Bu hafta vizyona giren ‘Bana Git De’ filmi yönetmenin olgunlaşamamış sinematografisinin kurbanı oluyor, sanıyorum bu yüzden oyunculuklar da sınıfta kalıyor...
Türk sinemasında bir kalite sorunu olduğu gerçek. Özellikle gişe filmlerinde kalitesizlik dikkati çekecek kadar yoğun. Sanat filmlerinde ise birçok kötü filmin yanında yılda iki-üç kaliteli film çıkarmayı başarıyoruz. İşte bu iki-üç filmin yüzü suyu hürmetine de sinemamız ileri doğru adım atmaya devam ediyor. Bir eleştirmen olarak eğer Türk filmlerine ‘neyle karşılaşacağım’ endişesiyle gidiyorsam genel izleyicinin vay haline. Sinemamızın gidişi genel izleyiciyi salonlardan uzaklaştıracak gibi. Kendimize gelmemiz lazım. Bu hafta vizyona giren ‘Bana Git De’ izleyiciye sesleneceğini umduğum bir filmdi. Her şeyden önce ses sanatçısı Atiye ve bol ödüllü oyuncumuz Tayanç Ayaydın başrollerde. Filmi seyrettiğimde büyük hayal kırıklığına uğradım. Filmin en büyük problemi yönetmenin olgunlaşmamış sinematografisi ama öncelikle perdede ilk gördüğümüz şey olan oyuncuların performansıyla başlayayım. Atiye bir oyuncu olmadığı için Tayanç Ayaydın ile başlamak en doğrusu. ‘Pazar Bir Ticaret Masalı’ ile muhteşem bir çıkış yakalayan ve kaliteli bir oyuncu olduğuna inandığım Ayaydın yıllardır bir düşüş içinde. Olgunlaşamayıp çürüyen bir meyve gibi Ayaydın için umutlarımız sönmekte. Tabii ki bir filmde bütün oyuncuların performansı kötü ise yönetmene bakarız ama Ayaydın artık genç, tecrübesiz bir oyuncu değil, bu dezavantajı bir yere kadar geçebilmeliydi. Film onun üzerine kurulmuş, kendi iç yolculuğu içinde müziğini arayan bir adam. Canlandırdığı karakter entelektüel mi yoksa atarlı bir ergen mi? Kesinlikle atarlı ergene yakın. Film burada bitiyor aslında. Zaten kafası dağınık olan yönetmen, bu karakter üzerinden filmde hiçbir şeyi toplayamaz oluyor. Gelelim Atiye’nin canlandırdığı karaktere.
Arap ama aksanı yok!
Filmi seyrederken kulağımı tıkamak istedim. Güya Arap kökenli Anadolulu bir kız nasıl konuşur Allah aşkına? Aksanı yok Atiye’nin. Keşke sadece şarkı söyleseydi. Canlandırdığı karakterin hal ve tavırları iyice inandırıcılıktan uzak. Evden kaçan kız full makyajlı, kıpkırmızı dudaklarıyla otostop yapıyor. Haliyle Ertem Eğilmez’in Arabesk filmini hatırlatıyor. Gelelim yönetmen ve senarist Handan Öztürk’e. Bir senaristin en büyük hatası yarattığı karakterlerin gerçek hayatta karşılığının olmamasıdır. Bu hatayı en kocaman şekilde işliyor Öztürk. Filmin bir iddiası da Anadolu’nun kaybolan müziğine ışık tutmak veya Anadolu’yu anlamak için ezgilerinin peşinden koşmak. Filmin bir, iki sahnesinde çeşitli türküler ve müzikli ortamlar var. Ama bütün bunlar senaryonun içinde o kadar eklenti kalıyor ki.
Mekan seçimi de olmamış
Bu sahnelerin filmde eklenti kalmasını geçtim o sahnelerde Tayanç Ayaydın’ın canlandırdığı karakterin eklenti kalması üstüne tuz biber ekiyor. ‘Anadolu’nun Kaybolan Şarkıları’ veya ‘Bana Git De’ filminde de yer alan Rıza Sönmez’in bu yıl çektiği ‘Orhan Pamuk’a Söylemeyin Kars’ta Çektiğim Filmde Kar Romanı da Var’ adlı filmini seyretmek gerekir. Çünkü bu iki filmde Anadolu’nun tınılarını bize en iyi taşıyan yapımlardı. Gelelim görüntü yönetmenliğine. Bir film vardır gerçekten görüntü yönetmenliği ister. Karanlık veya kapalı mekan çekimleri, karlı doğa sahneleri gibi. Bir film vardır doğanın güzelliğine dayanır. Ne yazık ki ‘Bana Git De’ cennet mekanları bile ekstra şekilde kullanamıyor. Kısacası olmamış bir film ‘Bana Git De.’
