Mesajını geniş kitlelere iletme imkânına sahip olan kimi meslektaşlarımızın damadına âşık olan kayınpeder üzerine yaptıkları yorumlar dikkat çekiciydi.
Özellikle birilerinin dini ve diyaneti ve din âlimlerini aşağılamak içindamat kayınpeder haberini kullanmaları da gözden kaçmadı.
Haberin doğruluğundan ziyade ‘hadi bakalım genç kayınvalide fetvası verenler kayınpeder konusunda ne diyecekler’ kabilinden yorumları da oldukça düşündürücüydü.
***
Önce şunu belirtmekte fayda var. Dinlerin beş temel amaçlarından biri ‘nesli muhfaza’dır. Son hak din olan dinimiz İslam da nesli muhafaza konusunda kimi ilkeler ve kurallar koymuştur.
Bu bağlamda nikahsız cinsel ilişkiyi haram kıldığı gibi nikahlıların da dikkat etmesi gereken bazı sınırlar çizmiştir.
Akrabalar arasındaki mahremiyet de bu sınırlardan biridir.
Gelinin kayınpederiyle, damadın kayınvalidesiyle akrabalıktan kaynaklanan mahremiyeti (hurmet-i musahara) İslam hukukunda bilinen bir husustur.
***
Din âlimleri, ailenin bütünlüğünü ve aile içi ilişkileri şer’i çerçevede korumak için müminlere ikazlarda bulunabilirler.
Nitekim bütün fıkıh kitaplarında hürmet-i musahara konusu uzun uzun anlatılır.
Bu bahis aynı zamanda bir yönüyle ensest ilişkilerle de mücadele bahsidir.
Dindar camiada kimi gelinlerin ve damatların bu konudaki hassasiyetlerinin aşırıya kaçtığı bilinmeyen bir şey değildir.
Ancak bir din âliminin damatların kayınvalidelerle, gelinlerin kayınpederleriyle cinselliğe sebep olacak hareketlerden kaçınılmasına temas etmiş olması alay edilecek bir husus değildir.
***
Dinle diyanetle ilişkisi zayıf birilerinin bu meseleyi alay konusu yapmaları sonra da damadına âşık olduğu iddia edilen kayınpeder hezeyanına (İlgili habere göre bu hezeyan savcılığa intikal etmiş ve savcı delil yetersizliğinden dava bile açmamıştır!) temasla dönüp dolaşıp yine dine diyanete çatmaları anlaşılabilir bir durumdur.
Dini kurallara inanmayanların inkârına ve alay etmelerine ‘saygısızlık etmişler’ demenin ötesinde söyleyecek sözümüz olmaz.
Ama İslam’ın hak din olduğuna inanmış müminlerin dindar olmasalar da dini ahkâma saygılı olmaları gerekir diye düşünüyorum.
Damadına âşık olan kayınpeder meselesi de -eğer doğruysa- din âlimlerinin değil doktorların el atması gereken bir konudur.
Bu sevimsiz konuda daha fazla söze hacet yok.