Depremin sert, haşin ve yıkıcı yüzüyle tanışan ilçemiz Samsat'ın merkezini ve köylerini dolaştım Perşembe günü; Belediye Başkanı’mız, Kaymakam’ımız ve İlçe Başkanı’mızla beraber...
Çok şükür can kaybımız yok ama yürek paralayıcı görüntüler var.
Samsat, merkezi ve köyleriyle birlikte çok ağır yaralı.
Binaların ve evlerin neredeyse tamamına yakını oturulamayacak halde hasarlı.
İnançlı ve yiğit hemşehrilerim çadırlarda yaşıyorlar.
Güzelim evlatlarımız çadırlarda eğitim-öğretim görüyorlar.
Bir çadırda 7-8 kişilik aileler kalıyor.
Sağolsun hükümetimiz acilen yardımlarına yetişmiş.
Yaralarını sarmış.
Anında gerekli olan ihtiyaçlarını gidermiş.
Hükümetimizin tüm birimleri, 24 saat faaller orada.
Samsatlı hemşehrilerim hükümetlerinden memnunlar.
Özellikle Adıyaman Valisi'nden ve Samsat Kaymakamı'ndan çok memnunlar.
Belediye ve İlçe Başkanı’mızdan ziyadesiyle memnunlar, her an yanıbaşlarında oldukları için.
Vali’miz sağolsunlar, devletimizin bütün imkanlarıyla orada.
Oluşturulan kriz merkezinde ihtiyaçlar bir bir gideriliyor, yaralar acilen sarılıyor.
Gecenin geç vakitlerine kadar Vali’miz halkımızla beraber.
Yalnız bırakılmama ve her anlamda sahiplenilme duygusu, inançlı halkımızın acılarını dindiriyor. Lakin belirsizlik, çekilir gibi değil…
Samsat'ımızı, depremden etkilenen tüm köyleriyle gördükten sonra asıl vahametin farkına vardım.
Buraya gelmemiş olsaydım, Samsat'ımızın acilen müdahale edilmesi gereken bir ağır hasta olduğunun farkına varamazdım.
Uzaktan sanmıştım ki; üç beş ev yıkılmış, o kadar işte...
Asla öyle değilmiş meğer...
Derinden üzüldüm.
İçimden ağladım.
Evleri başlarına yıkıldığı halde büyük bir inançla ve tevekkülle hâlâ Cumhurbaşkanlarına ve hükümetlerine sevgi duyan asil ve yiğit halkımla gurur duydum.
Halkımın; kendisini kışkırtmak isteyen, yaralarını kaşımak isteyen malum fitne odaklarına yüz vermemesinden büyük bir gurur duydum.
Çadırlarının girişine astıkları Erdoğan posterlerinden ve “aşkla evet” demelerinden onur duydum.
***
Samsat, AK Parti'mizin merkez üslerinden biri.
Ve şimdi ağır yaralı.
Acilen ayağa kaldırılmayı bekliyor.
Hasar tespit faaliyetleri son sürat devam ediyor.
Şehrin yeniden inşası gerekiyor.
Tıpkı Sur gibi.
Olay yerinden arayıp konuştuğum Çevre ve Şehircilik Bakanı'mız Sayın Mehmet Özhaseki'yle bu konuyu görüştüm.
Samsat'ımızın kentsel dönüşüm kapsamına acilen alınması gerektiği konusundaki fikrime Sayın Bakan'ımız da katıldığını söyledi. Ve sağolsunlar, hemen gerekli talimatı vererek bu konunun ilçe belediye başkanımızla beraber projelendirilmek üzere görüşülmesini sağladılar.
***
Kentsel dönüşüm şart.
Şehir merkezindeki ve köylerdeki evler için hasar bedelleri ödemek yerine, mutlaka hükümetimiz marifetiyle yeniden inşa faaliyeti tıpkı Sur'da ve Van'da olduğu gibi acilen başlatılmalı.
Bu konuda öncelikli olarak yapılması gereken şey, şehrin zemin etüdünün bir an önce yapılmasını sağlamaktır.
Şehir merkezinin deprem açısından riskli olduğu ortaya çıkarsa, bir başka güvenli yere taşınması kararı verilmeli. Değilse, depreme dayanıklı yeni bir şehir inşa edilmeli.
Telefonla konuştuğum değerli kardeşim, AFAD Başkanı Halis Bilden'e teşekkür ederim.
Konteynır okulların ve okulda okuyan çocuklarımızın derslerini ve ödevlerini yapabilecekleri konteynır etüt merkezlerinin acilen yapılması gerekiyor.
Kadınların banyo vb. ihtiyaçları için acilen konteynır evlere ihtiyaç var.
Malum geleneksel nedenlerle bu konuda en fazla mağdur olanlar kadınlarımızdır. O geleneksel hassasiyetin gözetilerek acilen çözüm bulunması gerekiyor.
Bu kanayan yara acilen durdurmalı ve mağduriyetleri sonlandırmalıyız.
Aksi takdirde her geciken gün, fitneyi çoğaltmak isteyenlerin değirmenine su taşımak anlamına gelir.
Merak etme ey Samsat'ım ve ey Samsat'ımın yiğit insanları... Sizi düştüğünüz yerden dimdik ayağa kaldırmak, yaralarınızı sarmak ve mağduriyetlerinizi gidermek boynumuzun borcudur.
Bugüne kadar ne siz bizi yalnız bıraktınız, ne de biz sizi yalnız bıraktık.
Cumhurbaşkanı'nız ve hükümetiniz gerekeni ziyadesiyle yapacaktır elbet.
Kalbimiz de, desteğimiz de sonuna kadar sizinledir, bilesiniz...