Medyanın propaganda amaçlı kullanılmasıyla ilgili en akılda kalıcı eylem "andıç" olarak belleklerimize kazınmıştır. Hürriyet ve Sabah gazeteleri 25 Nisan 1998'de manşetten verdikleri bir haberle PKK'nın iki numarası olarak bilinen ve kısa bir süre önce yakalanan Şemdin Sakık'ın askeri istihbaratta verdiği ifadenin bazı bölümleri "ortaya çıkmıştı"!
Hürriyet bunu "Sakık'tan Dehşet İtiraflar" diye verdi. Habere göre, Sakık ifadelerinde kapatılmış RP'nin milletvekili Fethullah Erbaş, İnsan Hakları Derneği (IHD) Başkanı Akın Birdal ve bazı gazetecilerin Öcalan'dan emir aldıklarını, para karşılığı "röportajlar yaptıklarını, örgüte destek verdiklerini..." söyler. Dahası Türkiye'de para karşılığı PKK'yı destekleyen yazılar yazıldığını anlatır.
Ertesi gün haberin devamı yapılmış "İfadedeki İsimler" başlığıyla, Şemdin Sakık'ın olduğu öne sürülen ifadenin ayrıntılarına girilmişti. Örneğin, Abdülmelik Fırat, Salim Ensarioğlu, Fethullah Erbaş gibi siyasilerin, bazı iş adamları ve sendikaların PKK'yla ilişki kurduğu suçlamaları söz konusu ifadede yer alıyordu:
"Örgütte 'Eylemciler' olarak bilinen ve para karşılığı PKK'yı destekleyen yazılar yazan gazeteciler Mahir Kaynak, Mahir Sayın, Cengiz Çandar, Mehmet Ali Birand ve Yalçın Küçük'ün adlarını Öcalan açıkça belirtmişti. Ayrıca 'Milli Gazete' ve 'Akit' gazetesinin de PKK aleyhine yazı yazmayacakları konusunda anlaşma yapılmıştı! Öcalan para ile satın aldıkları Türk gazetecilerden söz ederken 'Kürt ve Türk tarihi hainlerle doludur. Türk'e ve Kürt'e oyun yapmaya gerek yok. Bunlar zaten oyunu kendileri oynuyor' derdi."
Bu yayınların ardından Mehmet Ali Birand, Cengiz Çandar ve Mahir Kaynak'ın gazeteleriyle ilişkileri kesilir. Akın Birdal saldırıya uğrar ve ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılır. Aradan bir süre geçince Şemdin Sakık söz konusu ifadeleri ilk kez duyduğunu ve bunları hiçbir zaman söylemediğini açıklar. Bu arada Fazilet Partisi Milletvekili ve gazeteci Nazlı Ilıcak, Sakık'a atfedilen bu ifadelerin aslında askeri istihbarat birimlerince hazırlanmış bir psikolojik savaş tasarımı olduğunu kanıtlar bir belgeyi açıklar. Bu belge, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir'le Genel Sekreter Tümgeneral Erol Özkasnak'ın, Sakık'ın ifadesine birçok ekleme yaptıklarını belirtir ve "ifade" basına sızdırılır! Amaç adı geçen kişilere kamuoyunda kara çalmak ve itibarlarını zedelemektir.
(Yarın: Sabah Gazetesi'nin ‘Siyasetçisi Tansu Hanım’)