Bu iki proje örgüte geçit vermek Amerikan emperyalizmine teslim olmaktır…
Bu iki proje örgüte geçit vermek, bugün Golan ve Batı Şeria’yı işgal etmiş olan siyonizmin yarın Ayn el-Arab üzerinden Şanlıurfa sınırına gelmesine göz yummaktır…
Bu iki proje örgüte geçit vermek, aziz vatanın dağılması, milletin yok oluşunun başlangıcıdır…
Uzaklardan sevinç naraları duyuyoruz, geçiniz.
Mücadele partiler üstüdür… Mücadele, şu veya bu partiye ihale edilemez, liderlerin günlük kaygılarının arasına sıkıştırılamaz…
Mücadele, saldırgan emperyalizm ile millet arasındadır, ortak ruh, Kuvvayı Milliye’dir…
70 yılda kaybedilmiş tüm mevzileri bir anda kazanmak mümkün değil…
Tek tek sabırla geri alacağız…
Milli birlik ve beraberliği koruyarak, aramıza emperyalizm ve onun uşakları tarafından örülen duvarları yıkarak, ama bazen labirentlerde kalarak, bazen dizlerimizin üzerine çökerek, bazenyoldaşım dediğimiz insanlardan ihanetin büyüğünü görerek tam bağımsız Türkiye yürüyüşünü sürdüreceğiz…
Bu, aynı zamanda, mazlum İslam coğrafyasının ayağa kalkışı ve Gazi Mustafa Kemal’in, 1947’de gerçekleştirilmiş “karşı devrimle” durdurulan bağımsızlık hareketinin yürüyüşüdür.
Bizim, her türlü sızmadan temizlenmiş üniversitelere, kripto kimlik taşımayan, milli refleksi yüksek medyaya acil ihtiyacımız var.
Karşı devrimle mücadele esastır…
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı HDP’li Mızraklı’nın daha seçildiği gün gerçekleştirdiği meydan okumayı gördük, not aldık. Bu milletin evlatlarına Amerikan emperyalizminin bayrağının altına sığınarak kurşun sıkan bir örgütün adamı olduğunu gösterdi.
Bunca kan ve gözyaşına rağmen demek, değişen bir şey yok, ihanette ısrar var!..
Ne demişti HDP Başkanı Temelli?.. Özetle, Yavaş ve İmamoğlu bilecek ki, Ankara ve İstanbul’u HDP oylarıyla kazandılar HDP’ye rağmen (Kürtler diyor)siyaset yapamayacaklar, yaptıkları takdirde o kentin kayyumu olurlar.
Tamam. Eğer bu ülkede devlet görevini yapıyorsa, Ankara ve İstanbul siyasetinin tüm mevzilerine kaç PKK’lı sızmış, isimleri ve örgütsel bağlarıyla birlikte millete açıklamak zorundadır. İhbar bizzat Temelli’den geldi.
Aynı Temelli’nin, Kızıltepe mitinginde, bölgeyi vaad edilmiş toprak ilan edip, gelenlerin (bu Türkler oluyor) bereketini kaçıranlar, geleceklerin de kurtarıcı (bunlar da Yahudiler oluyor) olacağını söylemesi neyin teslimiyetidir?..
BEKA MÜCADELESİ VEREN MİLLETİN BİR BEKA PLANI OLUR. NOKTA
Siyasete FETÖMETRE şarttır…
Testi kırılmadan uyardık: Millet, FETÖ ile mücadelenin TSK, İçişleri ve Adalet Bakanlıkları ile sınırlı kaldığına, özellikle siyasetin (hangi parti olursa olsun)FETÖ’den temizlenmediğine, sivil bürokrasinin de ihanet zamanını bekleyen, güvenilmez kriptolarla dolu olduğuna inanıyor . Bu güçlü bir duruş, yarının siyasetini de bu duruş belirleyecek. ¹
Görülüyor ki, belirliyor. Siyasetin FETÖ’den arındırılması birinci hedeftir. Bunu yapmayan, yapamayan parti, tarihin çöp tenekesine gidecektir, adı ne olursa olsun…
Bir şehit eşi ve anası olarak Nihal Olçok’un çığlığında sembolleşen milletin asil duruşunu görmek zorundasınız.
Bir devlet, düşmanıyla iç içe yaşayamaz!.. Hukuk, ihanetin savunma mevzii olamaz!..
Doğu Akdeniz’de, İsrail-Mısır-Yunanistan askeri ittifakının kurulduğu, Amerikan deniz tatbikatında Türk donanmasının düşman donanma gösterildiği, Fırat’ın doğusunda İsrail’in uzantısı bir devletin kuruluş çalışmalarının sürdüğü dönemde bu, çok fazla patinaj…
İçimizdeki ihaneti temizleyip, yola devam etmemiz gerekiyor.
https://www.star.com.tr/yazar/sayin-erdogan-anketleri-sasirtan-her-zaman-dip-dalga-oldu-yazi-1436910/