Serbest Fırka ya da halkın demesiyle Selbest Fırka kurulmak üzereydi. Gazi kız kardeşi Makbule Hanım'ı da partiye yazdırmıştı. Makbule Hanım, Halk Fırkası'ndan sabah istifa etmiş öğleden sonra da Serbest Fırka'ya girmişti.
Ağaoğlu Ahmet Beypartinin programını yazıp bitirmişti. Yakın arkadaşlarını toplayıp anlatmak istedi Serbest Fırka'nın kuruluş ilkelerini:
"Hepsi 11 madde zaten. Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, laiklik ilkelerine sıkı sıkıya bağlıyız. Bu ilkeler milletin kılcal damarlarına kadar girecek ve bir daha çıkmamaları için her türlü önlem alınacak. Programın ikinci maddesi: Bütün vergiler indirilecek. Bu vergi yükünü bu halk daha fazla kaldıramaz. Hem de almadan vermek Allah'a mahsustur. "
"Ne demek bu"diye sordu avukat ve de Kastamonu milletvekili Besim Bey.
"Ne demek olacak! Bugüne değin biz vergi toplayıp kulağımızın üstüne yattık. Bundan böyle geceli gündüzlü çalışıp aldığımızın karşılığını vereceğiz. Dahası vergi toplamadaki yolsuzlukları da kaldıracağız. Bugün vergi toplayan devletten ondalık alıyor; On lira topladın mı bir lirası cebe. Neyse.. Üçüncü madde devlet gelirleri verimli harcanacak. Yani büyük yatırımların yükünü sadece bir tek kuşak taşımayacak. Devlet harcamaları çarçur edilmeyecek. Evet, dördüncü madde para değerini sağlamlaştırılacak. Böylece de ülkeye yabancı sermaye girişi sağlanacak. Beşinci madde liman tekeli kaldırılacak. Özel girişimci de liman yapıp işletebilecek. En önemli maddelerden biri altıncısı: Köylü tefecilerin elinden kurtarılacak; ucuz faizle kolay borçlanması sağlanacak. Yedinci madde, iç sanatlar canlandırılacak, sanayi desteklenecek... Mallarımızın yabancı piyasalara girişi için çaba harcanacak. Geldik sekizinci maddeye: halkın devlet dairelerinde işi kolaylaştırılacak. "Bugün git yarın gel!" alçaklığı kaldırılacak; memur millete hizmet ettiği sürece maaşını alabilecek. Rüşvet, çalıp çırpma, zimmete mal geçirme çok ağır bir biçimde cezalandırılacak. Sonra, yani dokuzuncu madde mahkemelerin hızlı çalışması. Sırada onuncu madde var dış siyaset. Bildiğiniz şeyler, komşularla iyi geçinmek, Milletler Cemiyeti'yle daha sıkı ilişkiler kurmak falan. Ve geldik son ve on birinci maddeye: Seçimler tek dereceli.. Kadınlar da oy kullanacak..."
Program buydu. Ama ya uygulaması? Nasıl olacaktı bu?
"Gazi Paşamız ona da bir çare bulur.."diyerek kestirip attılar. Çünkü bu programın nasıl uygulanacağını kimse bilmiyordu. Yazılmıştı bir kere; hepsi olmasa da üçü beşi nasılsa uygulanırdı!
Serbest Fırka milleti hepten şaşırtmıştı. Hele de saray mebuslarıyla sofra mebuslarının. Bunlar hiçbir iş yapmayan, sabah akşam Gazi'nin çevresinde pervane olan adamlardı. Gazi'nin, "Serbestin halktan hiçbir farkı olmayacak" demesiyse herkesin kafasını allak bullak etmişti. Nasıl muhalefet olacaktı o zaman. Eğer muhalefetin iktidardan farkı olmayacaksa? Allah'tan kimse fazla düşünmek gereğini duymuyordu. Eğer işler sarpa sararsa, Gazi ortaya çıkar, bir konuşma yapar, her şey yoluna girerdi. Allah'tan Gazi vardı... Ya o olmasa... Bunu düşünmek bile istemiyordu kimse.
Devam edeceğim…