Salı günü bir grup eski dost AK Parti İBB adayı Binali Yıldırım beyle beraberdik.
Şunu hemen baştan belirteyim ki Yıldırım’ın İBB adaylığı sadece AK Parti için değilİstanbul için de fevkalade isabetli bir isimdir.
Evet, Yıldırım ile AK Parti İstanbul’da seçimleri rahat alır ama kazanan sadece AK Parti olmaz aynı zamandaİstanbul kazanmış olur.
Bilgisiyle, birikimiyle, tecrübesiyle, icraatçılığıyla, gerçekçiliğiyle, tevazu vesamimiyetiyle bu görevin hakkını verecek bir şahsiyettir.
***
Eleştirildiği hususlar bir kenara, Ahmet Davutoğlu sadece Türkiye’nin değil dünyanın en kaliteli başbakanlarından biriydi. Binali bey zikrettiğim vasıflarıyla Davutoğlu’nun yerini doldurmasını bildi ve eksikliğini hissettirmedi.
Üç dönem İstanbul’a hizmetleriyle muhalif muvafık bütün İstanbulluların sevgisini kazanan Kadir Topbaş beyin yerini de rahatlıkla dolduracağına inanıyorum.
Şunu da açıkça belirteyim ki Binali bey dışında bir adayla AK Parti’nin İBB’yi kazanması çok kolay olmazdı!
***
1994 yılından beri tanıdığım Binali beyin dürüstlüğüne ve icraatçı kişiliğine yakından şahidim.
Buluşmamızda gördük ki Binali beyin İstanbul’un fiziki sorunlarını çözmek gibi bir endişesi yok.
Onun endişelerinden biri sadece İstanbul değil bütün ülkenin maruz kaldığı sanal alemin yeni nesiller üzerindeki olumsuz etkisi.
Bilişim teknolojisini yakından takip eden Binali beyinZ kuşağının dünyaya bakışını da göz önünde bulundurarak gerçekçi ve akılcı bir çözüm arayışı içinde oluğunu gördüm.
***
Mesela ‘İstanbul’da 1 milyon 800 bin oy kullanacak Z kuşağı var. Bizden önceki iktidarların olumsuzluklarını ve bizlerin nasıl çözüm ürettiğimizi anlatmamız Z kuşağında bir anlam ifade etmiyor’ diyebiliyor.
Onlara ulaşacak yeni yöntemler üretilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.
Evet ben de katılıyorum, Z kuşağı artık sokakta birdirbir oynamıyor, ipad’leriyle ve akıllı telefonlarıyla sosyalleşiyor.
Sadece Z kuşağı değil artık büyükler de akıllı telefonların müptelası olmuş. Bir ailenin bütün fertleri aynı evde bir arada ama yalnız yaşıyorlar, çünkü her biri telefonuyla veya ipad’iyle meşgul!
***
Sanal alemdeki bu gelişmeye siyasi partilerin henüz ayak uydurduğunu düşünmüyorum.
Hâlâ klasik yöntemlerle oy devşirme peşinde olduklarını görüyorum.
Trollerle birilerine saldırmanın ötesinde sanal dünyayı kullanamadıklarını görüyorum.
Bıkkınlık veren ve okunmadan silinen davet mesajlarının ötesinde seçmenin ruhuna dokunacak sanal etkinlikler göremiyorum maalesef.
***
Binali beyin bu alana da kafa yoruyor olması diğer özelliklerine ilavetençağı yakalamış bir siyasetçi olduğunu gösterir.
Binali bey belediyeciliği bilen, bakanlık, başbakanlık ve TBMM başkanlığı yapmış tecrübeli ve birikimli bir isim olarak bence İstanbul’a bir kaç beden büyük bir adaydır.
Binali beyin ulaştırma bakanlığı döneminde, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal İstanbul Atatürk Havalimanı VIP salonunda sohbet ederken etrafındakilere, ‘Binali bey gibi bir bakanım olsa dünyayı kalkındırırım’ anlamında takdir dolu sözler söylemişti.
***
Diğer partilerin yerinde olsam muhalif muvafık herkesin takdir ettiği ‘Binali bey varken aday çıkarmak ayıptır’ der adaylarımı geri çekerdim.
Partiler adaylarını çekmezler ama Binali beyden başkasına oy verenİstanbulluların hizmete talip olmadıklarını rahatlıkla söyleyebilirim!
Kimse bu yazıyı yalakalık olarak algılamasın Binali bey hakikaten öyledir! Hizmet ehlidir!