İlginç savrulmalara tanıklık ediyoruz. İlginç ve üzücü...
Bir makam için kişiliğini bir yana atanlardan tutunuz da bir koltuk için saf değiştirenlere varıncaya değin bir sürü olaya tanık olmak sahiden ilginç ve üzücü...
Kendi nefsimizi meğer ne çok aziz biliyormuşuz! Ve dahi dünyevi makamları...
Tabii ki izzeti nefsimize sahip çıkacağız. Pek tabii ki şahsiyetimize ve onurumuza yönelik kırıcı hareketlere karşı dik bir duruş sergileyeceğiz. Varsa yanlışlar yüreklice karşı koyacağız. Dava ahlakına ve kardeşlik hukukuna uygun davranarak uyarı görevimizi yerine getireceğiz.
Bütün bunlara eyvallah…
Lakin nefsimizi davamızdan üstün tutmayacağız. Bir makam için eğilip bükülmeyeceğiz. Bir koltuk için nefsimize yenik düşüp bir başka partinin adayı olma zilletine düşmeyeceğiz zinhar.
Bir makam ve koltuk için değmez be kardeşim!
Biz eskiden böyle değildik. Kendimiz için değil kardeşimiz için isterdik.
Kardeşimizin nefsini kendi nefsimize üstün tutardık.
Ne oldu bize böyle?
Şimdi her şeyi kendimiz için ister hale geldik.
Bir makam ve koltuk için kardeşlerimizi bozuk para gibi harcar noktaya geldik.
Çok yazık!
Gördüm ki kendi twitter hesabından paylaşmışsın bir başka partiden aday olduğunu.
Manen ölüm fermanındır bu senin canım kardeşim.
Kimin için yapıyorsun bunu? Ne adına?
Kendi nefsin için elbette.
Tekrar, bir kez daha belediye başkanı olmak için.
Seçilemezsin ya, tut ki seçildin, değer mi kardeşim değer mi?
O 80 öncesinin yiğit ve ak namına, Akıncı sıfatına geçici bir makamı tercih etmene değer mi kardeşim?
Senin adına çok üzüldüm.
Sana yanlış yapılmış olabilir.
Hak ettiğin halde tekrar sana görev verilmemiş olabilir.
Başımıza tac edilen kimi isimlerin davamızla zerre miskal alakalı olmadığını görerek Akıncı ruhuyla tavır koymanı anlarım. Lakin sırf kendi nefsin için başka partinin saflarına katılıp kılıç üşürmeni zinhar affedemem.
80 öncesinde o sokaklarda birlikte mücadele verdik ölümüne. Gözümüzde ve gönlümüzde makam hırsı yoktu. Gel yol yakın iken ve henüz vakit varken bu yanlıştan vazgeç! Bir kardeşin olarak bunu senden dilemeye hakkım var.
Ağrımıza giden yanlışları birlikte düzeltebiliriz.
Davamıza zarar vermeden...
Davamızın hasımlarının safında durmak da neyin nesi kardeşim?
Hep kendin için isteyen huyundan vazgeç!
Biraz da kardeşlerin için iste!
Ha yeri gelmişken belirteyim: Bu tepkin bir başka kardeşin adına olsaydı seni saygıyla anar takdir ederdim!
Varsa yoksa ben diyorsun.
Bir koltuk bizim için bu kadar değerli olmamalı kardeşim!
Hem unutma ki partimizden aday gösterilen kardeşimiz halkın sevip saydığı eski bir dava arkadaşımız bizim. Koluna girip kazandırma yolunu seçeceğine şimdi düne kadar dava adına ateş püskürdüğün bir başka partiden aday olup kaybettirmeye çalışıyorsun!
Kazanamazsın.
Hem kazansan bile asıl kaybeden sensin!
Kaybettiklerinin yanında bir makamın ne değeri var ki!
Yazık etme kendine.
Seninle bugüne kadar beraber olmuş kardeşlerini ezip geçme nefsin için.
Bu günler gelir geçer.
Ömür gelir geçer.
Hepimiz imtihandan geçiyoruz.
Nefsine ve öfkene yenik düşme.
Başka yerde baş olmaktansa dava adamlığına yaraşır bir nefer olmayı tercih et!
Başkası dava hassasiyetini gözetmiyor veya dava hassasiyetiyle bağdaşmayan isimleri makam ve unvan sahibi kılıp başımıza dikiyor diye sen dava adamlığına yakışmayan bir konuma itersen kendini ebediyen kaybedersin!
Yeniden düşün kardeşim!
Bir koltuk için değmez be kardeşim, asla değmez!
Reis’i, o büyük dava adamını yok etmeye çalışan şer odaklarını sevindirecek yanlışlıklar yaparsak vebali ağır olur. Reis için, Reis’in şahsında somutlaşan davamız için ölümüne Reis’in arkasında/yanında durmak yaraşır bize.