Düşünün, parlamenter sistem devam etseydi neler olurdu.
24 Haziran’da millet hiçbir partiye tek başına hükümet kurma gücünü vermedi.
Koalisyon kaçınılmaz olacaktı.
Teamül en çok sandalye sahibi olan partinin genel başkanına hükümet kurma görevi verilmesi şeklindeydi.
Ama anayasa cumhurbaşkanına herhangi bir milletvekilini görevlendirme yetkisi veriyordu.
Cumhurbaşkanı tıpkı 1997’de çoğunluğun imzasıyla giden DYP genel başkanı yerine azınlıkta olan ANAP genel başkanını görevlendirmesi gibi bir karar verebilirdi!
***
Hadi biz yine cumhurbaşkanı görevi en çok sandalye sahibi olan AK Parti genel başkanına verdi diyelim.
Başlayacaktı ortak bulma çabaları.
Bu arada bazı partiler peşinen ortak olmayacağını da ilan edebilecekti.
1 Kasım 2015’te olduğu gibi hükümet 45 gün içinde kurulamayabilirdi.
Bu sefer ikinci bir seçim gündeme gelecekti.
Bu arada geçen zaman diliminde devlet çarkının nasıl muattal olduğunu geçmiş dönemlerde gördük.
***
Hadi diyelim ki kısa sürede bir ortak buldu ve bir partiyle anlaştı.
Bu sefer ortaklar arasında bir koalisyon protokolünün yapılmasını ve bakanlıkları paylaşma pazarlıklarını izleyecektik.
Sonra bakanlar listesi cumhurbaşkanına sunulacaktı. Cumhurbaşkanı yetmişli yıllarda olduğu gibi listeyi onaylamayabilirdi.
Hadi iyi tarafından bakarak onayladığını var sayalım. Bu kez hükümet programına kilitlenecektik.
Bir müddet sonra hükümet programı mecliste okunacak tartışılacak vegüven oyuna sunulacaktı.
Uzatmayalım eğer sistem değişmeseydi bugünlerde hükümet krizlerini konuşuyor olacaktık.
***
Oysa başkanlık sitemine geçtik. Cumhurbaşkanı yemin ettiği gün bakanlarını açıkladı bakanlar ertesi gün göreve başladı. Başkan ara vermeden icraatlarına devam etti.
Başkan ve bakanlar da, meclis de millet de kendi işine baktı/bakıyor.
İşte başkanlık sisteminin garanti ettiği siyasi istikrar böyle bir şey.
Artık başkan icra ile meclis yasama ile meşgul olacak.
Meclisin güvenoyu gensoru ve benzeri engellemeleri tarih oldu.
Başkan başarılı olursa millet tekrar seçecek başarısız bulursa değiştirecek..
Durum böyle olunca da başkanlar elbette ki başarılı olmak için çaba sarf edecekler.
Yani bundan sonra seçimlerin tek kazananı hep millet olacak!