URUMÇİ
Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi ya da Türkiye'de yaygın kullanılan adıyla Doğu Türkistan 23.5 milyon nüfusa sahip; bunun yüzde 10'u başkent Urumçi'de yaşıyor.
Nüfusun yüzde 48'i Uygur, yüzde 36.5'i Çinli, yüzde 7'si ise Kazak. Diğer gruplarla birlikte Müslüman nufus yüzde 60'ı aşıyor.
Demir İpekyolu'nun lojistik merkezi Urumçi'de kuruluyor. 20 kilometrekarelik alanda bir havaalanı, 3 gar, gümrükler, finans ve ticaret merkezleri, oteller, konutlar, AVM'ler bulunuyor.
Kent dev bir İnşaat alanı; yollar genişletiliyor, raylı sistemler yapılıyor, konutlar ve yüksek binalar inşa ediliyor.
Urumçi ile birlikte Sincan bir ekonomik patlama yaşayacak. Elbette bu ciddi bir nüfus artışını da beraberinde getirecek. Bu nüfusun çoğu Çin'in doğusundan gelecek. Zira Uygur nüfusu buradaki büyümeyi destekleyecek boyutta değil. Ve büyümenin ardından buradaki tartışmalı nüfus dengesi Uygurlar aleyhine değişebilir.
Bu önemli, çünkü zaten bir 'Uygur/Doğu Türkistan' sorunu var. Bunu Urumçi'deki AVM'lerin cevresini saran ve X-Ray taramasından geçerek girebildiğiniz barikatlar ve sokaklardaki polis sayısından anlıyorsunuz.
Uygurlar, Çin'deki 56 etnik gruptan 5.'si. 'Tek cocuk' kuralı Han'lar, yanı Çinliler için geçerli; Uygurlar ve diğer azınlık gruplar 3 çocuk sahibi olabiliyor. Uygurca ikinci dil ama üniversite icin Çince şart. Uygur kültürü ve sanatı icin enstitüler, okullar, müzeler ve araştırmalara merkezi bütçeden pay ayrılıyor. Sincan İslam Enstitüsü modern bir külliyeye kavuşmuş ve imam-hatip yetiştiriyor.
Elbette bunlar herşey değil.
Yönetim ve güvenlik kadrolarında temsiliyet, ekonomik olarak 'esnaflık'tan ileri geçiş sağlanamamış; eğitim düzeyleri Çinlilere göre düşük. Dini eğitimde ise'iki taraflı' sorunlar aşılamamış görünüyor. Dini hizmetlerin idaresi devlette, din adamı yetiştirme görevi Uygurlarda. Ancak İslam Enstitüsü'ne sadece 'erkek' öğrenciler alınıyor.'Uygur kızları dini kimden öğrenecek' soruma, Enstitü Başkanı'nın 'Kocalarından' cevabını vermesi, Uygurlar'ın'Çin sorunu'ndan başka kendi içlerinde çözmeleri gereken sorunları olduğunu gösteriyor.
Ama bir gerçek bütün bunları etkileyecek: Çin büyüyor, zenginleşiyor, dünyaya bağlanıyor. Etnik veya dini sorun, bu süreç için risk unsurudur ve uzun sure taşınamaz.
Çinli 'Nasreddin Hoca'!
Mihmandarım Jiankun Tang, CRI Türkçe editörlerinden, Pekin'de Türkoloji okumuş.
Bir konuyu Nasreddin Hoca fıkrasıyla anlatmaya kalkınca, 'bizde de var' dedi.
"Onun da mı 'çakmasını' yaptınız"diyecek oldum, hikayesini anlattı:
"Eşeğine ters binen, bilgeliğini şakalarıyla ortaya koyan biri. Bizdeki adı 'A-fan-ti'. Sanırım 'Nasreddin' Çince'ye dönüşürken 'A-fan-ti' olmuş."
Nasreddin Hoca Kazakistan'ın 'aksakal' dediği atalar arasında. Kültür Turizm Bakanlığı tüm Nasreddin'leri toplamalı. Hele 2018 Çin'de Türkiye Yılı'yken...