Ukrayna'da 40 gündür ABD'nin yazdığı senaryo sahneleniyor. İnsanlar ölüyor, şehirler yerle bir oluyor, dünya krizden krize giriyor... Sadece ABD kazanıyor.
Kırım'ın işgaline 2014'ten bu yana net tavır sergileyen tek ülke Türkiye'dir. Amerika, 7 yıldır Kırım'ı hiç mesele etmeyerek yeni işgal için cesaret vermiştir. Bu yetmemiş, aylarca Ukrayna'ya saldırma hazırlığı yapan Putin'e, "Ciddi bir karşılık vermeyeceğiz" mesajı vermiştir. Öte yandan Zelenski ise "Yalnız bırakmayacağız" mesajlarıyla cesaretlendirilmiştir.
Bu savaşı başlatan Amerika'dır. Rusya'nın ne zaman saldıracağını dakikasına kadar bilen Amerika, caydırıcı adımlar için neden Ukrayna'nın mahvolmasını bekledi acaba?
Bugün belli kesimlerin kahramanlaştırmaya çalıştığı Zelenski, Ukraynalıların çektiği çilede büyük pay sahibidir. Şimdi sergilediği mecburî tavrın hiçbir anlamı yoktur. Asıl liderlik, meselenin bu boyuta gelmesini engellemektir. Hiç kimse "Ne yapabilirdi?" demesin. ABD ve Avrupa'ya güvenerek sürekli tahrik mesajları vermiş, Putin'i adeta işgale teşvik etmiştir. Oysa ülke savunmasının başkalarına havale edilemeyeceğini bilmesi gerekirdi. Üstelik Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rus askerlerinin eli tetikte olduğu bir sırada Zelenski'nin ayağına gitmiş ve "Batı'yı en iyi biz tanırız. Bunların şirin sözlerine sakın inanma. Batı'ya güvenirsen perişan olursun" mealinde uyarmıştır. Şimdi, "NATO'ya girmeyeceğiz, Her şeyi konuşabiliriz" diyor. "Madem her şeyi konuşabilecektin, milletine bu acıları neden yaşattın" diye sormazlar mı?
Putin de ABD'nin oyununa geldiğinin farkındadır. Çünkü ABD, Putin'in bu hatasını Rusya'yı bitirmek için kullanmaktadır. Bu yüzden Biden, savaşın daha vahimleşerek devam etmesini istemektedir. Rusya'ya daha ağır darbeler indirmek için Ukrayna'ya silah ve mühimmat vermektedir. Planını bozan Türkiye'ye, "Sana mı kaldı barış" diyemiyorsa da diş bilemektedir.
Öte yandan ABD'nin, emperyalist çıkarları için maymuncuk gibi kullandığı NATO, bu savaş sayesinde adeta yeniden doğdu! NATO'yu yok sayarak kendi güvenlik sistemini kurma hayallerinden vazgeçen Avrupa, "beyin ölümünün gerçekleştiğini" düşündüğü NATO'nun önemini artık anlamış görünüyor!
Bunlar Amerikalıların "ata yadigârı" sinsi politikaları sayesinde hiç savaşmadan elde ettiği büyük kazanımlardır.
Ölen insanlar onların umurunda değildir. Afganistan ve Ortadoğu'ya çöreklenmek için New York'un göbeğinde binlerce Amerikalının ölmesini göze alan bir zihniyet, bir değil birkaç tane Ukrayna'yı; gözünü kırpmadan gözden çıkarır. Hatta Amerika, küresel rakibini dize getirmek için sadece Ukrayna'yı değil bütün dünyayı gözden çıkarmıştır. Bu savaş ve ABD ambargoları Rus halkının yanı sıra, başta Avrupa olmak üzere bütün dünyayı derinden sarsacaktır.
Putin de Ukrayna'daki her saldırısında ABD'ye biraz daha kazandırdığının farkına varmıştır. Bu savaş elbette bitecek, taraflar masaya oturacaktır. Önemli olan da burasıdır. Zelenski umarım ülkesinin başına gelenlerden ders almış, Batı vekâletini bırakmıştır. Yani masaya kendi kafası ile oturup milletinin daha fazla mağdur olmaması için çalışmaz da yine Batı'nın suflelerini seslendirmeye devam ederse, elbette Putin de onu Ukrayna'nın lideri olarak değil, Amerika'nın vekili olarak kabul edecektir.
Ama bu savaş ne zaman ve nasıl biterse bitsin; basiretini hırsına esir eden Putin de, Batı'nın dolduruşuna gelerek ülkesini ateşe atan Zelenski de ABD oyununu göremedikleri için kendi milletlerine hesap vereceklerdir.