Başkan Erdoğan'ın G20'den dönüş yolunda İP hakkındaki, "Temenni ederiz ki bunlar da bir dönüşüm yapmak suretiyle gerek bu masayı terk etmek, gerekse milli ve yerli bir duruş sergilemek üzere konumunu yeniden gözden geçirir..." tespiti ve çağırısı üzerine Akşener, "Çizgisinde hiç kırıklık olmayan; dün neyi savunduysa, bugün de aynı şeyi kararlılıkla savunan bir siyasi partiyiz. Dolayısıyla milletimizin geleceğinin heba edildiği, ortaya sürüldüğü bir kumar masasında hiç olmadık. Bundan sonra da olmayız" dedi ya, medyaya gün doğdu.
Kimileri Başkan Erdoğan'ın ifadelerini, seçimi kazanamayacağını anladığı için İP'i Cumhur İttifakı'na çağırdı diye yorumlarken, kimileri de Başkan Erdoğan'ın İP'in altılı masada kalmasını güçlendirmek için attığı ustaca bir adım olarak yorumladı.
Kim nasıl yorumlarsa yorumlasın, epey bir zamandan beri Altılı Masa seviye ve itibar kaybederken Cumhur İttifakı tabanını toparlamaya, gücünü artırmaya ve gündemi belirlemeye başladı.
Bence Başkan Erdoğan bu sözleriyle özellikle İP'in gayr-i milli olduğuna vurgu yaptı ve milli olmaya çağırdı.
Her ne kadar muhafazakâr milliyetçi isimleri vitrinde tutsa da İP genel başkanının söylemi gerçekten de milli olmaktan çok batıcı ve seküler bir imaj veriyor.
Bir taraftan muhafazakâr görünürken öte yandan muhafazakârların kesinlikle kabul etmeyeceği, dinimizi aşağılayan tahkir eden, İslam'ı Muhammed'in kurduğu Arap dini olarak tarif edip Türkleri uyuşturduğunu içeren (sayfa 364-369) Medeni Bilgiler kitabını teşkilatlarına tavsiye etmiş hem de iktidar olduklarında bu kitabı ders kitabı olarak okutacaklarını grup toplantısında tüm dünyaya ilan etmiştir.
Teşkilatlarının alıp almadığını bilmem ama bu bir düşüncenin ilanıdır. İslam'a karşı alınan seküler bir tavırdır.
Öte yandan önemli meselelerde batıdan ve ABD'nin emperyalist politikalarından yana olduğunu da çok açık ve net olarak ilan etmiştir.
Türkiye dış politikada özellikle Ukrayna savaşında dünyanın takdir ettiği denge politikası ile küresel siyasi güç haline gelmişken, İP genel başkanı Türkiye'nin Rusya ile kurulan ilişkiden vaz geçmesini, S400'lerden kurtulmasını isteyecek kadar ABD politikalarına teslimiyet fotoğrafı vermektedir.
ABD'nin FETÖ eliyle muhalefet partilerini ele geçirme operasyonu kapsamında, MHP'den kopma sürecindeki iddialar ve ittihatçı söylemler bir yana görünen o ki, İP seküler ve batıcı bir partidir!
Onun için Başkan Erdoğan, İP'i yönetimi FETÖ'ye teslim olmuş CHP liderliğindeki altılı masadan ayrılmaya ya da tamamıyla milli tavır takınmaya davet etti.
Hoş Başkan Erdoğan İP'in bu çağrıyı reddedeceğini tahmin etmeyecek kadar siyasi öngörüsü zayıf bir lider değil.
Aslında bu çağrı hem kamuoyuna Türkiye Yüzyılı mesajının bir tezahürü, hem de İP tabanına verilmiş anlamlı bir mesajdır!
Kumar masası benzetmesine gelince.
Ortada tek masa var o da altılı masa.
Cumhur İttifakı'nın anlaşmak için oturmaya ihtiyaç duyduğu bir masa yok. Tam tersine ayrı partiler olarak kurduğu ittifakın senedi var ve ortaklar bu senet etrafında kilitlenmiş istikrarlı bir bünyeye sahipler. Aday kim olsun dış politika nasıl olsun gibi anlaşılmayan hususlar söz konusu değil. İstikrarlı bir ittifak meydanlara inmiş seçimlere hazırlanıyor.
2018 seçimlerinde YSK'ya verilen protokolden (senetten) bazı cümleler:
"Cumhur İttifakı esasen, 15 Temmuz 2016'da FETÖ'nün teşebbüs ettiği hain darbe ve işgal hareketi sonrasında, Türkiye'nin maruz kaldığı saldırılara karşı yerli ve milli bir duruşun doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır."
"Cumhur İttifakı sadece bir seçim ittifakı olmayıp, Türkiye'ye yönelik iç ve dış kaynaklı hasmâne girişimler karşısında, millî ve ahlâkî bir duruş ve bu çerçevede sürdürülecek tarihi bir birlikteliktir."
"Cumhur İttifakı, Türkiye'yi hedef alan saldırılar karşısında parti çıkarları ve günlük siyaset hesapları yapmaksızın ortak bir duruş ortaya koymaya ve Türkiye'yi zayıflatarak uluslararası operasyonlara açık hale getirmeye yönelik her türlü faaliyetin karşısında yer almaya kararlıdır. Bu kararlılık ve işbirliği ile ittifakımız Türkiye'yi bölgesel güç ve lider ülke yapacak 2023 hedeflerini gerçekleştirmenin yanı sıra, İ'la-yı Kelimetullah uğruna asırlarca dünya barışının ve adaletinin teminatı, İslam âleminin ve bütün mazlum milletlerin yegâne ümidi olan Türkiye'yi küresel bir güç haline getirecek, 2053 ve 2071 vizyonunun alt yapısını adım adım inşa edecektir."
Cumhur İttifakı bu. Her şey açık ve net. Hedefler belli.
Bir de İP'in ikinci güçlü ortak olduğu bir ittifak var. Millet İttifakı. Masa kuranlar bunlar.
Toplanıp toplanıp dağılıyorlar. Bir aday dahi belirleyemiyorlar.
Her ortak elindeki kartlara güvenerek hamle yapıyor!
Oturanların benimki daha güçlü diyerek sık sık kart açtıkları tek bir masa var.
Sizce hangi ittifak kumar masasına benziyor?!