Halle Berry’nin başrolde oynadığı Anne-Kidnap çocuğu kaçırılan bir annenin hırsızların peşine takılıp verdiği mücadeleyi anlatıyor. Seyrederken sinirlerinizi bozacak yapım konusuyla öne çıkıyor...
Bazı konular vardır bunlar tabudur. Kidnap filminin konusu da böyle. Karla boşanmış genç bir annedir. Garsonluk yaparak oğlu Fransis ile kendine basit bir hayat kurmuştur. Eski eşi ise genç bir doktor ile evlenmiş ve yeni kurduğu aileyle çocuğunun velayetini istemektedir. Bütün bu karmaşa içinde Karla yine de oğluyla hayatına devam etmek için elinden geleni yapar. Yine zorlu bir gün sonrasında oğlu Fransis’e verdiği sözü yerine getirir ve onunla lunaparka gider. Önceleri her şey yolundadır. Fransis büyük bir zevkle salıncaklara biner, çeşitli eğlencelere katılır. Tam bu sırada Karla’nın telefonu çalar. Arayan avukatıdır, eski kocasının velayet için mahkemeye başvurduğunu bildirir. Hem etraftaki kalabalığın gürültüsü yüzünden hem de verilen haberin üzüntüsüyle bir anlık dikkat dağınıklığı olur. Karla kendini topladıktan sonra oğlunun yanına döner. Ama Fransis’in oturduğu koltuk boştur. İlk önce endişe etmeyen Karla etrafa seslenir ve oğlunu arar. Cevap alamayınca gerilim dozu artmaya başlar. Fransis kaybolmuştur. Karla etrafta koştururken oğlunu hiç tanımadığı bir kadının zorla bir arabaya bindirdiğini görür. Arabayı durdurmaya çalışan genç anne başarılı olamayıp peşlerine düşer. Müthiş bir kovalamaca başlar. Filmin kovalamaca sahneleri gerçekten yürek hoplatacak cinsten. Karla’yı canlandıran Halle Berry başarılı bir performans ortaya koymuş. Aslında oyunculuk performanslarıyla değil güzelliğiyle kendine dünya sinemasında yer edinmiş olan Halle Berry bu gerçeği bozmak ister bir performans gösteriyor. Onun oyunculuğuna baktığımda çok büyük hatalar bulamıyorum. Ama mükemmel bir performans da diyemiyorum. Tabii Halle Berry’nin ilerleyen yaşı yüzünden fiziğinden daha çok performans odaklı filmler seçmesini anlıyorum ama işte hep bir risk oluyor böyle yapımlarda. İyi bir yönetmen olmayınca, oyuncuyu yönetemeyince, oyuncu alıyor başını gidiyor. Özellikle bu filmde kovalamaca sahneleri boyunca yani neredeyse filmin tümünde Karla karakterinin kendi kendine konuşması filmin gerçekliğine gölge düşürüyor. Olay zaten yeterince dramatik ve gerilimli. Küçük Fransis’i oynayan Sage Correa ise birçok çocuk oyuncu gibi şirin ve iyi bir performans sergiliyor. Yine yönetmenin saçma kamera zorlamaları işin içine giriyor ve canımızı sıkıyor. Filmin başlangıcında ve finalinde perdeye gelen mutluluk fotoğrafları bile işin ne kadar abartıldığının kanıtı. En az 15 fotoğraf var hepsinde Halle Berry ile Fransis’in gülerken halleri. Anladık kardeşim çok mutlularmış bu kadar tekrara düşerek niye bu durumu gözümüze sokmaya çalışıyorsun? Benzer konuda çekilmiş birçok iyi film var. 2015 yapımı Room, 2007 yapımı Gone Baby Gone ve daha niceleri yanında Kidnap çok da başarılı bir örnek değil. Ama yazının da başında dediğimiz gibi bazı konular tabudur, bu konular işlendiğinde film sinematografik olarak çok dabaşarılı olmasa da izleyiciyi hop oturtup hop kaldırır. Yani ben Kidnap’i çok başarılı bulmasam da sinemada filmi seyrettiğinizde “Ben bu filme neden geldim” demezsiniz.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Kidnap
Yönetmen:
Luis Prieto
Senarist: Knate Lee
Oynayanlar: Halle Berry, Sage Correa, Chris McGinn, Lew Temple
Yapım: 2017,
ABD, 94 Dk.
