Terör korkusunun dört bir yandan sardığı ABD’de şimdi de hayali biyolojik saldırı senaryosu “Atlantik Fırtınası” nam kurgu ortaya çıktı; mübarek sanki bir Hollywood senaryosu! Bu senaryoya göre İstanbul’da biyolojik bir saldırının ardından Çiçek hastalığı ortalığı kasıp kavuruyor. Türk hükümetinin elindeyse nüfusun sadece yüzde birine yetecek kadar aşı var! Gene senaryoya göre Ankara hemen NATO’ya başvuruyor. Ancak aşılar bir türlü yola çıkamaz; siyaset duvara toslar!
Washington’da John Hopkins Üniversitesiyle Pittsburgh Üniversitence ortak yazılan senaryoya göre, bir zirve için ABD başkentinde toplanan değişik ülkelerin başkan ve başbakanları Türkiye, Almanya, İsveç ve Hollanda’nın başkent ve diğer şehirlerinde birbiri ardına görülen 51 çiçek olayını haber alır. Hemen ardından bir çok kentte havaya bırakılan çiçek hastalığı mikrobu kısa sürede milyonlarca kişinin ölümüne neden olur!
YENİ CİHAT ÖRGÜTÜ !
Ölümler başladıktan kısa bir süre sonra “Yeni Cihat” diye daha önce adı sanı hiç duyulmamış bir örgüt ortaya çıkar, biyolojik saldırıların sorumluluğunu üstlenir. Örgüt bu saldırıların Müslüman ülkelere, Batının uyguladığı baskı ve şiddete karşı bir “baş kaldırı”olduğunu açıklar. Bu açıklamanın ardındanaltı ülkede 240 çiçek hastalığı vakası görülür, kısa sürede bu sayı, yüzlercesi ABD’de olmak üzere üç bine yükselir. Elbete bbir Müslüman olduğunu öne süren bir örgüt ölümlerden sporumlu olacaktır; ABD’de yuvalanmış faşist, “yerel terör örgütleri”nden ya da Avrupa’daki neo Nazilerden! Varsa yoksa buram buram ırkçılık ve ayırımçılık kokan İslam terörü yaftası!!
Neyse, senaryoya göre borsa çöker, milyonlarca kişi kentleri terk etmeye başlar, kargaşa her yerde kol gezer! Türkiye’de çiçek aşısı yok denecek kadar azdır ve NATO’nun kapısına dikilir aşı ister!
Washington’da bir araya gelen devlet başkanları, bu senaryo önlerine konduğunda ağız birliği etmişcesine NATO’nun devreye sokulması gereğini dile getirir. Kimileri de BM Güvenlik Konseyi’nden medet umar!!
Senaryoda rol alan bütün Avrupa’lı devlet başkanları, Dünya Sağlık Örgütü’nün kendi ihtiyacından daha fazla çiçek aşısına sahip ülkelerden bu aşıları toplayıp ihtiyacı olanlara dağıtmasında karar kıldı. Senaryoda ABD Başkanı rolünü oynayan dışişleri bakanı Madeline Albright, “ABD açısından Dümya Sağlık Örgütü’nün üzerinden çalışma kararına varmaak çok zordu. Böyle bir durumda uluslararası bir örgütlenmeye güvenebileceğimizi gösterdik.”der.
Bu iki üniversitenin biyolojik terörle ilgili hazırladığı senaryolar ABD Ulusal İstihbarat Konseyi’nin hazırladığı ve 2020’de uygulanacağını öngördüğü biyolojik saldırı ihtimaliyle benzerlikler taşıyor. Söz konusu 2020 terör raporuna göre önümüzdeki 15 yıl içinde dünya kimyasal, nükleer ya da biyolojik saldırı tehditiyle karşı karşıya kalacak. Teröristlerin antrax, şarbon ya da çiçek virüslerine ulaşmaları daha kolay olacak. Biyoteröristlere mutfak kadar büyük bir laboratuar yetecek; buralarda üretilecek bir tost makinesi büyüklüğünde herhangi bir biyolojik silah, geçmişe göre çok daha büyük kitlesel ölümlere neden olacak!
ABD 11 Eylül sonrası biyolojik silah kullanımına karşı salgına müdahele decek ekipleri aşılamıştı. Ha unutmadan, Türkiye’de 1980’den bu yana çiçek aşısı bulunmuyor!
Senaryoyu yazan iki üniversitenin saldırıları neden Türkiye’den başlattığının yanıtı yok. En azından bende yok. Acaba ABD İstihbaratının 2020 senaryosunda var mı?!