Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) dün düzenlenen 23 Nisan oturumunda CHP’nin yol açtığı provokasyon, siyasetin diline ve üslubuna bu partinin bundan sonra neler kadar hasar vereceğinin de kanıtı gibi.
24 Haziran’da erken seçim yapılacağının açıklanmasından sonra CHP 15 vekilini İyi Parti’ye gönderdi. Ve bu adımıyla da Türk siyasi tarihinin puslu sayfalarından birisine imza atmış oldu. İyi Parti’ye gönderilen vekillerin basın toplantısı sırasındaki yüz ifadelerindeki utançtan da anlaşılacağı üzere, CHP, yeni nesillere kirli bir miras bıraktı.
Yetmedi, uluslararası karar vericilerin önceliklerine uyumlu ittifak arayışlarına girerek, milletin, sokaktaki insanın arayışlarına kulak tıkadığını gösterdi.
Gerilimi tırmandırdı. Ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle Gazi Meclis’te düzenlenen özel oturumu da araçsallaştırmaktan geri durmadı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’ye hitabında çocuklara ithaf edilen bir gün için kürsüde olduğunu unuttu ya da umursamadı ve üslubu iyice yerlere düşürdü.
Darbe girişiminde en ağır saldırıya maruz kalan TBMM’de darbeci argümanları dile getirdi. “20 Temmuz darbesi” ifadesiyle FETÖ’cü argümanları parlamento çatısı altında dillendirdi.
Yetmedi, Kılıçdaroğlu’nun partisinin sözcülerinden Özgür Özel, 15 Temmuz gecesinin öncelikli hedeflerinden olan Başbakan Binali Yıldırım’ı hedef aldı. Darbe gecesini tamamen zıt bir anlatımla tasvirleyerek, suyu bulandırmaya çalıştı Özgür Özel.
23 Nisan özel oturumuna provokasyon amacıyla gelen Kılıçdaroğlu ve şürekası, seçime doğru rutine bineceği anlaşılan rezaletlerinden birisine imza attı.
Siyasetin diline bu hasarı veren CHP, bir 23 Nisan gününde, çocuklarımız ve yeni nesiller için endişe verici bir odak olduğunu gösterdi.
Neyse ki, millet, genciyle yaşlısıyla gerçek fotoğrafı net bir şekilde görüyor.
Ana muhalefet partisinin 24 Haziran’a kadar çıtayı daha fazla düşürmemesini temenni edelim.