VİZYONDAKİLER
İsmail’in Hayaletleri
Yeni filminin hazırlıklarıyla meşgul olan İsmail, hayatına yeni giren Sylvia ile şehirden uzakta sakin bir hayat yaşamaktadır. Yazarlıkta tıkanan İsmail, daha sonra 20 yıl öncede bıraktığı bir hayaletin gelmesiyle sarsılır. Yıllar önce çekip giden karısı Carlotta geri dönmüştür. İsmail iki kadının arasında gelgitler yaşarken, filmini de tamamlamak zorundadır.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Ismael’s Ghosts
Yönetmen: Arnaud Desplechin
Senarist: Arnaud Desplechin
Oynayanlar: Mathieu Amalric,
Marion Cotillard, Charlotte
Gainsbourg, Louis Garrel
Yapım: 2017, Fransa, 114 Dk.
Balerin ve Afacan Mucit
Yer, Fransa’nın başkenti ünlü Paris şehri. İki samimi arkadaş hayallerini gerçekleştirmek için yetimhaneden kaçarlar. Sophie’nin en büyük tutkusu iyi bir dansçı olmaktır. Victor ise mucit olmanın hayallerini kurmaktadır. İki arkadaş, filmde hem büyüklere hem de küçüklere asla hayallerinden vazgeçmemelerini söylerken, dostluğun insan hayatındaki önemine de dikkat çekiyor.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Ballerina
Yönetmen: Eric Summer
Senarist: Eric Summer
Seslendirenler: Elle Fanning,
Dane DeHaan, Carly Rae Jepsen,
Maddie Ziegler
Yapım: 2016, Fransa, 89 Dk.
Kara Kule
Son Savaşçı Şövalye Roland Deschain, bütün evreni bir arada tutan Kara Kule’nin yok olmasını engellemek için, Walter O’dim’e karşı sürdürdüğü sonsuz bir savaş içinde esir kalmıştır. Dünyanın kaderinin pamuk ipliğine bağlı olduğu, bu son savaşta Roland, kaleyi Siyah Giyen Adam’dan koruyacak tek kişidir.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: The Dark Tower
Yönetmen: Nikolaj Arcel
Senarist: Akiva Goldsman
Oynayanlar: Idris Elba, Matthew McConaughey, Tom Taylor, Claudia Kim
Yapım: 2017, ABD, 95 Dk.
B Planı
Dövüş sanatlarında ustalaşmış üç kafadar, arkadaşlarını bir gangsterden kurtarmaya çalışırlar. Amansız bir hazine avına çıkan grup kendilerini, Berlin yeraltı dünyasının liderini tahtından edecek karmaşık bir komplonun içinde bulur.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Scheiß auf Plan A
Yönetmen: Ufuk Genç, Michael Popescu
Senarist: Rafael Alberto Garciolo
Oynayanlar: Can Aydin,
Phong Giang, Cha-Lee Yoon
Yapım: 2016, Almanya, 98 Dk.
Denizde Dehşet
Genç kız kardeşler Kate ve Lisa, güneş, eğlence ve macere dolu bir tatil yapmak için Meksika’ya giderler. Macerasever Kate, kız kardeşine köpek balıklı sularda dalış yapmayı önerince işler değişecektir.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: 47 Meters Down
Yönetmen: Johannes Roberts
Senarist: Ernest Riera
Oynayanlar: Mandy Moore,
Claire Holt, Matthew Modine
Yapım: 2017, İngiltere, 87 Dk.