21 Kasım 2024 Perşembe / 20 CemaziyelEvvel 1446

Usta sanatçılar gençlerle buluştu

Usta sanatçılar gençlerle buluştu - Türkiye'nin tanınmış usta oyuncuları Başkentte oyunculuk hayalleri kuran gençlerle bir araya gelerek tecrübelerini paylaştı - Tiyatro sanatçısı Epikmen: - "Oyunculuğu meslek olarak seçmek isteyen gençler çevrelerinde olup bitenleri gözlemlemeliler.

25.08.2017 - 11:17
Tiyatro oyunlarını ve filmleri izlemeliler. İyi bir oyuncu olmak için insanın ufkunun geniş olması gerekir. Bu yüzden çok okuyup, araştırmalılar"

ANKARA (AA) - AHMET SERTAN USUL - Türkiye'nin tanınmış usta oyuncuları Başkentte oyunculuk hayalleri kuran gençlerle bir araya gelerek tecrübelerini paylaştı.

Ankara merkezli bir yapım şirketi bünyesinde kurulan oyunculuk akademisi aracılığıyla ünlü sanatçılar Hüseyin Elmalıpınar, Okan Şenozan, Mehmet Ulusoy, Atılay Uluışık, Zerrin Epikmen oyuncu olmak isteyen gençlerle buluştu.

Akademide eğitim alan oyuncu adayları ile bir araya gelen Zerrin Epikmen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 35 yıllık oyunculuk hayatındaki birikim ve tecrübelerini gençlerle paylaşmanın mutluluğunu yaşadığını ifade etti.

Geçen aylarda ciddi bir rahatsızlık geçirdiğini ve bu nedenle uzun süre tedavi gördüğünü anlatan Epikmen, iyileşir iyileşmez oyunculuk deneyimlerini gençlerle paylaşabilmek ve yetenekli olanlara yol gösterebilmek için akademideki öğrencilerle bir araya geldiğini dile getirdi.

Epikmen, eğitimlerde gençlerin yeteneklerinin farkına varmalarını sağlamak ve onlara neler başarabileceklerini göstermek istediğini belirtti.

- "Diziler oyunculuğun para kazanma yönü"

Tiyatro ile dizi oyunculuğuna yönelik değerlendirmelerde de bulunan Epikmen, televizyon dizilerini, oyunculuğun sadece para kazanma yönü olarak gördüğünü kaydetti.

Epikmen, "Dizi oyunculuğu, tiyatro ile alakası olmayan bir çalışmadır. Tiyatroda bir oyunu ortaya koymak için aylarca çalışıyorsunuz ama dizilerde öyle değil. Metin oyuncuya veriliyor ve o oyuncu haftanın bir günü gidip rolünü oynuyor. En hızlı şekilde çekimler bitirilmeye çalışılıyor. Ben bu yönüyle dizi oyunculuğunu konfeksiyon işçiliğine, tiyatroyu ise haute couture (özel dikim giysi) işçiliğe benzetiyorum." şeklinde konuştu.

- "Kamera önü oyunculuğu derslerini uygun bulmuyorum"

Son yıllarda "kamera önü oyunculuğu" adıyla dersler verilmeye başlandığına işaret eden Epikmen, "Genç adayların, kamerayı yabancılamamaları için bazı bilgiler verilebilir ama bunun 'kamera önü oyunculuğu' adıyla ders haline getirilmesini uygun bulmuyorum." dedi.

Oyuncu adaylarına tavsiyelerde de bulunan Epikmen, "Oyunculuğu meslek olarak seçmek isteyen gençler, çevrelerinde olup bitenleri gözlemlemeliler. Tiyatro oyunlarını ve filmleri izlemeliler. İyi bir oyuncu olmak için insanın ufkunun geniş olması gerekir. Bu yüzden çok okuyup araştırmalılar." diye konuştu.

- "Ankara'yı sanatın başkenti yapmak istiyoruz"

Yapım şirketi sahibi Tayfun Öztürk ise oyunculuk akademisini yetenekli gençlerin donanımlı şekilde yetişebilmesi için kurduklarının altını çizdi. Akademiye öğrencileri seçmelerle aldıklarını anlatan Öztürk, seçmelere 6 bini aşkın başvuru olduğunu, titizlikle yaptıkları jüri değerlendirmelerinin ardından sadece 40 kişiyi seçtiklerini belirtti.

Akademi boyunca öğrencilere temel oyunculuk eğitimleri verdiklerini ve onları tecrübeli oyuncularla bir araya getirdiklerini vurgulayan Öztürk, "Ankara'yı sanatın da başkenti yapmak istiyoruz. Bu hedefe yetenekli, donanımlı ve kültürlü bir grupla ulaşılabileceğine inanıyoruz. Bunun için de kurduğumuz oyunculuk akademisinde yetenekli gençlerin gelişimlerine katkı sağlamaya çalışıyoruz." diye konuştu.

Her yıl çeşitli festivallere katılmak üzere film çektiklerine değinen Öztürk, oyunculuk akademisini başarıyla tamamlayan ve yeteneklerini geliştiren genç oyunculara çektikleri festival filmlerinde rol vererek kendilerini gösterme imkanı sunduklarını aktardı.

- "Projelerimizi toplumsal değerlerimizin üstüne kuruyoruz"

Türkiye'nin kültüründen kopmamasının önemine dikkati çeken Öztürk, "Değerlerimizi, resimle ve yazıyla anlatarak gelecek kuşaklara taşıyan sanatçılar olduğu gibi biz de bu değerleri filmlerimizde yansıtmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

Öztürk, yaptıkları çalışmalarla gelecek nesillere kültür mirası bırakmak istediklerinin altını çizerek, "Projelerimizi toplumsal değerlerimizin üstüne kuruyoruz çünkü millet, değerleri ve diliyle yaşar. Biz bu kıymetleri filmlerimize entegre ederek, topluma güzel mesajlar vermeye gayret ediyoruz. Bir eserin ölümsüz olabilmesi için de güzel noktalara değinmesi gerektiğine inanıyoruz." dedi.