Bir dönem Fenerbahçe'de forma giyen ve taraftarın unutamadığı isimlerden olan Diego Lugano, Arjantin'de yayın yapan Infobae'ye özel röportaj verdi ve sarı lacivertli formayla yaşadıklarını anlattı
Türkiye ile ilgili konuşan Lugano, 'Türkiye'de yaşadıklarımı anlatırsam 10 tane kitap çıkarmam gerekiyor. Türkiye bize çok benziyor. Aniden parlıyorlar ama insanlara karşı çok sıcaklar. Aklımda bin tane hatıra var.' dedi.
Fenerbahçe'deki anılarını anlatan Uruguaylı, şöyle konuştu: 'Kaptanımız Ümit Özat vardı. Brezilyalı Alex de Souza ve ben takımdaydık. Çok iyi bir takımımız vardı.'
'Fenerbahçe 100. yılını kutluyordu ve mutlaka şampiyon olmalıydık. Ben hayatımda böyle bir baskı hissetmedim.
'Bir akşam yemeğinde takım halinde toplanmıştık. Kaptan (Ümit Özat) bana dönerek 'Yabancılar maaşlarını alıyor ama biz tam 5 aydır alamadık.' dedi.'
'Hemen gittik tercümana ve Aziz Başkan ile toplantı yapmamız gerektiğini söyledik. O da bu durumu tam Aziz Yıldırım'a anlatacaktı, başkan tercümanı aradı ve bizimle görüşmek istediğini ona aktardı.'
'Kazandığımız bir maçın ardından Aziz Yıldırım'ın yanına gittik. Onun yanına gittiğimizde ise hiçbir şey anlamadık.'
'Dediklerinden hiçbir şey anlamıyordum sadece beden dilinden çok sinirli olduğu anlaşılıyordu. Hakaret eder gibi konuşuyordu ama anlamıyordum. O zaten 'Sinirli Türk' ve hiç kimseyle kıyaslanamaz.'
'Bir anda masaya vurdu, her şeyi tekmelemeye başladı ve çekmeceden bir şey alıp tehdit etmeye başladı. Dediklerini anlamıyordum ama beden dili bunu yansıtıyordu. Sonra bizi ofisten kovdu. Sonra tercümana 'Bize ne dedi?' diye sorduk ama çevirmek istemedi.
'100 yıllık bir kulüpte olduğumuzu, 25 milyon taraftarı olduğunu ve Güney Amerikalıların maçtan 1 gün önce para konuşmasının kabul edilemez olduğunu söylemiş. Halbuki biz hiçbir şey söylememiştik.'
'Ertesi gün kaptana gittim, bizim onu da savunmak istediğimizi söyledim, herkesi savunmak istediğimizi belirttim. Bana, 'Senin benim hakkımı korumanı mı istedim' dedi. 'İstediysem, özür dilerim' dedi. Benim tek başıma bu durumu yarattığımı söyledi. Çok başka bir kültür olduğunu söyledi. Orada başkanın istediğini yapma hakkı vardı.'