Gençlerbirliği takım olarak oyuna baskılı şekilde başladı. Trabzonspor ise sakin ve kontrollü bir görüntü verdi. İlk yarıda her ki takım da hücumda pozisyon bulamadı. Sadece Gençlerbirliği’nden net gol olacak, Trabzonspor’un kalesinin dibinden Scekic’in çok kötü kafa vuruşuyla topu dışarıya attığını izledik. Durum da böyle olunca Başkent temsilcisi bu pozisyonda bir golden mahrum kaldı. Trabzonspor’un bulduğu yarım yamalak pozisyonlarda da Rodallega verimsizdi. Hani deyim yerindeyse Rodallega, Burak Yılmaz’ı aratan oldu.
Maçın hakemi Alper Ulusoy’a gelecek olursak, gereksiz fauller vererek oyunu durdurmasına anlam veremiyorum. Eğer herhangi bir İngiliz hakem olsaydı, çoğu faulleri vermez oyunu akışına bırakırdı.
***
İkinci yarı başında kaçırılan Gençlerbirliği golü her iki takımın da pozisyonlardan sonuç çıkaramadığını gördük. Ortada fol yok, yumurta yokken Trabzonspor bir penaltı kazandı. Trabzonspor adına Uğur Demirok o kadar kötü bir penaltı kullandı ki, Gençlerbirliği kalecisi Hopf kurtardı. Bordo-Mavililer ikinci yarı ilk yarıya göre maça bir parça daha hareket getirdi. Castillo ile de pozisyonlar buldu. Ama golü yapmakta beceriksiz kaldı. Khalili’nin direkten dönen topu Gençlerbirliği adına şanssızlıktı elbette ama Trabzonspor karşısında bu kadar baskı kuran Gençlerbirliği adına yazıkki yazık, futbol adına çok büyük yazık.. Trabzonspor penaltıyı bulmuşken gol atamıyor ise ona da çok büyük yazık.
Karşılaşma da başladığı gibi 0-0 son buldu. Böylece Trabzonspor üst üste beşinci haftayı da beraberlikle kapattı. Kazanmayı unutan Teknik Direktör Rıza Çalımbay’ın talebeleri zirvenin de epey gerisinde kaldı.