Hicri 3. Yüzyılda yaşayan Müslüman alim Ebu Zeyd Ahmed El-Belhi’nin Türkçeye Endülüs Kitap tarafından “Beden ve Ruh Sağlığı” başlığıyla çevrilen eserini okuyorum. Belhi’nin ve bu kitabının ayrıcalığı beden sağlığının yanında ruh sağlığı alanında İslam Dünyası’nın ilk metinlerinden biri olması. Kitabın diğer bir özelliği de hastalıkları tedavi etmekten çok sağlığı korumaya yönelik olması.
Belhi’nin kitabını okumamın ise gerekçesi var. Daha önce “Genç İnsanın Sekiz Özelliği” başlıklı yazılarımla başladığım “insani gelişimimizi arttırmaya yönelik” teorik ve pratik yönü olan bir program hazırlamaya çalışmam ile ilgili. Bu programı oluştururken geleneksel ve modern bilgiyi eş zamanlı dikkate almaya çalışıyorum. Belhi’nin bu kitabı da geleneksel bilgi açısından ele alınmaya değer eserlerden biri.
Belhi’nin beden sağlığını korumaya yönelik önerileri
Belhi’nin kitabı iki bölümden oluşuyor. Birinci bölüm bedenin korunması hakkında iken; ikinci bölüm ruh sağlığının korunması hakkında. Belhi, bedenin korunması gerektiği yaklaşımını şöyle temellendirir: “Dünyadaki her şey doğal hali ile değişim ve bozulmaya maruz kalır. Bu sebeple doğal hayatta kalma süresine kadar koruma ve bakım yapılmalıdır.”
Belhi kitabın bedeni korumak kısmında; su ve havanın beden üzerine etkisi, sıcak ve soğuktan korunma, doğru beslenme, uyku düzeni, cinsellik, beden temizliği, fiziksel egzersizler, masaj, şiir dinlemek hakkında tavsiyeler verir.
Belhi’nin ruh sağlığını korumaya yönelik tavsiyeleri
Belhi ruhsal rahatsızlıkların bedensel rahatsızlıklardan daha fazla yaşandığını söyler. Öfke, gam, korku ve üzüntünün yaygın insan yaşantıları olduğunu yazar. Hatta Belhi tabipleri beden hastalıklarını daha fazla dikkate alıp ruhsal sıkıntıları ele almamalarından dolayı eleştirir. Kendisinden önce ruhsal sağlık ve sorunlara derli toplu yaklaşılmadığını ifade eder.
Belhi’ye göre ruh sağlığını korumanın iki yolu vardır. Birincisi, öfke, gam, aşırı üzüntü ve korkudan uzak durmaktır. Hayatta sıkıntı ve zorlukların kaçınılmaz olduğunu ifade eden Belhi, küçük sıkıntıları görmemezlikten gelmeyi ve tahammül etmeyi salık verir. Belhi’nın bu tavsiyesi modern psikolojideki “kabul” yaklaşımına benzerdir. Belhi’nin ikinci önerisi, “kendinin ruhsal durumunu, dayanıklılık ve zayıflığını bilerek yüklerin altına gir” şeklindedir. İnsanların sıkıntılara dayanıklılık açısından farklı olduğunu söyleyen Belhi, bir işin altına girip girmeme kararı alırken, kendi ruhsal özelliklerimizi bilerek karar almak gerektiğini söyler.
Ruhsal rahatsızlıkların tedavisi
Belhi aşırı öfke, aşırı endişe ve aşırı üzüntünün insanların başına sık geldiğini söyler. Bu durumu yaşayan kişilerin hem dışarıdan tedavi desteği almasını hem de kendi iç güçleriyle mücadele etmesi gerektiğini söyler.
Belhi ruhsal şu durumları rahatsızlık olarak görür: Tasa/endişe, aşırı öfke, aşırı korku, aşırı üzüntü, vesvese. Bu sebeple de kitabında; öfkenin kontrol edilmesi ve uzaklaştırılması, korku ve paniğin teskin edilmesi, üzüntü ve hüznün uzaklaştırılması, iç konuşma ve vesveselerden kurtulmayı anlatır.