Çakma gerekçelerle işgal edilişinden beri altı üstüne gelmiş olan Irak toparlanmaya çalışıyor.
Emperyalizmin kurtarıcı kisvesiyle yürüttüğü sömürüyle nasıl baş edecek orası şimdilik meçhul.
Ancak emperyalizmle mücadelede örnek politikalar takip eden Türkiye, tarihi birlikteliklerin yanı sıra 384 km’lik sınırı, insani, ticari ilişkiler ve terörle mücadele göz önünde bulundurulduğunda Irak ile ilişkilerini geliştirmek zorundadır.
Her ne kadar ABD İran ve Suudi Arabistan’ın Türkiye karşıtı nüfuz politikaları devam ediyor olsa da, hiçbiri Irak’a Türkiye kadar faydalı olacak konumda değildir.
***
Türkiye her şeyden öce milli güvenliğini tehdit eden terör örgütlerinin topraklarında konuşlanıyor olması sebebiyle Irak istese de istemese de ilişkilerini sıcak tutmak zorundadır.
İran nüfuzuna karşı Suudi Arabistan’ın Türkiye safında yer alması gerekirken işgalci ABD’yi tercih ettiği için durum biraz karışıktır.
Fakat Türk hariciyesi bu zor denklemde de isabetli adımlar atarak maharetini gösteriyor.
Irak konusunda özellikle terörle mücadele alanında hem İran’la hem ABD ile görüşmelerini aralıksız sürdürmesine rağmen ABD’nin çifte standartlı politikaları sebebiyle nihai sonuca varılamıyor.
ABD PK uzantısı YPG’yi bölgesel müttefik kabul ederek teröre doğrudan destek veren bir garip politika izliyor. Finansmanını da petrol ülkelerine yaptırarak problemi katmerleştiriyor.
***
Bütün bu zorluklara rağmen Türkiye, Irak yönetimiyle ilişkileri geliştirme istikametinde müsbet adımlar atmaktan çekinmiyor.
Türkiye bilindiği gibi terör örgütlerinin harabeye çevirdiği Irak’ın imarı için 5 milyar dolarlık bir kredi vaadinde bulunmuştu.
Irak Ticaret Bakanı, “Güvenliği sağladık, Türk şirketlerini bekliyoruz” çağrısı yapmıştı.
Geçen haftaBağdat’da 'Irak'ın Yeniden İmarı için Türkiye-Irak İnşaat Forumu' düzenlendi. Türk müteahhitler 90 milyar dolarlık önemli anlaşmalara imza attılar.
Ayrıca, Türkiye'nin en çok inşaat malzemesi sattığı Irak'ta Türk şirketler 26-29 Haziran tarihleri arasında 'Irak Yeniden Yapılandırma Fuarı' düzenleyecek. T.C. Ticaret Bakanlığı'nın desteğiyle düzenlenecek fuara 100 Türk şirketi katılacak.
***
Bütün bunların yanı sıra geçen hafta dışişleri bakanımız Çavuşoğlu’nun Bağdat ziyareti iki ülke arasındaki ilişkilerde daha ileri bir seviyenin müjdecisi oldu.
Mesela, ABD, İran ve Suud baskısına rağmen, bölgesel konularda iki ülke görüşlerinin örtüştüğünün açıklanması fevkalade sevindirici bir gelişmedir.
Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’nin Türkiye’ye davet edilmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yılsonunda Tükiye-Irak Üst Düzey İşbirliği Konsey Toplantısı’nın dördüncüsüne katılmak üzere Bağdat’a gideceği haberi de iki ülke arasındaki buzların tamamen eritildiğinin müjdecisi gibi durduğunu belirtmemiz gerekir.
Tabii bu gelişmede Astana’da alınan Suriye toplantılarına Irak’ın gözlemci olarak katılması kararının müsbet etkisini de unutmamak lazım.
Ortadoğu’daki zor denklemde böyle işler çıkarmak kolay değil. Türk hükümetinin kararlı duruşu ve Dışişleri Bakanı’nın başarılı diplomasisini kutlamak gerekir.
Tabii ki Bağdat büyükelçimizin basına yansıyan gayretleri de göz ardı edilmemelidir.
Ancak emperyalizmin faaliyetleri göz önünde bulundurularak elçiliğimizin takviye edilmesi gerekir.
Irak bize yakın oluncaya dek!