'Nedir Amerikan Rüyası? Güzel, bahçeli bir ev, iki araba, bir kız bir erkek çocuk, güzel bir eş.. Bunlara kavuştun mu Amerikan Rüyası gerçekleşmiş demektir!" (Sonny CorleoneThe Godfather-Baba-Mario Puzo)
"Bunun adı Haçlı Savaşı'dır!" (George W. Bush ABD Başkanı, 11 Eylül saldırılarının hemen sonrasında basın açıklaması. Sonra dil sürçmesi diye geçiştirilmiştir...)
ABD'nin en önem verdiği bölge Ortadoğu'dur. Ve bölgede petrol oldukça Türkiye'yi asla gözden çıkaramaz. Bu gibi lafları emekli diplomatlarla askerler söylüyor sık sık. Doğrudur da; dünyanın en zengin petrol bölgesini asla tehlikeye atmak istemez Washington. Ordusu çok güçlü, demokrasiyle yönetilen, halkı Batıya kapılarını ardına kadar açmış, üstelik de Müslüman bir ülkeyi, bırakın Ortadoğu'yu dünyanın başka hangi bölgesinde bulacak?
Nitekim 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Trump, Tayyip Bey'i öve öve bitiremedi. NY Times Trump'ın, özelde Tayyip Bey'e genelde de Türkiye'ye hiçbir baskı uygulanmayacağını açıkça belirtti. "Trump, 'Amerika'nın başka ülkelerle uğraşmak yerine kendine çeki düzen vermesi' gerektiğini vurguladı!"
Amerika'nın Sesi'nin aktardığına göre, kimi demokrat temsilciler Tayyip Bey'in "siyasi rakiplerini saf dışı bırakmak için darbeden yararlanıp yararlanmadığını", sorduklarında Trump önce hangi siyasi rakiplerden söz edildiğini sormuş; yanıt alamayınca da şöyle demiş: "Sivil özgürlüklerle ilgili konuşmaya başlarsak dünya Amerika'nın bu konuda ağzını pek açmaması gerektiğini anlar. Bizim konuyla ilgili söyleyecek fazla bir lafımız yok!" (TrumpAmerika'yı Yeniden YüceltmekAli KuzuKariyer Yayınları)
Obama yönetimi darbe girişimi ve sonrasında alınan tedbirlerle ilgili olarak Türkiye'ye baskı yapmaktan kaçınsa da Dışişleri Bakanı John Kerry zaman zaman "hukuk devleti ilkelerinden ayrılmamak gerekir" uyarısında bulunmuştu. Seçimi Hillary Clinton kazansaydı, ilişkiler çok daha gerilebilirdi, diyenler yok değil ABD'de. Hele Gülen'in, Clinton seçim kampanyasında 2 milyon dolar bağışladığını düşünürsek, özellikle 15 Temmuz'u FETÖ'nün yaptığı konusunda Başkan Hanımı inandırmak kolay olmayacaktı. Herkes eşittir ama parayı verenler daha bir eşittir!!
Trump, ABD'nin diğer ülkelere "ahlak zabıtası" gibi davranmasına karşı çıkıyor ve ABD'nin sokaklarında yaşanan şiddet ve ülke genelindeki suç oranına gönderme yaparak, Amerika'nın bu konularda hiçbir ülkeyi eleştirmeye hakkı olmadığını belirtiyor her fırsatta.
NY Times'la yaptığı söyleşide Türkiye'nin DEAŞ'la daha yoğun bir biçimde mücadele etmesini sağlamak için CB Erdoğan'la görüşeceğini söyledi. Ancak konuyla ilgili pek fazla bilgisi olmadığının en somut kanıtı, Kürt silahlı güçlerinin hayranı olduğunu söylemesi ve karşılıklı görüşmeler sonucunda Türkiye'yle bu güçlerin (?) bir masaya oturarak anlaşabileceklerini belirtmesi tabi! Yani TC'nin, örneğin PKK gibi bir cinayet/terör örgütünü muhatap alıp, aynı masaya oturarak bir "barış anlaşması" imzalayabileceğini düşünüyordu! Herhalde birileri onu uyardı ki, bir daha böyle bir lafı ağzına almadı...
(Yarın: Trump'ın yakın çevresindeki Türkler!)