Sistematik olarak bu algı yükseltiliyor.. ‘Kürtler Cumhur ittifakına oy vermeyecek’ algısı.. Bir defa kategorik ayrımı şöyle yapalım. PKK’nın bir taban oyu var. Ve AK Parti, MHP’yle ittifak etsin etmesin o oy hareket etmez… Bugünkü tabloya göre yüzde 5-6’lar civarında bir büyüklükten söz ediyoruz.. Diğerleri için de inkar, imha, ret ve asimilasyonu sona erdirmiş bir de üstüne üstlük bölgeyi PKK tahakkümünden kurtarmış bir Erdoğan kimle ittifak ederse etsin, baş tacıdır.. Şimdi gelin bu soyut analizin altını somut verilerle dolduralım.. AK Parti ve MHP’nin ilk kez yan yana birlikte seçime girdiği algısı oluşturuluyor.. Dolayısıyla tartışma da bu ‘yeni durum’ ekseninde yapılıyor. Öyle olunca analiz yapmak da güçleşiyor. Ancak gerçek öyle değil.. Bu iki parti (hatta BBP’yi de dahil edebiliriz) 16 Nisan başkanlık referandumunda da birlikte hareket etmişti.. HDP ise CHP ile birlikte 'Seni Başkan yaptırmayacağız' blokundaydı… Peki sonra ne oldu? Karşılaştırmalı olarak bir kaç örnek verelim.. HDP, 7 Haziran seçimlerinde, Diyarbakır'da toplam oyların yüzde 79'unu almıştı.. AK Parti'nin oy oranı ise yüzde 14'te kalmıştı.. 1 Kasım seçimlerine gidildiğinde bu rakam, HDP %72 AK Parti %21.4 olarak değişti.. Referanduma geldiğimizde ise Diyarbakır'da "Hayır" oyları yüzde 67.4'te kaldı.. "Evet"e, yani AK Parti MHP ittifakına giden oylar ise yüzde 32.5’ti.. Mardin’e baktığımızda ise.. 1 Kasım seçimlerinde yüzde 68 oy alan HDP, referandum sırasında yüzde 59'a indi. AK Parti 1 Kasım'da yüzde 28.5 alırken 'evet' kampanyasının oyu yüzde 41 olarak gerçekleşti.. HDP'nin 1 Kasım'da yüzde 86 oy aldığı Hakkari'de "Hayır" yüzde 68.5, "Evet" ise yüzde 31.5 çıktı.. Şırnak'ta 1 Kasım'da HDP yüzde 85.5, AK Parti yüzde 11.1 oranında oy almıştı.. Referandumda ise "Hayır" oyları yüzde 14 geriledi ve yüzde 71'de kaldı.. Bu rakamlar yapılmış herhangi bir anketten ya da ‘bölge insanı şöyle diyor’ diyen televizyon yorumcularından daha gerçek..
Bahçeli gazetecileri isim isim sayarak haksızlık etti
MHP Lideri bölgeden ittifaka oy gitmeyeceği şeklinde yorum yapanları hedefe koyan çok sert bir açıklama yaptı.. Açıklamasının bir tarafında da Gürkan Hacır ve Nevzat Çiçek’i ismen eleştirdi.. Şimdi Bahçeli isim verip tek söz söylediği anda onu takip eden ve sözüne itibar eden kitlesi daha ağır saydırıyor.. Bu böyledir.. Siyasetçilerin bu tip konularda daha hassas davranması gerekiyor.. Misal bazı kime hizmet ettiğini bilmediğimiz twitter hesapları Nevzat’ı ‘islamcı gibi görünen gizli Kürtçü’ olarak yaftalamış.. En hafif tabirle ayıptır, ayıptır... İnsanlar hoşumuza giden yorumlar yapmıyor diye böylesi saldırıları da haketmiyorlar.. Sözün karşısına söyleyecek sözümüz varsa söyleyelim. Başka da bir şey demiyorum..
AK Parti listeleri için biraz daha beklemek lazım
AK Parti, özellikle milletvekili aday listesini yüksek profilli tutarak apaçık bir “Güçlü Meclis” mesajı vermiş.. Bu elbette,‘oyumuz Cumhurbaşkanlığında Erdoğan’a ama milletvekili seçiminde başka partiye’ şeklinde operasyon çekmeye çalışanların oluşturmaya çalıştığı algıyı yıkması bakımından önemli.. “Erdoğan’ın Adamları” Meclis’te olacak. Daha ne olsun ki?!.. Ha, elbette bu dönem muhakkak mecliste olmasını arzu ettiğim bazı isimler liste dışında kalmış.. Ancak devlet vazifesi bir bütünlük arz eder. Dolayısıyla acaba benim önemsediğim bu isimler başka alanlarda yararlanılmak üzere mi milletvekili adayı yapılmadı, bilmiyorum. Partide olabilir, Külliye’de olabilir, kabinede olabilir.. Bunu göreceğiz… Bir de BBP’nin temsilcilerine tanınan kontenjan meselesi var.. Sahiden ittifaka katkısıyla doğru orantılı mı olmuştur bu sayı, çok emin değilim..