Son zamanlarda gündemdeki önemli konulardan birisini de 'İş Sağlığı Ve Güvenliği' uygulamaları oluşturuyor. Özellikle 2012 yılında 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun yürürlüğe girmesi ve son 5 yılda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve paydaşları olan Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri (OSGB) ile İSG profesyonellerinin çalışmalarının bir sonucu olarak toplumsal bilinç ve hassasiyet oluştu. Elbette bu süreçte basının konuya ilişkin hassasiyeti de bu katkıyı ve bilinci ziyadesiyle artırdı.
Bu noktada bakanlığın İSG paydaşlarına daha fazla kulak vermesi, burada dile getirdiğimiz hususlara ivedilikle bir çözüm getirmesi ülkemizde iş sağlığı ve güvenliğini yaygınlaştıracağı gibi, güvenceli ve kazasız iş ortamları sağlayacak, İSG profesyonelleri arasındaki dayanışma ve yardımlaşmayı da artıracaktır.
2012 yılında iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin 6331 Sayılı Yasa’yla birlikte önceleri 50 kişi ve üzerinde çalışanı olan işyerlerinde, daha sonra da tehlikeli ve çok tehlikeli işyerleri için başlayan iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi istihdamı zorunluluğu 1 Temmuz 2017 itibariyle de 50 kişiden az çalışanı olan işyerleri ile kamu kurumları için başlayacaktı.
Ancak 7033 Sayılı Sanayinin Geliştirilmesi Ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la 50 kişiden az çalışanı olan işyerleri az tehlikeli işyerlerinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi istihdamı zorunluluğunun 1/7/2020 tarihine erteleneceği açıklandı.
Konuya yabancı ve mevzuatı takip etmeyen bazı kesimlerin 7033 sayılı Kanunla yapılan son düzenlemeyi sanki iş güvenliği toptan kaldırılıyormuş şeklinde servis etmeye başlamasıyla bilgi kirliliği olunca bugünkü yazımızda konuyu detaylarıyla yazalım istedik.
Yine, aynı kanunla, 50’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri işverenleri veya işveren vekili tarafından bakanlıkça ilan edilen eğitimleri tamamlamak şartıyla işe giriş ve periyodik muayeneler ve tetkikler hariç iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yürütebilecekleri düzenlendi. 50’den az çalışanı bulunan ve az tehlikeli işyerleri için ise kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden alınabilecek. 50’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin üstlenilmesine ilişkin eğitim programları, eğitimin süresi ve eğiticilerin nitelikleri ile görevlendirmeye ilişkin hususlar hakkında yönetmelik çıkarılacak.
İş güvenliğinde tehlikeye göre yükümlülük var
İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerin yasal olarak alınmış sayılması için, işverenlerin ya kendi bordrolarında bulunan bir kişi tarafından bu hizmetin sağlanması ya da OSGB’ ler tarafından hizmet satın alınması gerekmektedir.
İş sağlığı ve güvenliği sadece işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı istihdamından ibaret değildir. İş sağlığı ve güvenliği, işe giriş ve işin devamı süresince çalışanın bu iş için uygun olup olmadığını, sağlık tetkikleri sonucu alması gereken aksiyonları ortaya çıkaran, eğitimleri içeren bir bütündür. Ancak bazı yükümlülükler de işyerinin tehlike durumuna göre sınıflandırılmıştır.
İşyerinin tehlike sınıfları, 3 kategoriye ayrılmaktadır: az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıf olmak üzere. Az tehlikeli sınıf gibi temel olarak büro ve benzeri nitelikteki işler, iş kazası riskinin ve sayısının en az olduğu işyerleridir.
İş sağlığı ve güvenliği konusundaki toplumsal hassasiyeti yüksek olan iki sektör bulunuyor. Bunlardan biri inşaat, diğeri ise maden işyerleridir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sayın Dr. Mehmet Müezzinoğlu "Az tehlikeli iş yeri sayımız 1 milyon 100 bin civarında, tehlikeli iş yeri sayımız 310 bin civarında, çok tehlikeli iş yeri sayımız 300 bin civarında. Şimdi 1 milyon 100 bin az tehlikeli iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarını 2020'ye kadar erteledik. Niye? Çünkü burası adı üzerinde az tehlikeli. Ama tehlikeli ve çok tehlikeli sınıftaki iş yerlerindeki iş kazalarını ve meslek hastalıklarını minimize edecek yol haritasını başarabilmemiz için yeterli sayıda iş sağlığı ve güvenliği elemanı ve hekim görevlendirmemiz gerekiyor. Biz burada yaklaşık 600 bin iş yerini merkeze aldığımızda ciddi düzeyde hekim ihtiyacımız ile iş sağlığı ve güvenliği sertifikalı elemana ihtiyacımız var" diyerek bu konudaki haklı eleştirilere yapılan itirazlarını belirtiyor.
Görüldüğü gibi, iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi istihdamı zorunluluğunun 1/7/2020 tarihine ertelenmesi sadece az tehlikeli sınıfta yer alan ve büyük bölümü az sayıda kişinin çalıştığı muhasebe bürosu, bakkal, manav, sigortacı, banka gibi 50 kişiden az çalışanı olan işyerlerinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi çalıştırma yükümlülüğüne ilişkindir. Tehlikeli ve çok tehlikeli işyerlerinde tüm yükümlülükler devam ettiği, gibi az tehlikeli işyerlerinde de 2012 yılından bu yana tüm işyerleri için geçerli olan risk değerlendirme raporu ve acil durum planlarının hazırlanması, İSG eğitimleri, çalışan temsilcisi ve destek elemanı atamaları gibi yükümlülükler aynen devam etmektedir.
Dolayısıyla hem dönemsel ihtiyaçlar ve hem de sektörel değerlendirmeler ihtiyaçlar doğrultusunda 7033 Sayılı Kanun'la önemli değişiklikler yapılarak İSG’de yeni bir dönem başlatılmıştır. Şimdi artık daha önce bu köşede dile getirdiğimiz İş Sağlığı Ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği’nin 12. maddesinin 5. ve 6. fıkralarında yer alan OSGB’lere getirilen komşu il dışındaki illere hizmet verilmemesi kuralının değiştirilerek tek bir OSGB ile tüm Türkiye’de kaliteli ve aynı standartta hizmet verilmesi sağlanmalıdır.
Bu vesileyle tüm okurlarımızın mübarek Ramazan Bayramı'nı kutlar, sağlıklı ve huzurlu bir bayram geçirmelerini temenni ederim.