Bu ‘nasılsınız teröristler’ tiyatrosunun artık tadı kaçmaya başladı. Tamam ilk üç gün biz de güldük/eğlendik. Fakat durum artık ciddi. Bu defa Antalya’da kürsüdeydi Meral Akşener. İstihza eder tonda seslendi kalabalığa: “Teröristler nasılsınız?” Neden peki, neden yapıyor bunu? Neden kalabalığa bakıp bakıp ‘teröristler’ diyor? Arz edeyim.“Bakın sizin gibi masum insanlara ‘terörist’ diyorlar” algısını tahkim etmek üzere yapıyor. İlk defa da Meral Hanım yapmadı üstelik. Kılıçdaroğlu da stratejik olarak; ’bize oy veren herkesi terörist ilan ettiler’ söylemini yükseltmedi mi? Seçim sathı-ı mailine girdiğimizden beri sistemli olarak üzerine çalışılan bu. “Cumhurbaşkanı herkese terörist diyor”… Şu partiye oy veren herkese, şu meydana çıkan herkese, şu hakkı için protesto eden herkese... EYT mağdurlarına, atama bekleyen öğretmenlere, haksız işten çıkarılanlara. Herkese. Herkese terörist diyor bu iktidar. CHP-İP ortaklığının bu dönem üstüne aldığı kamuoyunu hazırlama programının en önemli ayağıydı bu. Terör kavramını normalleştirmek ve yakın gelecekte ülke gündeminden çıkarmak. Bakın Akşener’in Antalya konuşmasını şu beyanıyla birlikte okuyun; “…Bunlar zenginleri çıkardı dışarıya, çaycı-çorbacı hapiste, Mehmetçik hapiste...” Mehmetçik Hapiste!! Anlıyor musunuz nasıl bir plan işliyor. Tam da Meral Akşener’in darbeci teröristleri masum Mehmetçikler gibi sunduğu gün, firari FETÖ’cü terörist Ekrem Dumanlı’nın konuşması servis edildi. Diyordu ki Ekrem; “Oy verin, masum insanlara terörist diyenler defolup gitsin.” Meral Akşener’in nasıl bir operasyonun parçası olduğunu görüyor musunuz? Değerli dostlar. Bu durum sizi şaşırtmasın. Zira Meral Hanım bunu ilk kez yapmıyor. 17/25 Aralık döneminde de FETÖ’cü polisler için bu defa algı operasyonu yapıyordu. Televizyon televizyon dolaşıp, ‘İktidara gelirsek haksız yere görevinden alınmış bütün polisleri görevlerine iade edeceğiz’ demiyor muydu? O gün 17 Aralık’ın polis görünümlü teröristlerine sahip çıkıyordu bugün 15 Temmuz’un asker görünümlü teröristlerine. O gün ‘haksız yere görevden alınmış polisler’ diyerek hazırlıyordu kamuoyunu bugün de ‘Mehmetçikler hapiste’ diyerek. Aylardır, “CHP-İP ortaklığının görünmez müttefiki PKK’dır” diyoruz ya. Oysa en az PKK kadar büyük tehlike bu birlikteliğin konvansiyonel ayağında mevcut zaten. FETÖ tertibiyle koltuğuna oturmuş bir genel başkanla, FETÖ’cü darbeci teröristler için ‘Mehmetçikler hapiste’ diyen bir genel başkan el ele vermişler. Daha ne olsun?
Tehlikenin farkında mısınız?
CHP seçmeni için bir efsane dolaşır durur biliyorsunuz. ‘Eğitimli seçmen’ denir. Sorgular, eleştirir seçimlerini ona göre yapar. Palavranın dik âlâsı. CHP seçmeni dediğiniz, ne verseniz onu yiyen bir güruh. Hiç de öyle kafasını kullanarak hareket eden bir seçmen kitlesi değildir. Ondan Sözcü gazetesi, kendi okurlarına ‘sandığa giderken yanınıza beyninizi almayı unutmayın’ diye ikazda bulunma ihtiyacı hissediyor. Kemal Kılıçdaroğlu, Ekmeleddin İhsanoğlu ismi üzerinde tartışmalar yapılmaya başlandığında çıktı ne dedi; “Tıpış tıpış gidip bu adama oyunuzu vereceksiniz” dedi. Doğru mu? Adını sanını bilmedikleri bir adama oy verdi mi CHP’liler? E verdi. Şimdi de diyorsun ki; “…emperyalizme karşı ulusal kurtuluş mücadelesi vermiş olan Atatürk’ün partisi, emperyalistlerin taşeronu PKK ile kol kola girmiş durumda. İşte bunlar da kanıtları”.... “Bana ne ya hu beni ilgilendirmez ben ne olursa olsun CHP’ye oy veririm” diyorlar. İlaç için bir dakikalığına sorgulayan eden yok. ‘FETÖ’ diyorsun, ‘anlamam ben’ diyor. ‘DHPK-C’ diyorsun, ‘beni bağlamaz’ diyor. Umurunda değil. Bir de AK Parti seçmenine bak. Kardeşim ‘Beka meselesi’ diyoruz, ‘Yarın bir gün bunlar kanton demeye başlayacak’ diyoruz, ‘251 şehidimizin kanı ellerinde’ diyoruz. Adam çıkıyor, armudun sapı, üzümün çöpü. Köprüden önce son çıkıştayız arkadaş. Bilmem “Tehlikenin farkında mısınız?”