Halis Özkahya, Antalya-Beşiktaş maçında Gary Medel’in elindeki topu göremiyorsa, bu ligin altından nasıl kalkacağız?
Öyle net bir penaltı örneğiydi ki; herkes neyi söylüyorsa, tam tersini iddia etmeye meraklılar bile, aksini savunamayacak kadar kesindi... Bir kişi bile, “Hayır kardeşim, o penaltı değildi” diyemedi.
Durum o kadar vahim yani...
***
Kayseri maçında ise, Galatasaray’ın ilk golü ofsayt... Diğer yandan Jason Denayer, önüne çıkan Umut Bulut’u yere yapıştırıyor. Cüneyt Çakır “Bir şey yok, devam” diyor... Ne yani; faul verilmesi için parmaklarına muşta geçirip, rakibin çenesini mi dağıtması lazım.
Ofsayttan golü geçerli say, bariz gol şansı kategorisine bile girecek faulu pas geç... Olacak şey değil! Bu hatayı yapan da; yalnız Türkiye’nin değil, neredeyse tüm dünyanın en iyi hakemi... Önümüzdeki Dünya Kupası finalinin muhtemel hakem adayına bakın. Dökülüyor.
Kayseri teknik direktörü Sumudica çıldırmasın da, kim çıldırsın. Adam “Cüneyt Çakır, bana da bu şekilde maç yönetsin. Şampiyon biz oluruz” diyor.
Haklı... Sinirinden masayı yumrukluyor. Ama ne çare?
***
Daha çok büyük takımların lehine yönelik hataların olması, kafa karıştırıyor. Genelde “Hakemlerimiz büyük baskı altında, o yüzden hata yapıyorlar” kanısı var ama, bu baskının kurbanları de hep Anadolu’dan çıkıyor. Baskı mı var, organizasyon mu var? Yaşananlar proje mi? Orası net değil.
Gary Medel örneğindeki gibi; bu ülkede net/açık/kesin penaltı bile verilemiyorsa; yandı gülüm keten helva!
En iyisi, biz dükkanı kapatalım gidelim...