Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kitap okumayı arttırmaya mâtuf söylediği, “Millet kıraathanesi kuracağız, tamamen kitaplar, çay, kahveler olacak, gençlerimiz ücretsiz bir şekilde bu hizmetten faydalanacak. Buralar adeta hayata ruh katacak. Millet Kıraathanesi'ndeki kekler ve çaylardan ücret almak yok. Gençlerimiz kekini alacak, çayını, kahvesini alacak, interneti olacak. Oturacak dersini çalışacak." sözleriyle dalga geçen Batıcı güruh, hezimete uğradıkları 24 Haziran günün hurafelerin peşinde rezil oldular. Uçucu mühürden kopyalanmış Muharrem İnce’ye, sabah ezanından şüphelenmekten İnce’nin “adaMKazandı” (MK: Mustafa Kemal! YK) mesajından gizli mânâlar çıkarmaya… Hâsılı, kek yerken aklımıza gelmeyecek, gelemeyecek hurafeler peşinde CHP’liler dolanıp durdular. Onlar için ne hazindir ki, dolanıp durup geldikleri nokta hep aynı: Ak Parti karşısında yenilmek!
Biz yeri gelir bulgur yeriz yeri gelir kek, yeri gelir ayran içeriz yeri gelir hoşaf, yeri gelir Mesnevî Şerif okur yeri gelir Kara Davud ama hiçbir zaman bunlar gibi köküne düşman, halkına yabancılaşmış belhüm adal olmayız.
Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası internette nasıl da öfke kusuyorlar. Ellerine fırsat geçse ne yapacaklarını çok iyi biliyoruz; karanlık tarihleri referans olarak yeterli. Yazı yazarken İzmir’den bir video internette dolaşmaya başladı. Benzin istasyonuna giren ve içinde Ak Partili kadınların olduğu arabaya saldıran azgın Batıcı güruh, araba sürücüsü olan kadının elinden bayrağı alıyor ve ellerindeki içki şişelerini arabaya atıyor. Yine seçim öncesi ve yine İzmir’den gelen görüntüleri hatırlayın. Kadın erkek açık alanda rakı içerek uçuşa geçen bir grup Batıcı koro halinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sinkaflı küfürler ediyorlardı.
Bunların “Ülkede demokrasi yok, özgürlük yok” demeleri, yaklaşık yüz yıl önce dedelerimizi astıkları gibi şu an rahat rahat idam sehpaları kuramamalarındandır.
Batı’nın müthiş desteğiyle girdikleri seçimi kaybeden şer birleşenleri, geçen haftaki yazımda belirttiğim üzere, kalplerinde birbirlerine olan itimatsızlıktan dağılacaktır. Nitekim, bugün saçmalama özgürlüğünü kullanan, müstehcen kasetten CHP Genel Müdürlüğü’ne ataması yapılan Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’ye koltuk sevdalısı olmaması hususunda ikâz etti. İnce de bu resti gördü ve Twitter’da şehir şehir gezip seçmene teşekkür edeceğini yazdı. Yani, CHP seçmenini Kılıçdaroğlu’na karşı örgütleyecek!
Şunu notu da düşeyim: Kılıçdaroğlu kendisini seçimin galibi ilan etti.
Kılıçdaroğlu’nun kendini galip ilan etmesine artık hangi organınızla gülersiniz ben karışmam, demokrasi var!..
“Bunlar da bu çağda kek yemekten bahsediyorlar” deyip kenefe bile gitmeden bilimle (Birbirlerini yemekle) uğraşan Batıcılar’ın batışlarını, henüz kıraathaneler açılmadığından mütevellit evde hanımın yaptığı üzümlü keki yiyerek, üzüntüden uzak bir duyguyla takip ediyorum. Evet bildiniz, üzümlü kekin yanında üzüm hoşafı var! “Hop ne yapıyorsun, üzümlü kekin yanında çay içilir” diyen cahiller çıkacaktır, sorumlu vatandaşlık gereği onlara şu ikâzı yapıyorum: Sıcak havada çayın harareti aldığı henüz bilimsel olarak ispatlanamadı; bana bilimsel olmayan bir iş yaptırıp da beni CHP’lilere rezil mi edeceksiniz!
Şiiiişt CHP’li kek var, hemi de üzümlü, yen mi!..