Ligde işler sarpa sardı... Lider değişti... Herkesin “En iyi futbolu oynuyor” dediği Beşiktaş; 3-0’lık parlak zaferine rağmen, F.Bahçe’nin altına düştü... G.Saray çırpındıkça batıyor... Bursa “Bana yer açın, geliyorum” diyor. Göztepe “Bana da bana da” diye arkadan sesleniyor.
Yazıya girerken, “Lig sarpa sardı” dedik ama, galiba yanlış... En iyisi “Lig şenleniyor” demek lâzım!
Durumu kötü gidenler için öyle, iyi gidenler için böyle... Seç beğen al!
***
İşin sevinilecek tarafı; G.Saray karşısındaki Beşiktaş’ın, Avrupa kalitesini andıran gösterişli futbolu... Uyur-gezer halinden sıyrılan F.Bahçe’nin, iyi futbol oynamaya dönüşen son silkinişleri... Bursa ve Göztepe’nin lezzetli oynama girişimleri... Hep birlikte topluca, “Kaliteli bir lige” katkı yapan gelişmeler oluştu. Gerçi gene de ideal noktada değiliz ama; o çizgiye ulaşma konusunda niyetimiz/çabamız/hedefimiz var. Gidişat iyi...
***
Hatta hakemler konusunda da, eskisi kadar çığlık atmıyoruz. Hata oranları düştü gibi... En azından gündemi belirleyen temel unsur değiller. Cüneyt Çakır, gene Şampiyonlar Ligi’nin en çaplı, en önemli, en merak edilen maçına verildi. Bayern Münih-PSG maçında düdük çalacak.
Üstelik şimdiden müjdeyi vereyim... Rusya’daki Dünya Kupası finalini o yönetecek... Böyle giderse; Çakır yalnız Türkiye’nin, Avrupa’nın, hatta dünyanın değil; yeryüzünün tarihte gördüğü gelmiş-geçmiş en büyük 10 hakeminden biri olma yolunda hızla yürüyor. Biz Türkiye’de ne kadar karalasak, o dışarıda o kadar büyüyor. İki taraftan biri yanlış ama, acaba hangisi?
Kendimizi sorgulamamız lâzım!
***
FIFA Başkanı İnfantino Türkiye’ye geldi, federasyonun sahip olduğu Riva’daki tesisleri görünce, gözlerine inanamadı... Gerçekten de, bu konuda “Futbolun devleri” dediğimiz ülkelerden daha iyi durumdayız. Göreceksiniz, Avrupa Futbol Şampiyonası finallerini ilk fırsatta Türkiye’ye verecekler.
Anlayacağınız; futbol konusunda geçmişteki gariban ülke değiliz. Her şey daha güzel olacak.
Hadi inşallah!