Ben diyorum ki, “Dört yıl boyunca Fenerbahçe’ye ‘şikeci takım’ dedin, bugün hangi yüzle Fenerbahçe stadına gidip maç izliyorsun?”
Cevap kimden geliyor, biliyor musunuz?
Hoşgörülü Ekrem İmamoğlu’ndan mı?
Hayır.
Hoşgörülü Ekrem İmamoğlu’nun avukatlarından mı?
Hayır. (Bu “avukatlar” meselesine uygun bir zamanda değineceğim. “Hoşgörü” maskesi takmış Ekrem İmamoğlu’nun esasında ne kadar hazımsız, farklı fikirlere karşı ne kadar tahammülsüz ve ne kadar hoşgörüsüz bir adam olduğunu örnekleriyle ortaya koyacağım.)
CHP’den mi?
Hayır.
CHP’ye yakın medyadan mı?
Hayır?
Ekrem İmamoğlu’nun “mazbata”sının peşine düşmüş Davutçu medyadan mı?
Hayır.
Saadet Partililerden mi?
Hayır.
Sayın Abdullah Gül’den mi?
Hayır.
İnanamayacaksınız ama tepki, kendi kendine müttefik Doğu Perinçek medyasından, yani Aydınlık gazetesinden geliyor.
Bulmuşlar benim eski bir yazımı, “Ekrem İmamoğlu için böyle şeyler söylüyorsun, Fetullahçı olduğunu ima ediyorsun ama geçmişte sen de böyle şeyler yazıyordun!” diyerek, İmamoğlu aklayıcılığına soyunuyorlar.
Söz konusu yazı, Aziz Yıldırım’ı “toplumsal muhalefetin yeni lideri” pozisyonuna itmeye çalışan ve oradan Erdoğan’a “dersler” çıkaran Ertuğrul Özkök’e bir cevaptı... 3 Temmuz operasyonunu destekleyen bir yazı yazdığımı hatırlamıyorum. Bilakis, Beşiktaşlı olduğum için, (gözaltına alınan) Serdal Adalı ve Tayfur Havutçu’nun“mağduriyetlerinden” yola çıkarak, operasyonu eleştiren yazılar yazdım.
Milat, 17/25 Aralık girişimidir.
Bu tarih, çünkü, FETÖ’nün hoşgörü maskesini sıyırıp, darbeci suretini gösterdiği tarihtir.
Mesele “geçmişle yargılamak”sa, Aydınlık gazetesinin ilgili kişisine (yani Ahmet Kekeç’e cevap yetiştirmek için helak olan şahsa) bir öneride bulunayım:
Neden önce başyazarınız ve lideriniz Doğu Perinçek’in geçmişine bakmıyorsunuz? “Milli mücadelemiz Yunan emekçilerinin bir zaferidir” sözü kime aittir? Türk ordusunun Kıbrıs’ta “işgalci” bulunduğu fikrini ilk kim ileri sürmüştür? 28 Şubat destekçisi parti hangisidir ve Fetullahçılarla nerede uzlaşmaktadır? Dahası, “İlericilerin tankları var” diyerek, 28 Şubat sürecinin açık bir darbeye dönüşmesini isteyen ve bu uğurda ülkedeki neredeyse bütün duvarları “Başörtülülere karşı devrim kanunları uygulansın” afişleriyle donatan lider kimdir?
Ekrem İmamoğlu savunusu yapacaksanız, bunu çaktırmadan, daha sofistike yollardan yapın...
Hayır, Ekrem İmamoğlu’na ve onun arkasındaki konsorsiyuma karşıysanız, o konsorsiyumu ele veren yazarlarla uğraşmayı bırakın, asıl hedefinize odaklanın.
Beni geçmişimle vurduğunuzda (!), mahut “sakınca” ortadan kalkacak mıdır?
Değil miydi?
Ekrem İmamoğlu Samanyolu TV’nin “kadrolu” yorumcusu değil miydi?
Fenerbahçe’ye “şikeci takım” deyip durmamış mıydı?
Görev yaptığı dönem boyunca, Fetullah’ın operasyonlarını desteklememiş miydi?
Desteğini, 17/25 Aralık girişiminden sonra da sürdürmemiş miydi?
Kripto değilseniz, bu hususları sizler de dert edinirsiniz! Ben sormuştum, sizler de sorarsınız:
Dört yıl boyunca “şikeci takım” dediğin Fenerbahçe’nin maçına gitmek nasıl bir genişliğin, hatta “yüzsüzlüğün” ürünüdür Ekrem Efendi?