Okurlarımız hatırlayacaktır, FETÖ’nün kaset kumpasıyla işbaşına getirilen CHP yöneticisi sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na geçtiğimiz günlerde, kendisinin SSK genel müdürlüğü yaptığı dönemle ilgili bazı sorular sormuştum, ama sorulara cevap gelmedi, bunun yerine FETÖ’KOPİ’leri kürsüden sallayarak kendisinin “Mal nasıl götürülür, ben çok iyi bilirim” diyerek CHP adına talihsiz bir açıklaması oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, CHP yöneticisi Kılıçdaroğlu’nun talihsiz, mesnetsiz ve hadsiz iddialarıyla ilgili tazminat davası açarak yargıda hesabını soruyor. Ancak, Kılıçdaroğlu’na PKK/FETÖ’nün koltuk değneği olmasının hesabını da sandıkta bu millet soracaktır.

Genel müdürlüğü döneminde SSK’nın ihalesiz ve fahiş fiyatla alım yapmasından dolayı dönemin Çalışma Bakanı Sayın Yaşar Okuyan’ın açıkladığı Kılıçdaroğlu’nun SSK genel müdürlüğü dönemindeki yaklaşık 5 milyar dolarlık yolsuzluk nedeniyle halkımız adına sorgulamak için Kılıçdaroğlu’na tekrar soruyorum:

- SSK Genel Müdürü olduğunuz dönemde fahiş fiyatla ve ihalesiz alım yaptınız mı?

- Neşter soruşturmasını yürüten eski savcı Ömer Süha Aldan’ı neden 24. Dönemde Muğla Milletvekili yaptınız?

- 26 dolarlık stente 2.456 dolar ödediniz mi?

- Rahşan affı olmasaydı 1999 yılında hapse girecek miydiniz? Sizi önce Rahşan affı, sonra da FETÖ’cü müfettişler mi kurtardı?

- SSK Genel Müdürlüğü döneminizdeki yolsuzluk iddiaları ile ilgili grup toplantısında salladığınız ve suç bulamadıklarını iddia ettiğiniz SGK müfettişleri FETÖ’cü müydü? Bu görevlendirmeleri FETÖ’cü üst yöneticiler mi ayarladı? Bu SGK müfettişleri tarafından 2008-2010 yıllarında yapılan soruşturmada size fahiş fiyatla ihalesiz malzeme alımı soruldu mu? Sizi aklaması için rapor hazırlama görevinin özellikle bu kurumun FETÖ’cü yöneticisi tarafından ayarlandığı iddialarına cevabınız var mı?

- Son olarak bu rapor elinize nasıl geçti? Raporu size kim verdi? Raporda sizin kurtarılmanız için devreye eski müfettiş danışmanınız girdi mi?  Danışmanınız hangi ilişkilerini kullanarak bu raporları temin etti?

- Adını “vatansever” koyduğunuz “FETÖ’cü” bürokratlar hangi kurullardan bilgi ve belgeleri size taşıyor?

- SSK genel müdürü olduğunuz dönemde hakkınızda yapılan inceleme ve soruşturma raporları nerede? ÇSGB Bakanlık Teftişin 1999-2002 ‘de hakkınızda yaptığı teftiş raporları Nerede? Bunları FETÖ’cüler mi, yoksa DHKPC/PKK işbirlikçileri mi imha etti?

***

Üç’lü denetimde FETÖ baskısı

İş Teftiş Kurulu, SGK Teftiş Kurulu ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu ile ekonomi kontrol edilir ve FETÖ bürokraside güç kazandığı dönemde bunu yaptı. Başta SGK Teftiş ve Vergi Denetim Kurullarında ciddi bir FETÖ temizliği yapılırken, İş Teftiş Kurulu “LÜTFEN” iki elin parmağı kadar olan açığa çıkmış ByLock’çuyu ihraç etti. Suyu bulandırmak için de birçok masum bürokratı açığa alarak adeta at izini it izine karıştırarak FETÖ’nün altın neslini kurtarma yoluna gittiler. OHAL kaldırılıncaya kadar altın nesil dedikleri FETÖ’cüleri ihraç ettirmeyerek olası bir seçim sürecinde ekonomi üzerinde baskı kurmaya çalışacaklar.

İçlerinde bir kısım İş Müfettiş Yardımcısının FETÖ’cülüğü gerekçesiyle, yaklaşık 400-500 İş Müfettiş Yardımcısının Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı tarafından İş Müfettişliğine ataması yapılmazken, bunların içerisindeki ihraç edilmeyen FETÖ’cü iş müfettiş yardımcılarının en mahrem bilgilere ulaşabilecekleri şekilde denetim yaptırılmasını açıklayacak var mı? Neden bir kısım FETÖ’cü iş müfettiş yardımcısı nedeniyle diğer vatanına bağlı müfettiş yardımcıları mağdur ediliyor? İzinli, izinsiz yurtdışına çıkan kaç FETÖ’cü iş müfettişi var? Bunlar neden incelenmiyor? Bunlar nereye gitmiş, hangi projelerde görev almışlar? Neden araştırılmıyor?

Çalışma Bakanlığı İş Teftiş Kurulu tarafından son 3-4 yılda hazırlanan proje denetimlerinde özellikle başarılı proje ve yatırımlarda bulunan, yandaş olarak adlandırılan şirket ve grupların hedef alındığı görülüyor. Denetim projelerinde ekonomiyi sabote için tüm yetkiler kullanıldı. Hükümetin başarılı olduğu ve ciddi şekilde istihdam ve katma değer üreten, vatandaş memnuniyetini artıran sağlık, finans, lojistik, limancılık gibi sektörlerle, özel amaçlara matuf basın-medya, TV-Dizi ve özel güvenlik gibi sektörlerde yapılan incelemelerin arka planını umarım öğreniriz. Elbette teftiş, denetim olacak, ama art niyet taşımadan, kasıt olmadan, istihbarat ve ekonomiyi sabote amacı olmadan yapılacak.