Sevindirmeyelim!

Sevindirmeyelim… 

Ülkemize ve milletimize kasteden FETÖ’cü hainleri, 

Vatanımıza ve birliğimizi hedef alan PKK’lı teröristleri, 

Demokrasimizi ve milletin iradesini zayıflatmaya çalışan vesayet odaklarını, 

Sınırımızda terör koridoru oluşturmak isteyen PYD’li canileri, 

Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’da oynadıkları oyunlarla sınırları yeniden tanzim etmek isteyen küresel güçleri,

Seçilmişleri devirip kukla yönetimler oluşturmak isteyen Neocon’cu yapıları,

İslam düşmanlığını körükleyip cami kurşunlayan Haçlı zihniyetini,

Suriye’de binlerce insanı katleden zalim Esed’i,

Yabancı güçlerin kuklası olarak Mısır’ı ele geçiren darbeci Sisi’yi,

Gazze’yi bombalayan, Kudüs ve Golan tepelerine göz diken barbar Netanyahu’yu, 

Sokak gösterileriyle ve vandalizmle şehirleri birbirine katan Gezicileri,

Algı operasyonlarıyla ülkeler üzerinde siyaset mühendisliği yapan Soros’cuları,

Erdoğan karşıtlığında birleşen HDP’yi, CHP’yi, İP’i, SP’yi,

Sevindirmeyelim… 

Gün, AK Parti’ye ders verme günü değil, AK Parti başta olmak üzere birçok toplum kesimini intikam ateşinde boğmak isteyenlere geçit vermeme günüdür.

Gün, AK Parti’ye yönelik bireysel kızgınlıklar yüzünden pireye kızıp yorgan yakma değil, hepimizin evini yakmak isteyenlere fırsat vermeme günüdür. 

Gün, intikam almak için türlü oyunlar çeviren FETÖ’cü hainlere moral vermeme günüdür. 

Gün, pusuda bekleyen 28 Şubatçı, 27 Nisancı vesayet odaklarının güç kazanmasına imkân vermeme günüdür.

Türkiye’yi ‘güven ve istikrar’ ortamından, ‘kaos ve belirsizlik’ tüneline sokmak isteyenler amacına ulaşamamalı…

Yerel yönetimleri sıçrama tahtası olarak gören kirli yapılar umduklarını bulamamalı… 

Cumhur İttifakını sarsarak sistem tartışması açmaya çalışanlar zemin kazanamamalı… 

 Türkiye’yi batırma pahasına Erdoğan karşıtlığını körükleyenler hedeflerine ulaşamamalı… 

31 Mart, Türkiye’nin son 15 yılının en kritik noktalarından biri haline gelmiştir. 

Hayatı kendimiz için ‘çekilmez, tahammül edilmez’ kılmamak için yerel yönetimlerde doğru, dürüst, çalışkan, vizyon sahibi kişileri seçmek elbette büyük önem taşıyor. 

Hükümet, büyükşehir, ilçe belediyesi uyumu şehrin topyekün kalkınması için hayati derecede önemli… 

Ama bir de madalyonun diğer yüzü var. Güven, istikrar, huzur, birlik, bütünlük, kardeşlik, iç barış, demokrasi gibi değerleri koruyarak ülkemizi ayakta tutabiliriz. 

Kin ve nefret, intikam ve rövanş, kaos ve belirsizlik, vesayet ve darbe, terör ve çatışma gibi kavramları temsil eden zihniyetlere fırsat vermemeliyiz. 

Domates, patates fiyatlarına kızıp AK Parti’ye ders vermek isteyerek, AK Parti’yi ve demokrasiyi yok etmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürmemeliyiz.

Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünün, huzur ve esenliğinin, büyüme ve kalkınmasının sigortası olan Cumhur İttifakı’na sahip çıkmalıyız.