CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun hakaret ve aşağılamaya varan onur kırıcı üslubuna, bir de CHP Strateji Geliştirme Komisyon Başkanı avukat Fidel Okan’ın provokasyonu eklendi. “Karanlık Avukat” olarak bilinen Fidel Okan, akıl almaz bir cüret, görülmemiş bir pervasızlıkla MHP lideri Sayın Bahçeli’ye, “Bahçeli, dansöz kıyafeti giydiği için herkese bir kıyafet yakıştırıyor” dedi.
Şu anda MHP ve ülkücü camia ayakta. Okan’a çok sert tepkiler var. MHP bundan önce olduğu gibi bugün de sükûnetini muhafaza etmeli, ahlaksız ve alçakça tahrik karşısında basiretli davranmalı ve oynanan oyunu bozmalıdır.
Fidel Okan’ın yaptığı bir iç savaş tahriki, beşinci kol faaliyetini andıran psikolojik manipülasyon saldırısıdır.
Fidel Okan, Klıçdaroğlu’nun danışmanlarından ve CHP’nin bir komisyon başkanıdır. Dolayısıyla kışkırtıcı çirkin sözlerini şahsına mal edemeyiz. Karşımızda tıpkı Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi bir CHP provokasyonu var.
Kılıçdaroğlu epey zamandır Sayın Cumhurbaşkanına alenen hakaret etmektedir. Cumhuriyet tarihinde böyle bir saldırı, böylesine bir tahrik ilk defa oluyor.
Kılıçdaroğlu’nda bir pervasızlık, bir cüret ve bir yerlerden alınmış bir talimatı yerine getirme gibi bir hal var. Bir yerlere yaslanmadan, bir yerlerden güvence almadan kimse Sayın Erdoğan’a böyle davranamaz.
Bir siyasinin yapamayacağı, yapmaması gereken kabalığı, saldırıyı yapıyor Kılıçdaroğlu.
Kılıçdaroğlu toplumu ve siyaseti gerdikçe geriyor. Normal değil bu. Bir cinnet halinde ana muhalefet partisi liderinin sanatçılar için “güruh”, “reziller” demesinin tek izahı, psikolojik manipülasyon saldırısıdır.
Siyasi manipülasyon tekniklerinden biri de rakiplere bağırarak, hakaret ederek, aşağılayarak, gözdağı vermektir.
Kılıçdaroğlu hem de bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı yapıyor. Cumhurbaşkanına hakareti sıradanlaştırıyor, diğer CHP yöneticilerine, parti tabanındaki insanlara hakaret ve aşağılamanın kapılarını ardına kadar açıyor…
Böylece FETÖ ile mücadeleyi etkisiz kılmaya, toplumun duruşunu zaafa uğratmaya da önayak oluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a olan bağlılığı, muhabbeti ve hürmeti kırmadan, Türkiye’de yeniden Gezi atmosferinin hazırlanamayacağını iyi bilenlerin tezgâhı bu...
Kılıçdaroğlu’nun şu anda tek hedefi var; Erdoğan ismi üzerinden toplumda bir öfke patlaması hazırlamak. Fidel Okan da bunu Bahçeli’nin ismi üzerinden yapıyor.
Öfkeli kalabalıkların, hayatın her alanında dalga dalga bir kaos malzemesi haline dönüşmesini sağlamaya çalışıyorlar.
Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aşağılayarak bile bile suç işliyor. Bu, manipülasyon tekniklerinin en büyüklerinden biridir. Aşağılamanın, toplum nazarında küçük düşürmenin amacı, muhatabı yanlış yapmaya zorlamaktır.
Fidel Okan ve Kemal Kılıçdaroğlu, tehlikeli bir oyunun aktörleri oldular.
Sanki Türkiye’de bir şeyler olacak, bir tezgâh kurulmuş da CHP’ye, Kılıçdaroğlu’na da bir görev verilmiş gibi algı operasyonları var.
Önümüzdeki günlere yönelik Gezi olayları dönemini çağrıştıran bir hazırlığı hisseden, gören insanların sayısı artıyor.
Bir yandan ekonomik kaos için adeta ayin yapan çevreler var. İlle de ekonomi kötüye gitsin istiyorlar. Döviz kurlarındaki artışlar, felâket senaryoları için kullanıyor. Şeker fabrikaları üzerinden bir yıldırma algı operasyonu yapılıyor. Bu arada Erdoğan düşmanlığı ile nöbet geçiren kalemler, “seçimleri ancak ekonomik gidişat etkiler” diye fısıldayıp duruyorlar.
15 Temmuz’un intikamını almak için dışarının organizesi ile siperlerden topyekûn bir çıkış var.
Yine FETÖ’nün ayak izleri, yine felaket tellalları, yine CHP’nin siyasi saldırıları, yine Mehmetçik Suriye’de zaferler kazanırken içeride beşinci kol faaliyetleri…