Yer: İstanbul Üniversitesi.
Mekân: Bir merdiven altı.
Başrolde: Rektör Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu.
Kadın Oyuncu: Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nur Serter.
Konu özeti: Kapalı kızların "ikna edilerek" başlarının açtırılması.
Tarih: MS 1997 ve sonrası. (Bir başka deyişle 28 Şubat süreci)
Üniversite yönetimince kılık kıyafetinden hoşlanılmayan başörtülü kızlar önce bir merdiven altına götürülür ancak gelip-geçenler ve diğer öğrenciler rahatsız olduğu için başka bir mekan aranır.
Mediko Sosyal Bölümünde boş bir oda bulunur. Çocuk bilimi (pedagoji) konusunda yetişmiş kadın hocalar kızlara başlarını neden açmaları gerektiğini anlatır da anlatır. Konuşmalar kamerayla kayıt altına alınır. Onlarca öğrenci gizli ya da açıkça kaydedilir. Bu odaya daha sonra başka odalar da katılır ve onlara "İkna Odaları" adı verilir. Sözüm ona özgür bir ülkede, sözüm ona özgür bir üniversitede kızlar sorguya çekilir; ikna olanlar başlarını açar.
Nur Hanım yıllar sonra bir gazeteye "Tam 198 öğrenciyle görüştük ve beşinin dışında hepsi başını açtı; sadece beşi açmadı!" diye anlatır ikna odalarının başarısını. CHP bu eylemini, pek beğenmiş olmalı ki hanımefendiyi milletvekili adayı gösterir ve seçtirir.
Aynı gazete söyleşisinde 10 bin öğrencinin kayıt altına alındığını "Ama bir tek davanın açılmadığını" vurguluyor ve ekliyor: Aradan 12 yıl geçti; artık kasetleri imha edeceğim!
Yukarıda belirttiğim yer ve mekânı değiştirip tarihi de 1930'lara çeker ve olayın Nazi Almanya'sında gerçekleştiğini söylersem, dahası ikna odaları yerine "gaz odaları" dersem, herkes inanır.
Düşünsenize bir rektörle yardımcısı işi-gücü bırakmış kendi milletinin çocuklarıyla kavga ediyor. Bilim yuvası olması gereken bir okulda bilimsel gerçekler çöpe atılıyor ve kızların kılık kıyafetiyle uğraşılıyor. Üstelik bu, bilimsellik ve laiklik adına yapılıyor.
Benim ikna odalarını gaz odalarına benzetmemi abartılı bulabilirsiniz. Aman bulmayın. Ünlü bir gazetenin anlı şanlı yazarı başörtülerini Nazi bayrağına benzetmişti ya! Zaman zaman kimi densizler Tayyip Bey'i Hitlere benzetip, "Takunyalı Führer" diye kitaplar yazmadı mı?
Öyleyse bu kafanın kurduğu ikna odalarını da ben gaz odalarına benzetebilirim. Biri kimliğinizi alıyor diğeriyse canınızı!!