Kiralık katilerden oluşan bir örgütle karşı karşıyayız. PKK’nın ne dini, ne de ırkı var. Dünyanın şiddete en uygun topraklarında dükkan açmış, bir müşteriden diğerine koşup duruyor. Dün Hafız Esad’dı ev sahibi bu günse Batı. Yarın...aklınıza kim geliyorsa.
Önceki geceBJK’nın statı önünde patlatılan bomba TSK’nın El Bab-Menbiç yolunu temizlemesi, bölgede egemenlik kurması ve PKK’nın Suriye’den defedilmesini sağlamak üzere olmasının tepkisidir büyük bir ihtimalle. O değilse yeni anayasa taslağının TBMM’ye sunulmasıdır. O da değilse, Türkiye’nin yararına atılan ve atılacak her adımdır.
TERÖR NEDİR?
Soğuk savaşın nükleer çatışmaya dönüşmemesi gereği ortaya çıkan psikolojik savaş türü ve bunun vazgeçilmez yan ürünü, düşük yoğunluktaki çatışmalar (Low Intensity Conflict) terör kavramını da yanısıradünya gündemine oturtur.
Terörün amacı bir davaya ya da siyasal amaca dikkat çekmek olduğu kadar bir ülkenin ya da bir bölgenin sömürülmesini de sağlamaktır. Bu “dikkat çekme” ya da “sömürü”şiddet eylemleri sonucu toplumda oluşan korku ve yılgınlık havasıyla sağlanır. Terör, iktidarıyıldırmayı, toplumu da korkutmayıamaçlar; tahrip ettiği toplumların din-ırk-toplumsal ve ekonomik yapısınıkendiçıkarlarıdoğrultusuında araç olarak kullanır. Kimi sömürgeci devletlerböl-parçala-yönet ilkesi doğrultusunda farklı dini-ırkı-etnik unsurları az gelişmişlikle yoğurarak ya terör örgütleri oluşturmuş ya da var olanları kullanmıştır.
Türkiye’de PKK adlı örgüt bunun bir örneğidir. PKK kiralık bir terör örgütüdür son tahlilde. Dün de bu gün de kim parayı verirse onun emrine girmiştir. Geçmişi incelendiğinde ünlü kaçakcı Behçet Cantürk’ün, uyuşturucunun limanlara sağ salim ulaşmasını sağlamak amacıyla kurdurduğu bir örgüttür PKK. Yöre halkının desteğini sağlamak içinse “Kürt halkının kuıtsalmücadelesi..” gibi, her yöne çekilebilecek boş laflarla ülke gündemine oturur. Behçet Cantürk’ün öldürülmesinden sonraysa parayı verenin düdüğünü çalmaya başlar. Uzun bir süre Suriye’nin diktatörü Hafız Esad’ın emrinde çalışır ama uyuşturucu trafiğinin aksamadan sürmesi için de çabalar çünkü en büyük geliri uyuşturucudur. Abdullah Öcalan’ın paketlenip Türkiye’ye tesliminden aonra ciddi bir sarsıntı geçirmişse de uluslararası müşterilerinin desteğiyle ayağa kalkar.
Devlet, açılım süreci başlığı altında terörün durdurulması amacıyla Abdullah Öcalan’la görüşür ancak belirli bir süre sonra Öcalan’ın artık örgüt üzerinde etkisi kalmadığı, PKK’nın Washington’dan Brüksel’e uzanan bir eksende çeşlitli patronları olduğu gerçeği ortaya çıkar. Artık Kürtlerin özgürlüğü, Kürtçe’nin serbest bırakılması gibi istemler gündemden kalkmıştır çünkü devlet bütün masum istekleri yerine getirmiştir. Maskeler düşmüş PKK’nın gerçek yüzü bütün iğrençliğiyle ortaya çıkmıştır artık.
TERÖR VE İSLAM
Soğuk savaş yıllarında ABD “Yeşil Kuşak Tasarımı” adı altında komünizmin yayılmasını önlemek amacıyla İslam’ı dış politika aracı olarak kullanmaya soyunmuş, barış ve huzur dinini, “radikal” ve ılımlı” başlıkları altında ikiye bölmüş. Usama bin Ladin’den Taliban’a, el Kaide’ye kadar adı terörle anılan kişi ve kuruluşların hemen hepsi ABD’nin soğuk savaş döneminde sahaya sürdüğü kişi ve örgütlerdir.
İslam terörüadıaltında gündemeoturtulan şiddet eylemlerinin tasarımcıları ve uygulatıcıları ya Hıristiyan ya da Yahudi’dir. Terörün Müslüman ülkelere getirisi koskocaman bir hiç götürüsüyse kan, ölüm, yakılıp yıkılan kentler, tükenen umutlardır. Salt bu nedenle de olsa suçlu, terörden hiç bir çıkarı olmayan İslam değil bu toprakları dilediğince sömürmek isteyenlerdir; bi düşünün hele kimdir bunlar?!