Tayanç Ayaydın yıllardır çöküş içinde. Olgunlaşmayıp çürüyen meyve gibi Ayaydın için umutlarımız sönmekte.
FİLMİN KÜNYESİ
Yönetmen: Handan Öztürk
Senarist: Handan Öztürk
Oyuncular: Tayanç Ayaydın,
Atiye, Seyyal Taner,
Birsen Dürülü
Yapım:2016,
Türkiye
VİZYONDAKİLER
Frantz
1. Dünya Savaşı’nın hemen ertesinde Almanya’nın küçük bir kasabasına gelen ve sürekli bir mezarlığı ziyaret eden gizemli genç Fransız, tüm kasaba halkının dikkatini çeker. Savaşta kaybettiği nişanlısının yasını tutan Anna ve ailesiyle tanışan bu genç, uzun zamandır taşımak zorunda kaldığı büyük sırrını açıklamak için buraya gelmiştir. Ancak kasabada yaşadıkları ve gördükleri, Anna ve ailesinin ona karşı gösterdiği ilgi, kararını gözden geçirmesine neden olacaktır.
FİLMİN KÜNYESİ
Yönetmen: François Ozon
Senarist: François Ozon
Oyuncular: Pierre Niney, Paula Beer, Ernst Stotzner, Marie Gruber
Yapım: 2016, Fransa, Almanya, 113 Dk.
Çakallarla Dans 4
Kahramanlarımız, imkânsızlıklar yüzünden aynı evde yaşamaya başlamıştır. Günün birinde Berber Hüseyin bir harita ile çıkagelir. Almanya’daki dayıoğlu ölmüş, vasiyet olarak bir harita bırakmıştır. Kahramanlarımız, yakaladıkları bu umudun peşinden Edirne’ye doğru yola çıkarlar. Gerçekten gömü var mıdır? Zengin olacaklar mıdır? Çakallık yapmadan para kazanmak mümkün müdür?
FİLMİN KÜNYESİ
Yönetmen: Murat Şeker
Senarist: Murat Şeker
Oyuncular:Şevket Çoruh, İlker Ayrık, Timur Acar, Murat Akkoyunlu
Yapım: 2016, Türkiye
Lanetli Ev
7 aylık hamile olan Jennifer Branagan yıllar sonra Kansas’a geri döner. Doğduğu yere dönmesinin sebebi ise yaşadığı beklenmeyen bir psikolojik çöküştür. Anne olmanın getirdiği korku, annesi Meredith’in baskıcı tavrı, kocası Luke’la yaşadığı gergin ilişki ve taşında stresi Jennifer’ı bir hayli zorlamaktadır. Jennifer hayatının kontrolünü kazanmaya çalışırken bu kez daha büyük bir sorun karşısına çıkar. Kiraladıkları evde garip olaylar olmaktadır.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: The House On Pine Street
Yönetmen: Aaron Keeling, Austin Keeling
Senarist: Natalie Jones
Oyuncular: Emily Goss, Taylor Bottles,
Cathy Barnett
Yapım: 2016, ABD, 111 Dk.
Pastoral Amerika
Dışarıdan mükemmel görünen bir aileye odaklanan yapım eskiden okulun yıldız atleti, şimdi ise başarılı bir işadamı olan Seymour “Swede” Levov ve ailesini yavaş yavaş keşfetmemizi sağlıyor. Eski güzellik kraliçesi olan karısı ve ergenlik çağındaki kızıyla mutlu bir hayat süren Levov’un mutluluğu bir gün kızının ortadan kaybolmasıyla bozulur. Kızının vahşi bir siyasi terör eylemi gerçekleştirmekle suçlandığını öğrenen baba ne olursa olsun kızını bulmaya karar verir.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: American Pastoral
Yönetmen: Ewan McGregor
Senarist: Philip Roth
Oyuncular: Ewan McGregor, Jennifer Connelly, Dakota Fanning
Yapım: 2016, ABD, 108 Dk.
Savaş Vadisi
İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerikan Ordusu’ndan Medic Desmond T. Doss, Okinawa Savaşı’nda görev yaparken insanları öldürmeyi reddeder ve Amerikan tarihinin ilk Onur Madalyası’na layık görülen vicdani retçisi olur. Film, bu tek bir kurşun sıkmadan 75’e yakın kişiyi kurtaran kahramanın hikayesini ele alıyor.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Hacksaw Ridge
Yönetmen: Mel Gibson
Senarist: Robert Schenkkan
Oyuncular: Andrew Garfield, Vince Vaughn, Teresa Palmer
Yapım: 2016, Avusturalya, ABD, 139 Dk.