırılarıyla hedeflenen ne?" sorusunu cevaplayan Nedim Şener, "Türkiye'ye obüslerle sivilleri vurdu diye iftira atılması, Kimyasal silah yalanı... Bunların hiçbirisi tesadüf değil. Türkiye böyle komplike bir durumla karşı karşıya. Bu bize vermek istedikleri zararlardan bir tanesi" dedi.
Şener, "Türkiye kışkırtılmak isteniyor. İşte bu yöntem bunlardan bir tanesi. Türkiye bir yere doğru götürülmek isteniyor. Acele ve fevri bir karar versin isteniyor. Tuzağa çekilmek isteniyor. Teröristin yüzünün açık bir şekilde görünüyor olması bu eylemcinin örgüt tarafından deşifre edilmek istendiğini anlatıyor bize." değerlendirmesinde bulundu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Amerikan Büyükelçiliği'nin taziye dilemesini reddediyoruz" açıklamalarını 24 TV'ye değerlendiren Stratejist Cüneyt Paksoy, "Sayın İçişleri Bakanımızın çıkışı aslında bizim uzunca konuştuğumuz bir konunun devamı niteliğinde. Samimiyetsiz tepkiler bir anlam ifade etmiyor. Amerika Birleşik Devletleri çok uzun bir süredir, Irak'ta, Suriye'de oluşan yapılanmaya karşı bizim haklı taleplerimizin tamamına samimi bir cevap vermediği gibi terör örgütü PKK/PYD'yi desteklemeye de devam etti. Bu destek devam ediyorsa siz öyle ya da böyle teröre destek veriyorsunuz anlamına gelir. Aktif olarak böylesi bir sürecin içinde de bir payınız var anlamına gelir. Sayın Bakanımızın söylediği de bu" dedi.
Türkiye'yi karalamaya çalışan ABD merkezli New York Times gazetesinin skandal bir başlığı hakkında konuşan Paksoy, "İnsan önce bir taziye bekliyor. Bu etik bir habercilik değildir. Türkiye'yi hedef gösterme niyetiyle yapılmıştır. Bunu sadece hükümet olarak değil, basın aracılığıyla yıllardır yapıyor. Sadece Amerika Birleşik Devletleri de yapmıyor. Aynı tavrı biz Batı'dan, Avrupa Birliği'nden, NATO içinde yer alan müttefiklerimizden de gördük. Türkiye'nin son birkaç yıldır artan şekilde etkin politikasının sonuçları bazı ülkeler tarafından herhalde rahatsız edici bulundu. Bu yüzden bir süreci tekrar başlatmaya çalışıyorlar. Biz bu filmi daha önce gördük. Uzun süredir maalesef ardışık terör sürecinden geçtik. Benim bundan sonra tek beklentim; bu olayın münferit bir olay olarak kalması ve devamının gelmemesi adına ne gerekiyorsa yapılmasıdır. New York Times'a bir cevabım daha var. 11 Eylül'ü unutmadık. ABD'nin göbeğinde neler olabileceğini unutmadık." yorumunda bulundu.
"Saldırının arkasında kimler var?" sorusunu cevaplayan Siyaset Bilimci Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe, " Türkiye'nin bugün dış politikadaki aktif rolü, bölgede başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere bölgeyi şekillendirmek isteyen diğer ülkelerin politikalarıyla karşı karşıya geliyor. Türkiye'nin Rusya'ya yaptırım uygulamaması, tahıl koridorundaki öncü rolü ve Rusya-Ukrayna Savaşı'nda ateşkesi sağlama çabası Batılı ülkelerde hazmedilemedi. Bundan dolayı da Türkiye'ye karşı, bir vekil terör örgütü olarak PKK/PYD kullanılmaktadır." ifadelerini kullandı.