"İnsanın kaypak dostu olacağına düşmanı olması, bin kere daha iyidir! "
Cumhurbaşkanı rahmetli Celal Bayar ABD'ye gidip dönemin ABD Başkanı Eisenhower'la yarım saat görüştükten sonra Hollywood'a postalanmış, Vak Vak Amca'ya Miki Fare'ye uğramış, onlardan da kovboy filmlerinin setlerine giderek Roy Rogers'la sohbet etmişti. Sonra da Türkiye'nin yolunu tutmuştu. İstanbul'da Amerika'ya duyduğu hayranlığı dile getirmiş, Türkiye'nin "küçük Amerika" olacağını ilan etmişti dosta düşmana...Laf aramızda ne dostun ne de düşmanın itirazı vardı küçük Amerika olmamıza. Bu yüzden olsa gerek, kimse, "ne işimiz var Kore'de? Sırf Amerika istedi diye haritada yerini bile bulamayacağımız bir yere niye gömdük Mehmet'imizi?" diye sormadı bile.
Aslında ciğerparemiz Amerika'nın bizim için neler düşündüğünü merak edip öğrenseydik, bırakın taklidi olmayı aslıyla bile her türlü ilişkimizi keserdik!
Örneğin ABD'nin Türkiye eski büyükelçisi Henry Morgentahu'nun bizim için neler yazıp çizdiğini okumak zahmetine katlansaydık acaba nasıl tepki verirdik?
"Avrupa 400 yıldır Türkleri kovmak için çabalayıp durdu. Onlar için Lozan çok acı bir ders olmuştur!
"Türkiye'de bu güne değin meydana gelen bütün katliamları bilinçli olarak yapılmıştır (?) Türklerin amacı toprakları üzerinde yaşayan azınlıkları ortadan kaldırmaktır! Ancak biz Amerikalılar, kendi sorunlarımıza öylesine dalmışız ki dünyada bu tür olayların olabileceğini bile düşünemiyoruz!
"Türkleri yola getirmenin tek yolu onlara karşı silaha baş vurmaktır. Çünkü bu millet sadece ve sadece zorbalıktan ders alır!
"Amerika, başta Türkiye bütün Avrupa devletlerine demokrasi ve özgürlük dersi vermek zorundadır. Uykudan uyanıp bütün Avrupa'nın tek egemeni biz olmalıyız!"
Louis D. Froelick adında bir yazarsa yeni Türk devletinin, yani cumhuriyetin kesinlikle Amerika'dan yana olduğunu yazar NY Times gazetesine:
"Türklerin güvenin şöyle ya da böyle kazandığımız takdirde, hemen hemen bütün isteklerimizi kabul ettirebiliriz. Türkiye'de çok etkili bir eğitim örgütümüz var. Türkler bizim eğitim kurumlarımızın geleceği konusunda istediğimiz her türlü güvenceyi Lozan'da vermişlerdir. Rahiplerimizin Türkiye'de dilediklerince çalışmaları konusunda da bize söz vermişlerdir. "
Bu ve buna benzer onlarca, yüzlerce yazının Türkiye'de yayınlanmasına izin verilmemiş olduğundan biz Küçük ABD olmak için kolları sıvayıp çabalayıp durmuşuz yıllar yıllar boyu...