Çıldırtacak bir zamanda çıldırtacak bir aday beklerken, geçmişinde bir başarı hikayesi bulunan, ekonomiden anlayan bir aday beklerken, iki defa Kılıçdaroğlu karşısında yenilmiş Muharrem İnce çıktı karşımıza.
Kimseyi çıldırtmadı, kimseyi de heyecanlandırmadı.
Belli kikaht-ı rical (adam kıtlığı) yaşayanCHP, Erdoğan ile yarışacak kalibrede bir aday bulamadı.
Ne küresel aklın ne dePennsylvania’nın sufleleri İnce değildi.
***
Güçlü ve bağımsız Türkiye’nin simgesi olan Erdoğan’dan kurtulmak isteyen küresel akıl Akşener’de karar kılmışa benziyor.
15 vekilin İP’e gönderilmesi Kılıçdaroğlu’nun CHP tabanını öteki adaylara imza desteği vermeye çağırması ağır ve pis bir küresel akıl kokuyor.
Kılıçdaroğlu anlaşıldığı kadarıyla demokrasiyi değil Akşener’i kurtarmaya çalışıyor.
***
Muharrem İnce’ye gelince. Kabul etmek gerekir kiİnce, CHP’deki en düzgün adamlardan biridir. Gerçekçidir, Kılıçdaroğlu gibi rol yapmaz. Kendi ifadesiyle o ‘kamyoncu Şerif’in oğlu’dur. Aile fotoğrafına bakılırsa muhafazakar bir ailenin solcu çocuğudur.
Fakat onu cumhurbaşkanlığına taşıyacak ne donanımı vardır ne de kendi partisi dışında seçmen desteği. Yanlış bir ideolojiye bel bağlamış yanlış yerde duran bunun için deuçuk söylemler geliştiren düzgün bir adamdır!
***
Buna rağmen İnce, renkli kişiliğiyle bize keyifli bir seçim atmosferi yaşatacaktır. İnce bu seçimdeki performansıyla bence cumhurbaşkanı olamayacaktır ama CHP’nin müstakbel genel başkanı olmayı garantileyecektir.
Kılıçdaroğlu belki onu aday yaparak vekil seçilemeyeceği için ondan kurtulduğunu düşünmüş olabilir ama bence hayatının hatasını yapmıştır. Rakibini öyle güçlendirmiştir ki kendisi onun gölgesinde kalacak ve artık karşısında durması mümkün olmayacaktır.
İnce, bir sonraki normal ya da olağanüstü genel kurulda partisinin kendisini Türkiye’yi yönetmeye ehil bulduğuna karar verdiği tezini tepe tepe kullanacak ve eminim Kılıçdaroğlu’ndan ‘Gel bakalım Muharrem’in hesabını da soracaktır.
***
İnce her ne kadar cumhurbaşkanı seçilemeyecek olsa da partisini derleyip toparlayacak coşku ve aktiviteye sahiptir. CHP’liler firesiz oy verecek ve İnce’nin yıldızı iyiden iyiye parlayacaktır.
Dolayısıyla İnce’nin bu koşusu bana göre cumhurbaşkanlığı değil CHP’nin genel başkanlığı koşusudur.
Erdoğan karşıtı dış kaynaklı anketler ilk turda Erdoğan’ı birinci, Akşener’i ikinciCHP’nin adayını üçüncü gösteriyorlar ve ikinci turda muhalefetin Akşener etrafında toplanacağını hesap ediyorlar ve anlaşıldığı kadarıyla küresel akıl da bunun için çalışıyor.
Kanaatimce İnce, heyecan arayışında olan ve kaht-ı rical yaşayan CHP’yi toparlayacak ve Akşener’den daha çok oy alarak bu oyunu bozacaktır.
***
Zaten Akşener partisinin %10 barajını aşacağına inansa CHP ile ittifaka yanaşmaz. CHP ile ittifak kurması bile (Yazıyı yazdığım saatte ittifak ihtimali devam ediyordu) baraj endişesi taşıdığını göstermektedir.
Kılıçdaroğlu aldığı suflelerle İnce’yi aday göstererek Akşener’i desteklemeyi hedeflemiş de olabilir ama bence hayatının hatasını yapmıştır.
Zaten Erdoğan birinci turda seçileceği için Akşener balonu sönecek, Türkiye başkanlık sistemiyle istikrara kavuşacak, kalkınmaya, büyümeye ve güçlenmeye devam edecek, küresel akıl milli irade karşısında bir kez daha pes edecek, CHP’de de Muharrem İnce dönemi başlayacaktır diye düşünüyorum.