İnsanın kalitesini ortaya çıkaran üç unsur. Bunu para makam ve kadın diye telaffuz edenler de vardır. Ankara’nın fitnesi şeklinde söyleyenler de.
Yoğun olarak siyasetçiler için kullanılır ama bence insanların tamamı için geçerlibir mihenk taşıdır bu üç şey.
Belki bu üç unsura haset, kin ve nefreti de eklemek gerekir.
24 Haziran’a giderken bu dördüncü unsurun çok fazla öne çıktığını görüyoruz.
***
Erdoğan muhaliflerinin söylemlerini halkı ikna edecek yeni projelerden ziyade Erdoğan nefreti üzerine bina ettiklerini görüyoruz.
Ortak hiçbir yönü bulunmayanların Erdoğan nefretini ve düşmanlığını anlıyoruz.
Onları anlıyoruz. Çünkü 90 yılık saltanatları ellerinden alındı. Artık devleti kendi mülkleri milleti de maraba olarak gören anlayışları yer ile yeksan oldu.
***
Ama makul olmayan ve anormal olan Erdoğan ile hemen her konuda ortak düşünce ve hedeflere sahip olanların nefret ve söylemidir.
Erdoğan’la ortak yönü bulunmayanlar onu ülkeyi İslamlaştırmakla itham ederken, onlar Erdoğan’ı İslam’dan uzaklaşmakla itham ediyorlar!
Amerikası İsrail’i Erdoğan’ı devirmek için her yolu denerken onlar Erdoğan’ın bir Amerikan İsrail projesi olduğunu söylüyorlar!
***
Onları tanıyorsunuz.
Aslında millet onlara itibar da etmiyor.
Her seçimde milletin verdiği mesajı da almıyorlar ha gayret Erdoğan’a saldırıyorlar.
Bugünlerde inançlarına savaş açmış kesimlerle can ciğer kuzu sarması halindeler!
Dün onları bir kaşık suda boğmak isteyenler, bu arkadaşları baş tacı etmişler, onlarla ittifak kuruyorlar,gazetelerinde destek veriyorlar, televizyonlarında saatlerce konuşturuyorlar!
Tabii ki bu ilgi muhabbetten değil, Erdoğan nefretinden kaynaklanıyor. Belki onlar sayesinde bazı oyların kaymasını sağlarlar da Erdoğan’ın seçilmesine engel olurlar diye yapıyorlar bunu.
Boşa kürek çeken dindar camianın bu kindar mensupları din düşmanlarının elinde dine karşı kullanılan bir oyuncak olduklarının farkında değiller mi?
***
Hadi onları da bir kenara bırakalım yüzde bire bile ulaşmayacak olan oylarını korurlar mı orası bile meçhul.
Dün AK Parti kuruluşunda ve hükümetlerinde yer almış vekilliğini yapmış kimilerinin içine düştüğü açmaz ise anormalliğin dik âlâsı olarak sırıtıp duruyor!
Dün Erdoğan’ı ve partisini savunmak için CHP ile dişe diş mücadele eden arkadaşların bugün aynı CHP ile birlikte Erdoğan’a saldırmaları anormalliğin dik âlâsı değil mi?
Sebep? Sebep sinelerindeki Erdoğan nefreti.
***
Tamam da bu nefretin sebebi nedir?
AK Parti bir siyasi partidir hataları olabilir, Erdoğan da insandır hata edebilir.
Nitekim konuşmalarında bu türden şeyler söyleyip duruyorlar.
Ama nefretlerinin sebebi kesinlikle hatalar ve eksikler değil.
Tek sebebi makam mevki beklentisidir. Sırf arzuladıkları mevkie getirilmedikleri için AK Parti’den ve Erdoğan’dan nefret ediyorlar.
***
Ve maalesef hasımlarıyla birlikte olmaktan çekinmeyecek kadar savaplarını yitiriyorlar.
AK Parti sıralarındayken hiçbir eleştiri getirmeyen ama listeye giremediği için AK Parti ve Erdoğan muhalifi kesilen makam fitnesinin esiri bu arkadaşlar sadece kendilerini kaybetmiyorlar, kendi çevrelerini de dostlarını da kaybediyorlar.
Siyaset yaptıkları zeminde ise zaten yabancı olarak görülüyorlar.
Ne diyelim nefretin kör ettiği basiretleri 24 Haziran’da açılır inşallah.
Tebrik:
Tan yeri ağarıncaya kadar aralıksız inecek esenliklerden müstefid olmamız duasıyla bu gece idrak edeceğimiz Leyle-i Kadrinizi tebrik ediyorum.